DHA YURT BÜLTENİ - 6

AVM'de pompalı tüfekle ateş açtı, kadın emniyet müdürü ikna etti

İZMİR'in Bornova ilçesinde, alışveriş merkezine pompalı tüfekle giren kimliği belirsiz kişi, rastgele ateş açtı. Olay yerine gelen Bornova Emniyet Müdürü Gülden Türkal'ın ikna edip, alışveriş merkezinden çıkardığı şüpheli, gözaltına alındı. Olay, saat 11.00 sıralarında, Bornova'da bulunan alışveriş merkezinde meydana geldi. Pompalı tüfekle alışveriş merkezine giren erkek şüpheli, rastgele ateş etmeye başladı. Mağazalarda çalışanlar ve müşteriler, panik yaşarken, ihbar üzerine alışveriş merkezine polis ekipleri sevk edildi. Bu sırada çoğu müşteri ve personel, dışarı koştu. Elindeki pompalı tüfekle bir süre alışveriş merkezinde dolaşan şüpheli, Bornova Emniyet Müdürü Gülden Türkal tarafından ikna edilerek, teslim oldu. Türkal ve diğer polislerin alışveriş merkezinden çıkardığı şüpheli, gözaltına alınırken, sorgulanmak üzere emniyete götürüldü. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: ----------------Olay yerinden görüntülerSaldırgandan görüntüler

Haber: Tolga TAHÇI -  Kamera: Tekin GÜRBULAK/İZMİR,

============================

Koronavirüsü anlatan Türk öğretmene Çin'e giriş yasağı

ÇİN'in Xi'an kentinde İngilizce öğretmenliği yapan ve koronavirüs hakkında yaptığı yayınlar yüzünden polis tarafından tehdit edilince Türkiye'ye dönmek zorunda kalan Burak Teoman, Çin'e girişinin yasaklandığını söyledi.Çin'in Vuhan kentinde 12 Aralık 2019'da ortaya çıkan koronavirüsün dünyaya yayılımını ve Çin'deki yaşamı sosyal medya hesabından ve televizyon kanallarından yayınlayan Türk vatandaşı İngilizce öğretmeni Burak Teoman, bir süre önce Türkiye'ye döndü. Teoman, Çin'den ayrıldıktan sonra Çin Milli Eğitim Bakanlığı'nın çalıştığı kuruma gönderdiği yazıyla, ülkeye girişinin yasaklandığını öğrendiğini söyledi. Sosyal medya hesabında Çin'den ayrılış sürecini anlatan Teoman şunları kaydetti: "Çin'deyken rahat konuşamıyordum, video paylaşmıyordum son zamanlarda çünkü orada uzaktan tanıdığım arkadaşıma beni sormuşlar. Ben çok fazla önemsemedim, o sırada yayınlara çıkıyor ve videolar paylaşıyordum. Daha sonra komşularıma da beni sormuşlar. Nerede çalıştığımı, basından olup olmadığımı, neden dış basına Çin'le ilgili kötü şeyler söylediğimi sormuşlar. Hastalık nedeniyle kentlerin hayalet şehre döndüğünü söylemiştim. Bu sırada Çin iyi veya kötü haber yapılmasını istemiyordu. Sosyal medya hesaplarında virüsle ilgili açıklama yapanlara 500 Yuan para cezası olduğu açıklanmıştı. Bir gün polis eve geldi. Ben hastalıkla ilgili zannederken pasaportumu istediler, fotoğrafını çektiler. Vizelerime baktılar ve 'ne kadar daha buradasın', 'ne iş yapıyorsun' gibi sorular sordular. Virüsle ilgili görüşlerimi aldılar. Daha sonra video paylaşıp paylaşmadığımı sordular. Tedirgin oldum. Daha sonra 'herhangi bir şekilde dış basına haber yaparsan bunun sorumluğu sende' dediler. Tam da o zamanlar 4-5 haberci ortadan kaybolmuştu. Neler olacak diye düşünürken dönmem gerektiğine karar verdim, herhangi bir paylaşım yapmamam konusunda beni açık açık tehdit ettiler."'KORKULARINDAN 'NASILSIN' BİLE YAZAMIYORLAR'Teoman, Türkiye'ye döndükten sonra Çin'e giriş yasağını Çin Milli Eğitim Bakanlığı'nın çalıştığı kuruma gönderdiği yazıyla öğrendiğini belirterek, şöyle konuştu: "Yazının çalıştığım kuruma gitmesinin ardından orada çalışan arkadaşlarımdan da benimle ilgili bilgiler almışlar. Adamlar benim ülkeden kaçtığımı sanıyorlar. Oradaki arkadaşlarım sosyal medyada bana 'nasılsın' bile yazamıyorlar korkularından. Yazının içeriğinde, ülkeyi nasıl terk ettiğimle ilgili sorular sormuşlar. Uçak biletim, hangi firmayı kullandığım ve oturduğum koltuğa kadar bilgi istemişler. İş birliği yapmam için benden de fotoğraf çekip göndermemi istiyorlar. Ben de göndermiyorum, göndermeyi de düşünmüyorum. Muhtemelen gönderirsem kendileri alıp bunu kullanacaklar, haber yapacaklar. 'Bir Türk vardı, Çin hakkında konuştu, biz de bunu ülkeden sınır dışı ettik' tarzında bir şey yapmak istiyorlar. Yoksa isteseler bir tuşa basıp ne zaman girdiğimi, çıktığımı görebilirler."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-------------------------------Burak Teoman'ın konuşmasıBurak Teoman'ın Çin'de paylaştığı videolardan detaylar

