Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen ve tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılanmasına devam edildi.
Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, önceki celse suçlamaları reddeden eski Yargıtay üyesi sanık Nuri Güleç yeniden hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, sanık Güleç'in yakınları ve avukatı da katıldı.
Duruşmada, eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici, Ankara İdare Mahkemesi Başkanı Abdullah Şahin ile eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem tanık olarak dinlendi.
Sanık hakkında ilk olarak Şahin ifade verdi. Şahin, 2011'e kadar bu yapı içinde yer aldığını, sonradan ters düşerek ayrıldığını anlattı.
Sanık ile aynı sohbet grubunda bulunduğunu belirten Şahin, sohbet toplantılarında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in kitaplarının okunduğunu, videolarının izlendiğini söyledi.
Grup sorumlusunun o dönem Yargıtayda tetkik hakimi olarak görev yapan Aytekin Özanlı olduğunu dile getiren Şahin, grubun teftiş kurulunda çalışanlardan oluştuğunu bildirdi.
Şahin, 2004-2011 yılları arasında Teftiş Kurulu Başkanlığında görev yaptığını, o dönem başkanlığın yüzde 70'inin bu yapıya mensup olduğunu kaydetti.
Abdullah Şahin, "Sanıkla katıldığım toplantılara cemaat dışından kimse gelemezdi. Buna en büyük şahit Allah'tır. Allah'ın üzerine yemin ederim." dedi.
Tanık olarak ifade veren eski Yargıtay üyesi Necmi Özer de FETÖ mensubu olmadığını, bu nedenle kimin FETÖ'cü olup olmadığını bilemeyeceğini söyledi.
Nuri Güleç ile aynı dairede görev yaptığını anlatan Özer, 17-25 Aralık sürecinden sonra bir internet sitesinde "Yargıtaydaki FETÖ'cüler" diye bir liste yayımlandığını, bu listede sanığın da ismini gördüğünü bildirdi.
Bu listede yer alanlar hakkında cemaatçi oldukları yönünde bir ön kabul oluştuğunu ifade eden Özer, "Bunun üzerine kendisine sorduğumda 'Cemaatçi değilim' demişti. Ben de 41 yaşında Yargıtaya seçildiğini hatırlattım. O ise dönemin müsteşarı Ahmet Kahraman'ın kızıyla İngiltere'de ilgilendiğini, bu nedenle Kahraman'ın yardımıyla seçildiğini söyledi. İnternet sitesinde yayımlanan listeye karşı neden dava açmadığını sorduğumda ise küçük bir sitede yayımlandığını, dava açsa bile sonuç alınamayacağını ifade etmişti. Somut bir olayına şahit olmadım." ifadelerini kullandı.
Birol Erdem ise sanık hakkındaki bilgisinin 2013 öncesine ait olduğunu, aynı lojmanda oturmalarına rağmen özel bir tanışıklığının bulunmadığını savundu.
Adalet Bakanlığında personelde çalıştığı için birçok kişiyi tanıdığını, sanık hakkında da cemaatçi olduğu yönünde kendisinde bir algı oluştuğunu dile getiren Erdem, sanığın Yargıtay üyeliği seçiminde cemaat mensubu HSYK üyelerince önerilen isimler arasında bulunduğunu kaydetti.
Erdem, cemaatçi olmayan Yargıtay üyeleriyle yaptıkları toplantılara, cemaatçilerle birlikte hareket ettiğinin belirtilmesi nedeniyle sanık Güleç'i çağırmadıklarını bildirdi.
Ahmet Hamsici de teftiş kurulundan tanıdığı sanığın, halasının oğlunun kayınbiraderi olduğunu söyledi.
Yargıtaya yapılacak üye seçimi için eski HSYK Genel Sekreteri Mehmet Kaya'nın evinde yapılan toplantıda sanığın ismini kendisinin gündeme getirdiğini belirten Hamsici, buna karşı çıkılmadığını ve sanığın ilk belirlenen 80 kişi arasında yer aldığını ifade etti.
Güleç'in isminin cemaat mensubu kurul üyelerinin getirdiği listede de bulunduğunu aktaran Hamsici, "Nuri'nin cemaatçi olduğunu kimseden duymadım. Ama Birol Erdem'in hazırladığı listede ismi vardı. Erdem'e emin olup olmadığını sorduğumda, kendisine bu yönde duyumlar geldiğini söylemişti." diye konuştu.
Verilen aranın ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanığın tahliye talepleri reddedilerek tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma, 7 Haziran'a bırakıldı.
Son Dakika › Güncel › Eski Yüksek Yargı Üyeleri Hakim Karşısında - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?