Doğu Kudüs'teki Hristiyanlar artan Yahudi yerleşimci şiddetinden kaygılı

Doğu Kudüs sokakları

Hristiyan genç Mervan Kıpti ile röportaj

Kudüslü Luay Said ile röportaj

Kudüslü Panayot Panayotou ile röportaj KUDÜS (AA) – MÜCAHİT AYDEMİR – Yahudi yerleşimcilerin işgal altındaki Doğu Kudüs'te Hristiyan mülklerine yönelik işlediği nefret suçlarında yaşanan artış şehirdeki Hristiyan topluluğunu ve kiliseleri endişelendiriyor.

Yahudi yerleşimcilerin geçtiğimiz günlerde, işgal altındaki Doğu Kudüs'te bir Protestan mezarlığına saldırması şehirdeki Hristiyan Filistinliler ve din insanlarının tepkisini çekti.

Yeni yılın ilk gününde 'kipa' ve 'tallit" giyen iki Yahudi yerleşimci, Doğu Kudüs'teki Sion Tepesi'nde yer alan Protestan mezarlığına girerek, tarihi kabirlerdeki mermer haç sembollerini kırıp ikonlara zarar vermiş, moloz parçalarını etrafa atmıştı.

Mezarlıktan sorumlu Kudüs Piskoposluk İdaresi, Yahudi yerleşimciler tarafından bu tür saldırıların daha önce de defalarca yaşandığını belirterek, olayı sert bir dille kınamıştı.

Bu olaydan bir hafta önce de Kudüs'teki Eski Şehir'in güneyinde yer alan Hilva Vadisi'nde Rum Ortodoks Patrikhanesi'ne ait araziye Siyonist radikal bir grup tarafından saldırı düzenlenmişti.

Bu esnada Eski Şehir'e bakan Gethsemane Kilisesi de dahil olmak üzere kilise mülklerine yönelik de benzer saldırılar yapılmıştı.

Eylemleri şiddetle kınayan Kudüs Rum Ortodoks Patrikhanesi, iki yıl önce bir yerleşim biriminin, Kudüs'ün Eski Şehir bölgesindeki Ömer el-Hattab Meydanı'ndaki "Imperial" ve "Little Petra" otellerine el koymaya çalıştığına dikkat çekmişti.

Ayrıca, Yahudi yerleşimcilerin Hristiyan din insanları veya mekanlarına yönelik "tükürme" saldırıları da Doğu Kudüs'te yaşayanların sık sık tanık olduğu nefret eylemlerinden biri olarak biliniyor.

"Bu Hristiyan veya Müslüman meselesi değil"

Kudüs Eski Şehri'ndeki Hristiyan Mahallesi'nde yaşayan Filistinli Hristiyanlar, AA'ya yaptığı açıklamada, yerleşimci şiddetine yönelik tepkilerini dile getirdi.

Filistinli Hristiyanlar, çoğu olayda saldırganların cezasız kaldığına işaret ederken, artan bir nefret suçu ve ayrımcılık gördüklerini söyledi.

Noel havasının en renkli görüntülerinin yansıdığı Yeni Kapı bölgesinde çalışan Hristiyan genç Mervan Kıpti, yerleşimci saldırılarının "Hristiyan veya Müslüman ayırt etmediğine" dikkati çekti.

Filistinli Hristiyan genç, "Bu Hristiyan veya Müslüman meselesi değil. Hepimiz biriz. Yerleşimciler bize düşman olarak bakıyor. Burası işgal toprağı, bizi topraklarımızdan çıkarmak, burayı bizden almak istiyorlar. Ama biz Allah'ın izniyle burada kalacağız." dedi.

Kıpti, bu tür vandalizm ve nefret suçu olaylarında saldırganların cezasız kaldığına işaret ederek, "Polis bu kişileri cezalandırmıyor. Yaptıkları cezasız kalıyor. Biz böyle bir şey yapsak iki katı cezalandırırlar. Hepsi bize zarar vermek için birbiriyle anlaşmış. Bu yolla bizi kışkırtmak istiyorlar." diye konuştu.

Mahallede yaşayan Luay Said (45) de, "Mezarlara saygısızlık eden bu korkakça saldırıyı kınıyoruz. Bu saldırı, bu kişilerin korkaklığını, zayıflığını ve nefretini göstermektedir." ifadelerini kullandı.

Said, mezarlık saldırısının ilk kez yaşanan bir olay olmadığına işaret ederek, Yahudi yerleşimci şiddetinin Hristiyan veya Müslüman ayrımı yapmadığını vurguladı.

Kudüslü Said, "Müslüman mezarlığı olsun Hristiyan mezarlığı olsun, sürekli bu tür saldırılara maruz kalıyor. İlk değil son da olmayacak. (Müslümanlara ait) Me'menullah Mezarlığında kabirler yerinden çıkarılarak taşınmıştı, şimdi yaşanan hadisede mezarlığa saldırıldı." dedi.

"Biz hiç kimseden hesap sorulduğunu görmüyoruz." diye konuşan Said, "Şimdiye kadar hiç mahkeme olduğunu, birinin ceza aldığını duymadık, görmedik. Bu nefret ve ırkçılık giderek artıyor. Ölmüş insanların mezarlarına saldırılması asla kabul edilemez. Bu barbarca." ifadelerini kullandı.

"Biz burayı bırakmayacağız"

Bir diğer Hristiyan Kudüslü, Panayot Panayotou (39) da, tüm tarafların bu konuyu siyasi ve dini tüm yönleriyle ve ciddiyetle ele almalarını umduğunu söyledi.

Panayotou, "Çünkü bu tür olaylar Hristiyanlar olarak bizim buradaki geleceğimizi belirleyecek. Biz burayı bırakmayacağız. Biz burada yaratıldık, burada yaşadık. Burası İsa Efendimizin yaşadığı, yürüdüğü, çarmıha gerildiği ve göğe yükseldiği yer." ifadelerini kullandı.

Nefret ve aşırıcılık suçlarının eğitimle doğrudan alakalı olduğuna işaret eden Panayotou, "Okullarda çocukların nasıl eğitildiği önemli. Hiçbir dine has söylemiyorum. Eğer sevgi, hoşgörü, barıştan bahsediyorsak, bu çocukların eğitimiyle başlamalı. Yahudi okullarında veya diğer okullarda nefret öğretilirse sonucu bu olur. Başka bir sonuç bekleyemezsiniz." değerlendirmesinde bulundu.