Dünya Epilepsi Günü

Epilepsi ve Yaşam Platformu Başkanı Ebru Öztürk, Türkiye'de 950 bin epilepsili olmasına rağmen çoğunluğun iş ve sosyal hayattan dışlanmamak için epilepsili olduğunu çevresinden sakladığını, bunun fark edilmemesi için kendini toplumdan izole ederek yalnız yaşadığını bildirdi.

Öztürk, Dünya Epilepsi Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, epilepsi nöbetlerinin diğer rahatsızlıklar gibi süreklilik arz etmediği için belki yılda 1 kere gerçekleşen birkaç saniyelik nöbetin, 1 kere çekilen EEG'de denk gelmesinin mucize olduğunu, bu nedenle ne engelli ne de engelsiz grubuna girebildiklerini belirtti.

Epilepsi hastasının gayet sağlıklı görünürken bir anda fenalaşmasının epilepsi ile ilgili bilgisi olmayan kişilerin korkmasına ve daha sonra o kişiden uzaklaşmasına neden olabildiğini vurgulayan Öztürk, şunları kaydetti:

"Aynı durum iş hayatında da geçerli olduğu için işveren de epilepsililerin ne zaman fenalaşacağını bilemeyerek, iş kazası riski almamak için işe almıyor. İş hayatı sorunu da eklenerek üzerimize bir yük daha bindiriyor. Bu nedenle 950 bin epilepsili olmamıza rağmen çoğunluk iş ve sosyal hayattan dışlanmamak için epilepsili olduğunu çevresinden saklamakta, bunun fark edilmemesi için kendini toplumdan izole etmekte ve yalnız yaşamaktadır. İşte bu nedenle dünya çapında epilepsililer intiharda birinci sıradadır."

Epilepsililerin engel derecesinin hesaplanması ve ehliyet ile ilgili yönetmelik tasarı önerileri için bu ay iki kere ilgili Bakanlık ile görüşme yaptıklarını, fakat gündemdeki olaylardan dolayı konunun biraz daha ertelendiğini aktaran Öztürk, "Oysa ben Dünya Epilepsi Günü'nde bunun sonucunu herkese duyurmak istiyordum. İnşallah Dünya Beyin Günü olan 26 Mart'ta her şey bitmiş, güzel bir haber duyurmuş oluruz. Dünya Epilepsi Günü çalışmalarımıza odaklandığımız için Engelliler ve İş Projemizi şubat ayına erteledik. Ocak ayında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına kadar getirdiğimiz bu projeye, bu ay görüşmeye giderek güzel bir sonuç almak ilk hedefimiz." değerlendirmesinde bulundu.