Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "HDP parti olarak seçime girmeye dışarıda ve içeride bazı çevreler tarafından ikna edilmiştir. Hesap şu, AK Partiyi 330'un altına çekmek. Eğer başarabilirlerse iktidardan etmek" dedi.
AK Parti'nin Bolu İzzet Baysal Caddesi'ndeki seçim bürosunu ziyaret eden Bozdağ, burada yaptığı açıklamada, bazı siyasi parti liderlerinin seçim vaatlerini eleştirerek, seçimdeki vaat yarışının palavra yarışına dönüştüğünü belirtti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "hesap uzmanıyım" sözlerini hatırlatan Bozdağ, "Millet hesap uzmanlığı öyle olmaz, böyle olur diyecektir. Hesabın nasıl yapıldığını bence sandıkta gösterecektir. Bu seçim ayağı yere basmayan, palavra siyasetinin mezara gömüldüğü de bir seçim olacaktır. Vatandaş bunu net bir şekilde görüyor" diye konuştu.
Bekir Bozdağ, taşeron işçilerine kadro sözü verilmesine ilişkin, "Buyur belediyelerdeki taşeron işçilik uygulamasına son ver. Elini tutan mı var? Niye son vermiyorlar. Bunların tamamı bir palavra yarışından ibarettir. Söylediklerinin olmayacağını bizim kadar bunlarda biliyorlar. İktidar olamayacaklarının itirafıdır bu vaat yarışı. İktidar olacaklarına dair yüzde 1 umutları olsa, emin olun bu söyledikleri vaatlerin, attıkları palavraların yüzde 1'ini dahi söylemezler. Çünkü iktidar olacak, o zaman vatandaş hesap soracak ve yapamayacaklar" değerlendirmesinde bulundu.
-"Hesap şu, AK Partiyi 330'un altına çekmek"-
HDP'nin seçime parti olarak girme kararı aldığını belirten Bozdağ, eleştirilerine şöyle devam etti:
"HDP parti olarak seçime girmeye dışarıda ve içeride bazı çevreler tarafından ikna edilmiştir. Hesap şu, AK Partiyi 330'un altına çekmek. Eğer başarabilirlerse iktidardan etmek. Böyle olursa kaymaklı kadayıf netice olmuş olur. Eğer barajın altında kalırsa da seçimden sonra bu kadar oy almış bir parti mecliste nasıl temsil edilemez, edilmez diyerek, Türkiye'nin meydanlarını ve sokaklarını karıştırmak, krize, kaosa, terörizme boğmak hedefini güden kirli hesabın sahipleri var. Herkes el birliğiyle HDP'yi parlatma, sevecen ve şirin gösterme yarışına girmiş durumda, millet oy versin diye. Paralel medya, müthiş bir şekilde çalışıyor. İbadet aşkıyla çalışıyorlar. Az çalışırlarsa ibadetleri eksik olacak, öyle anlaşılıyor. Onlar parlatmak için uğraşıyor. Doğan medyası ha keza o da öyle. O da kalemşörleriyle, yorumcularıyla, bir yandan biz bağımsızız derken, öte yandan nasıl taraf olduğunu çok net bir şekilde ortaya koyuyor. Şimdi ulusal medya ve ulusalcı çevreler, PKK dediğiniz zaman başka noktalarda duran çevreler, şimdi PKK'nın destek verdiği siyasi hareket 'barajı geçsin' diye bunlarda büyük bir ulusalcı anlayışla HDP'yi parlatma yarışına girdi."
-"Vatandaş sandıkta gücünü gösterecektir"-
Bozdağ, Türk millerinin birbirini sevmeyen kesimlerin neden bugün bir araya geldiğini sorguladığını, halkın oynanan oyunların farkında olduğunu vurguladı.
"Allah aşkına bu yan yana gelmez insanları bir araya hangi güç getirdi?" diyen Bekir Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ulusalcılarla PKK'lıları, paralel yapıda olanları, laikçi çevreleri, liberal çevreleri, medya gruplarını, hepsini aynı çatı altında birleştiren güç kim? Türk milletinin gücü mü? Yoksa kirli ve karanlık güçler mi? Kirli ve karanlık içeride ve dışarıda Türkiye'nin ve Türk milletinin hayrını, güçlenmesini, istikrarını, huzurunu istemeyen çevrelerin gücü sayesinde böyle bir noktaya geldi. Ama esas gücü unutuyorlar. Esas güç millete ait güçtür. Vatandaş sandıkta gücünü gösterecektir. Başkalarının gücüne dayananlara, medyanın gücüne dayananlara, sermayenin gücüne dayananlara, Türkiye'yi yok etmek isteyen uluslararası çıkar çevrelerin gücüne dayananlara, içerideki ihanet şebekeleri gücüne dayananlara, halk sandıkta 'güç bende' diyecektir. 'Güvendiğiniz dağlara kar yağdı' diyecektir."
AK Parti'nin tek başına iktidar olması yönünde hiç kimsenin tereddüdü olmadığını vurgulayan Bozdağ, "Öyle bir sinsi hareket yapıyorlar ki onun için koalisyonları şimdiden şirin göstermeye çalışıyorlar. Koalisyonlar döneminde Türkiye'nin kazananı yoktur. Kaybetmeyen kim var koalisyonlar döneminde? İşçi mi, çiftçi mi, esnaf mı, akademisyen mi var? Vatandaşlarımızdan herhangi bir grup var mı? Kaybetmeyen yok. Koalisyonlar Türkiye'nin hep kara günleri olarak anılır. Felaket yılları olarak anılır. Bu millet artık felaketlere izin vermez. Vermeyecektir" diye konuştu.
Son Dakika › Güncel › Genel Seçime Doğru - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?