KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Doğu Akdeniz'de işbirliği, barış ve istikrarın sağlanmasına büyük önem verdiklerini belirterek "Hidrokarbon yatakları konusunda Kıbrıs Türk ve Rum tarafları arasında bir işbirliği ortamının sağlanmasının Kıbrıs'ta bir çözüme katkı sağlayacağına, bunun bölgeye olumlu yansımaları olacağına inanıyoruz" dedi.
KKTC'de günübirlik resmi temaslarda bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu ile Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda bir araya geldi. Görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Eroğlu, Çavuşoğlu'nu bir kez daha KKTC'de görmekten mutluluk duyduğunu belirterek Çavuşoğlu'nun Kıbrıs konusunun önemli bir safhasında bu ziyareti gerçekleştirdiğini kaydetti.
"Kıbrıs Rum tarafının görüşme masasından kaçtığına ve dönmemekte ısrar ettiğine" işaret eden Eroğlu, "Rumlar, kabul edemeyeceğimiz ön koşullarla ve dayatma gayretleriyle bizim için telafisi mümkün olmayacak oldubittiler yaratmaya çalışıyor" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, Rum kesiminin hidrokarbon yatakları konusundaki tek yanlı faaliyetlerini sürdürdüğünü ifade ederek KKTC'nin anavatan Türkiye ile sürekli istişare ve dayanışma içerisinde hakkını, hukukunu savunmaya devam edeceğini söyledi.
Bu konudaki kararlı tutumları ve desteklerinden ötürü Çavuşoğlu'nun şahsında anavatan Türkiye hükümeti ve halkına teşekkür eden Eroğlu, şöyle devam etti:
"Biz, Kıbrıs Türk tarafı olarak Rum tarafının tüm olumsuz tutumlarına rağmen, hep görüşme kapısını açık tutmaya çalıştık ve bu yapıcı, uzlaşıdan yana tavrımızı devam ettiriyoruz. Bildiğiniz üzere, anavatan Türkiye'nin bizim hükümetimizin yetkilendirmesi ile Kıbrıs Türk halkının haklarının korunması için yayınladığı NAVTEX'in süresi 31 Aralık 2014 tarihinde doldu. Bunun hemen öncesinde Barbaros Hayreddin Paşa sismik araştırma gemisi de görevine ara vererek Gazimağusa limanına demirledi.
Güney Kıbrıs Rum yönetimi, yeni üç alanda hidrokarbon yatakları araştırması yapmak için 6 Ocak'ta bir NAVTEX yayınlayacağını tüm dünyaya duyurdu. Bu arada, Anastasiadis'in masadan çekilmesiyle duran görüşmeler sürecini yeniden başlatma çabası içinde olan BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide, çabalarına bir fırsat tanıma adına bizden, bu tarihin bir gün öncesine denk gelen 5 Ocak tarihine kadar süre istedi; bu tarihe kadar hiçbir adım atmamamızı ve açıklama yapmamamızı önerdi. Sayın Anastasiadis, bu ön şartı ne bizim ne de anavatan Türkiye'nin kabul etmeyeceğini biliyor. Kıbrıs konusunun temelinde egemenliğin yattığını da gayet iyi biliyor."
"Öncelikli görevim Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını korumak"
Öncelikli görevinin Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını korumak olduğunu ifade eden Eroğlu, "Bu, tabiatıyla hem görüşme masası hem de masa dışı gelişmeler için geçerlidir. Takdir edilmelidir ki egemenlik haklarımızı, ekonomik çıkarlarımızı ve eşitlik statümüzü Kıbrıs Rum tarafının inisiyatifine, insafına veya rızasına bırakamayız. Bunları hem masada hem de masa dışında savunmaya devam edeceğiz. Bu konuda anavatan Türkiye her zaman yanımızda olmuştur ve yanımızda olmaya devam edeceğine de en küçük bir kuşkum yoktur" değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs'ta barışçı, uzlaşıcı, kapsamlı çözümden yana siyaset izlediklerini belirterek "Kimsenin hak ve çıkarlarında gözümüz yoktur. Ancak kendi hak ve çıkarlarımızı savunmakta da kararlıyız. Tekelci ve hakimiyetçi bir zihniyete dayalı tek yanlı hareketlerin geçmişte kimseye bir faydası olmadı, gelecekte de olmaz. Paylaşımcılığa, ortaklığa ve kazan-kazan anlayışına dayalı çağdaş yaklaşımlar, hem adamız ve bölgemizin hem de Doğu Akdeniz'de çıkarı bulunan herkesin yararına olacaktır" diye konuştu.
Kıbrıs Türk halkının statükoya yarım asır daha mahkum edilmesine göz yumulmasının söz konusu olmadığını belirten Eroğlu, "Kıbrıs Türk halkını 46 yıldır sonuç getirmeyen görüşmelere mahkum edenler, bilmelidirler ki her şey gibi sabrın da bir sonu vardır. Gerek BM Genel Sekreteri gerek uluslararası toplum mevcut döneme bir son şans olarak bakmakta, bunu açıkça ifade etmektedir. 50 yılı aşkın bir süredir adada bir barışı koruma görevi sürdüren BM Barış Gücü'nün görevi ay sonunda bir kez daha uzatılacaktır" dedi.
Doğu Akdeniz'de işbirliği, barış ve istikrarın sağlanmasına büyük önem verdiklerini söyleyen Eroğlu, şöyle devam etti:
"Hidrokarbon yatakları konusunda Kıbrıs Türk ve Rum tarafları arasında bir işbirliği ortamının sağlanmasının Kıbrıs'ta bir çözüme katkı sağlayacağına, bunun bölgeye olumlu yansımaları olacağına inanıyoruz. Kıbrıs'ta iki ayrı dile ve dini inanca sahip iki halk arasında varılacak anlaşmanın İslam dünyası ile Hristiyan dünyası arasında bozulmak istenen ilişkileri olumlu yönde etkileyeceği de kuşkusuzdur.
Kıbrıs'ta varılacak bir anlaşmanın, iki halka ait hidrokarbon yatakları ile bölgedeki diğer hidrokarbon yataklarının Avrupa'ya en uygun şekilde pazarlanmasına olanak sağlayacağı, Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki üyelik sürecine ivme kazandıracağı da açıktır. Dolayısıyla gelinen noktada küçük düşünmemeli, büyük düşünmeli ve Doğu Akdeniz'deki resmi, hatta ve hatta Türkiye üzerinden Avrupa'ya kadar uzanabilecek geniş işbirliği olanağını görebilmeliyiz." - Lefkoşa
Son Dakika › Güncel › Eroğlu-Çavuşoğlu Ortak Basın Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?