Haber: Nuri PİR-Kamera: ADANA,

====================

Kolonya satışında kota uygulaması başladı

TÜRKİYE'de koronavirüs vakası görülmesinin ardından kolonya satışları artarken, İzmit'te talebe yetişemeyen kolonya satıcıları, kişi başı 250 gram kotası uygulamaya başladı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın Türkiye'de koronavirüs vakası tespit edildiğini duyurmasının ardından kendilerini virüse karşı korumak isteyenler, kolonya satılan iş yerlerine akın etti. Kolonya satıcılarının önlerinde uzun kuyruklar oluşurken, talebe yetişemeyen işletmeciler ise kota ile satışa başladı. İzmit'te kişi başı 250 gram kolonya satışı yapılırken, bazı kolonya üreticilerinin de fiyatları litre başına 100 TL'ye kadar çıkardığı öğrenildi.'DEPOLARDAKİ ÜRÜNLER TÜKENDİ'İzmit'te 73 yıldır kolonya üreten ve kardeşleriyle birlikte işletmeciliğini yapan Emine Olguntürk, "Dün arife günü gibiydi. Biz arife günlerinde çok çeşitli kolonyalar satıyoruz. Dün sadece limon kolonyası sattık. Başka hiçbir şey satmadık. Kokulu, tütün, leylak, zambak kimse istemedi. Sadece limon satıldı. İnsanlar koronavirüsten korktuğu için geldiler. Fakat elimizdeki depolardaki bütün ürünler tükendi" dedi.'KİŞİ BAŞI 250 GRAMIN ÜZERİNDE VERMİYORUZ'Kolonya satışına kota koymak zorunda kaldıklarını söyleyen Olguntürk, "Biz 15 gündür alkol bekliyoruz. Virüs çıkmadan önce de alkol ihtiyacımız vardı. Bizim alacağımız yere dün gelmiş, bize de yarın gelecek. Bugün elimizdeki ürünü idareli kullanmaya çalışıyoruz. İnsanlar, 'Çocuğumuz var, büyüğümüz var, oğluma da kızıma da alacağım' gibi taleplerle çok istiyorlar. O yüzden belli bir kota koyduk. Herkes bir miktar alabilsin, diye kişi başı 250 gramın üzerinde vermiyoruz. 5 kilo birine verirsek 5 kişinin hakkına gireriz, diye düşünerek elimizdekini idareli kullanmaya çalışıyoruz. Aynı zamanda plastik şişelerimiz, cep kolonyalarımızın şişeleri boş olarak bile elimizde yok. Onların kargosunu bekliyoruz. Daha önce hiç böyle bir sıkıntı ile karşılaşmamıştık. İnşallah yarın alkol gelecek. Ondan sonra böyle bir sıkıntımız kalmayacak. Bugünü atlatırsak yarın kolay" diye konuştu.'ALMANYA'DAN 48 BİN KOLONYA İSTEDİLER'Yurt dışından yüklü siparişler aldıklarını dile getiren Olguntürk, "Çok miktarda sipariş aldık ama hiçbir kargoyu yapamadık. Sözlerimizde duramadık. Hem müşterilerimizi mağdur etmemek adına hem de vakit bulamadığımız için yapamadık. Hatta Almanya'dan inanılmaz bir sipariş geldi. 48 bin adet kolonya istediler. Biz fabrika değiliz, 48 bin kolonyayı yapmamız mümkün değil. Kendi aramızda, 'Her gün bin tane yapsak 48 gün sürer' diye güldük hatta. Böyle anormal bir teklifle de karşılaştık" dedi.'LİTRESİNİ 100 TL'DEN SATAN YERLER VARMIŞ'Ham madde fiyatı arttığı için kolonya fiyatını artırmak zorunda kalacaklarını belirten Emine Olguntürk, "Bugün itibarıyla bizim elimizdeki mallar eski olduğu için fiyatta bir artış olmadı. Hatta cep kolonyalarından hediye verdiklerimiz bile oldu. Fakat yarın itibarıyla artış olacak. Onu da yine bizi kurtarır derecede bir artış yapacağız. Öyle fahiş bir artış olmayacak. Ham madde fiyatları düşerse biz de yine fiyat düşürme yoluna gideriz. Bizim çalıştığımız kurumların fiyatları da yine makul derecelerde, ama müşterilerden duyduğum kadarıyla litresini 100 TL'den satan yerler varmış. Bizde şu anda litresi 28 TL. Sabah televizyonda litresi 40 TL diye duydum. Biz de dün 40 TL yapabilirdik ama içimizden öyle bir şey kesinlikle geçmedi. Biz ne kadar artış görürsek o kadar bir artış yapacağız. Her zamanki kar oranımızla fiyat artışı olacak. Hiçbir zaman 1'e 5 koymayacağız" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: ----------------Kolonyacı önündeki kuyrukKolonya satışından görüntülerKolonyacı Emine Olguntürk ile röp.Müşterilerle röplerDetay

HABER-KAMERA: Dinçer AKBİR- Alişan KOYUNCU/İZMİT(Kocaeli),

============================

Sivas otobüs terminalinde 'koronavirüs' ilaçlaması

SİVAS'ta koronavirüs tedbirleri kapsamında belediye ekipleri şehirlerarası otobüs terminalinde ilaçlama çalışması yaptı.Türkiye'de bir kişide koronavirüsün görünmesinin ardından Sivas Belediyesi virüsle ilgili tedbirlerini arttırdı. Veteriner İşleri Müdürlüğü ekipleri halkın yoğun olarak kullandığı şehirlerarası otobüs terminalinde ilaçlama çalışması yaptı. Koltuklar, bilet satış gişeleri ve yolcu bekleme alanları ekipler tarafından dezenfekte edildi. Dezenfekte çalışmalarının aralıklarla devam edeceği belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -----------------Terminalden görüntüler-Ekiplerin dezenfekte çalışmaları

Haber-Kamera:  Uğur YİĞİT- Rahmi MEYVECİ/SİVAS,

============================

Liselilerden 'tarım dostu drone'

KAYSERİ'de lise öğrencileri Ali Barış Üstündağ (17) ve Mehmet Sezer İnan (18), 2 yıllık çalışma sonucu 'tarım dostu drone' üretti. 250 metreye kadar yükselebilen drone, ilave edilen özel bir sistem sayesinde sürülen araziye havadan tohum bırakıyor.Çetin Şen Bilim ve Sanat Merkezi'nde eğitim gören Ali Barış Üstündağ ve Mehmet Sezer İnan, 2 yıl önce tarım sektörüne fayda sağlamak amacıyla drone üretmeye karar verdi. Okulda internette araştırma yaparak çalışmaya başlayan iki arkadaş, 2 yılın sonunda drone üretti. 'Tarım dostu drone' 2 kilometre menzile sahip, 250 metre yükselebiliyor. Drone, monte edilen kapsül sayesinde yarım kiloya kadar ağırlık taşıyabiliyor. Drone bu sayede, sürülen araziye havadan tohum bırakabiliyor. 'TOHUMLAMA, İLAÇLAMA VE YEMLEME MEKANİZMAMIZ VAR'İki arkadaş ürettikleri dronu TÜBİTAK 51'nci Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Kayseri Bölge Yarışmasına 'Robotik ve Kodlama' alanında tanıttı. Ali Barış Üstündağ, tarım sektörüne fayda sağlamak için böyle bir projeyi hayata geçirdiklerini söyleyerek, "Drone yaparken uçuşunu kontrol ettiğimiz bir uçuş kartı kullandık. Bu kart, sistemi kontrol etmemizi sağlıyor. Arkasından drone'nun uçması için 4 'fırçasız motor' adını verdiğimiz motorlardan kullandık. Bu motorlar manyetizma içerisinde çalıştığı için bizim işimizi kolaylaştırıyor. Güneş panelleri de kullandığımız ana pili desteklemek için ve yenilebilir enerjiyi projemizde kullanabilmek için koyulmuş malzemelerdir. Tamamen kendi tasarımımız olan ve telefondan geliştirdiğimiz uygulama ile kontrol edilebilen tohumlama, ilaçlama ve yemleme mekanizmamız var. Telefondan geliştirdiğimiz mobil uygulama ile drone havadayken istediğimiz gibi açıp veya kapatabiliyoruz" dedi.'KAPSÜL SAYESİNDE TOHUM SERPMEKTE'Mehmet Sezer İnan ise dronu geliştirmekteki en büyük amacının teknolojiyi tarımla harmanlamak olduğunu kaydederek, "Bizim amacımız gelişen teknolojiyi tarımda etkin hale getirmektir. Drone, kapsül sayesinde kolay bir şekilde insan gücü kullanmadan rahat bir şekilde tohum serpmektedir. Bu kapsülü kullanarak hayvanlara yem bırakmak da mümkündür. Drone üzerinde bulunan hayvanların yerini kamera ile saptayıp, üzerinde bulunan mekanizma ile yemleri oraya bırakmayı düşünüyoruz" şeklinde konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -----------------Öğrencilerin hazırladıkları Tarım Dostu Drone'den görüntüProjeyi gerçekleştiren öğrenciler ile röportajDrone çalıştırılması ve yemleme haznesi görüntüsü-Diğer detaylar

Haber-Kamera: Yasin DALKILIÇ -Muhammed KISIR/KAYSERİ

=============================

Siverek'te İdlib şehitleri için Türk bayraklı koreografi

ŞANLIURFA'nın Siverek ilçesinde Türk telekom anadolu lisesi öğrencileri Bahar Kalkanı Harekatına destek vermek ve ve İdlib'te şehit olan askerleri anmak için Türk bayraklı koreografi oluşturdu.Okul bahçesinde yapılan ve ilgi çeken kareografi ile amaçlarının vatanına, milletine ve bayrağına bağlı bir neslin yetişmesi olduğunu anlatan öğretmen Turan Geyik, "Şu anda sınır ötesinde olan ve Bahar Kalkanı Harekatına katılan askerlerimize destek ve moral için, onların izinde giden bir nesil yetiştirmek ve farkındalık oluşturmak için İdlib şehitlerimizi andık ve öğrencilerimizle birlikte böyle bir çalışma yaptıkö dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ----------------ÖğrencilerOkul tabelası ve çalışmalarKoreografi oluşturan öğrencilerDron ile havadan görüntülerÖğretmenlerin konuşmasıÖğrencilerin konuşmasıOluşturulan Türk bayraklı koreografiGenel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet SEZGİN/ SİVEREK, ŞANLIURFA

==============================

Yüksekova'da öğrencilerin kar ve kayak keyfi sürüyor

HAKKARİ'nin Yüksekova ilçesinde ilkokul öğrencileri bahar aylarına girilmesine rağmen halen kaymanın keyfini sürdürüyor. Teneffüs ve son zilin çalmasını bekleyen öğrenciler, soluğu okulun hemen yanında bulunan ve piste dönüştürdükleri yokuşta alıyor. İlçe merkezine yaklaşık 10 kilometre uzaklıkta bulunan Beşbulak köyünde yaşayan öğrenciler, bahar aylarına girilmesine rağmen halen kaymanın keyfini çıkarıyor. Kar kalınlığının yarım metreyi bulduğu köydeki Beşbulak İlkokulu'nda öğrenciler ders aralarını ve son zilin çalmasını merakla bekliyor. Zilin çalması ile birlikte kızaklarını, naylon poşetlerini veya kızağa dönüştürdükleri bidonlarını alan öğrenciler soluğu okulun hemen yanında bulunan yokuşta alıyor. Öğrenciler, havalar ısınıp, köy çevresindeki karlar eriyinceye kadar eğlencelerini sürdüreceklerini söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------Kardan kayan çocuklardan detaylar-Kızaklardan detaylar-Bidonlardan detaylar

-Genel detaylar

HABER: Yaşar KAPLAN/ YÜKSEKOVA, Hakkari

====================