Hedef Tahtasında Swoboda Var!

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Haluk Koç, "CHP ne Swoboda'nın ne Swobodagillerin çizdiği çizgiyi izlemeyecektir. CHP ilkelerini koruyarak, Türkiye'deki demokrasi özgürlük mücadelesine devam edecektir" dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.

Toplantı devam ederken basın toplantısı düzenleyen Koç, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun Brüksel ziyareti sırasında Başbakan Erdoğan ile Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ı karşılaştırması nedeniyle AP Sosyalist Grup Başkanı Hannes Swoboda ile yaşanan görüşme krizi değerlendirdi.

SWOBODA'YA "AKİL" DEDİ

Koç, Swoboda'nın AK Parti'nin 64. Akil İnsanı olarak görev yaptığını ifade ederek, "Swoboda'nın düşünceleri CHP için yeni değil. Sicili çok açık" diye konuştu. Swoboda'nın Anayasa değişikliği referandumu döneminde, CHP'nin AK Parti ile uzlaşması gerektiği ve pakete "evet" demesi yönünde açıklamalarda bulunduğunu belirten Koç, şöyle devam etti:

"Konu CHP değil, konu Türkiye'nin çıkarlarının AP'nin, adına sosyal demokrat grup denen grubun şu andaki lideri tarafından nasıl bir mercekten değerlendirildiği.

Bizden istedikleri; "Evrensel sosyal demokrasinin ilkelerine göre hareket edeceksiniz. Mutlaka bizim diktiğimiz elbiseyi giyeceksiniz yani AKP'msitrak bir parti olacaksınız. AKP gibi davranacaksınız. Bizim çıkarlarımız sizin için savunulması gereken hedefler olmalı', bu.

"DEMOKRASI SAVUNUCUSU"

CHP'nin iki farklı özelliği olduğunu görmek istemiyorlar. CHP'nin en temel özelliklerinden bir tanesi, devrimci özüdür, antiemperyalist bir Kurutuluş Savaşı'ndan filizlenmesidir. Türkiye'de önemli devrimlerin öncüsü olması ve demokrasiye geçisin kapısını açmasıdır. 1970'lerde sosyal demokrasiyle tanışması ve sosyal demokrasinin, onların savunduğu teslimiyetçi ilkeleri değil, özündeki ilkeleri savunma gayreti içinde olmasıdır. Aramızdaki fark bu. Biz bu topraklara özgü bir sosyal demokrasiyi savunuyoruz.

Onlar, bizim aynı kendi partilerinin biat ettiği gibi biat etmemizi, susmamızı, küresel reçetelere boyun eğmemizi, teslim olmamızı istiyorlar. Her türlü emperyalist projenin yaşadığımız coğrafyada adım adım gerçekleştirilmesine karşı direnmememizi, ses çıkartmamamızı istiyorlar. Anayasa'da olduğu gibi "boynunuz bükün, evet deyin, teslim olun'

CHP ne Swoboda'nın ne "Swobodagillerin' çizdiği çizgiyi izlemeyecektir. CHP ilkelerini koruyarak, Türkiye'deki demokrasi özgürlük mücadelesine devam edecektir."

-"SALTANAT SEFERİ GİBİ ULUSLARARASI ZİYARET"-

Koç, iktidar kanadından gelen açıklamalara da tepki göstererek, "Biz Türkiye'de ne söylediysek Brüksel'de de aynısı söyledik. Hiç kimsenin talimatıyla, onların hoşuna gidecek şeyleri söylemek için bir gayret içine girmedik" diye konuştu.

Koç, "Yozgat mebusu Bekir Efendi" dediği Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın Kılıçdaroğlu'nun "Türkiye Cumhuriyeti devletini rezil ettiği" yönündeki sözlerine de, "Asıl Türkiye'yi rezil eden Bekir Bey; saltanat sürer gibi, damatlı, gelinli, oğullu, kızlı, eşli uçaklara dolup, saltanat seferi gibi uluslararası diplomatik ziyaretlere girmektir. Bir üçüncü dünya ülkesi, az gelişmiş bir ülke fotoğrafını bütün dünya kamuoyunun, Amerikan kamuoyunun önüne getirmektir. Türkiye'yi rezil eden görüntü budur" yanıtını verdi.

-BAŞBAKAN'A "HADDİNİ AŞMA' ÖĞÜDÜ VERİLMİŞTİR

Başbakan Erdoğan'ın ABD gezisini eleştiren Koç, şöyle devam etti:

"Dünkü görüşmelerin özü şudur, Başbakan'a Suriye ve Ortadoğu politikalarında "haddini aşma' öğüdü verilmiştir. Görevleri ile ilgili yeni kodlar yüklenmiştir. Yani Başbakan kırışıklıkları ütülenmiş şekilde Türkiye'ye dönecek şimdi. Suriye konusunda, senin kafanda geçen, yeni Osmanlıcılık hayallerinin ABD'yi rahatsız ettiği münasip bir şekilde söylendi. Bunu anlıyoruz, ABD ve Rusya'nın ortak planı olan proje, yani Suriye'deki Baas rejimi ile muhalefet adı verilen karmaşık yapının bir müzakere sürecine alınmaları, Başbakana tebliğ edildi. "Esad gidecek ama Baas kalacak' deniliyor. Cenevre'de planlanan görüşmelerin özünde bu var. "Askeri müdahale, uçuşa kapalı bölge yok' diyor. Kimyasal silahla ilgili kanıt yok. Başbakan'ın çantası doluydu, kolay tabii çuvallar dolusu belge üretip, Balyoz'da sahte delil, gizli tanık. Ergenekon'daki gibi üreteceksin koyacaksın. Kanıt? Kanıt yok."

-"ABD'YE GİTMEYE GEREK YOK, SÖĞÜTÖZÜ'NE GELSELERDİ"-

Başbakan'ın planlanan Gazze ziyaretiyle ilgili de Koç, "Nereye gidiyorsun, "Orada sadece Gazze yok, Batı Şeria da var. Gittiğin zaman sadece Gazze olmaz, Batı Şeria da işin içine girecek' dediler. Sayın Başbakan'ın Gazze şarkısı da "Batı Şeria'ya da gideceğim' eklemesiyle şimdi dile getirilmeye başlandı. Bütün bu sonuçları almak için, bütün bu gerçeklerle yüzleşmek için uçağa dolup, saltanat seferi gibi ABD'ye gitmeye hiç gerek yoktu. Bir otobüse binip, CHP genel merkezine, Söğütözü'ne gelselerdi. Biz başından beri söylüyoruz" diye konuştu.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Koç, 19 Mayıs kutlamaları ile ilgili değerlendirmelerinin sürdüğünü ancak tüm CHP örgütünün karartmalara rağmen sokaklarda olacağını ifade etti.

-"GRUPLA TEMAS ETMEMEK OLMAZ"-

Swoboda ile ilgili değerlendirmelerinin hatırlatılarak, "Düşüncelerini bildiğinizi aktardınız, peki neden görüşmeye gittiniz?" sorusu üzerine de Koç, "Bir konumu var. CHP, Sosyalist Enternasyonal üyesi. Sadece Swoboda orada bir yönetici. Orada 27 ülkenin sosyal demokrat partilerinin milletvekillerinin olduğu bir grup var. O grupta CHP Genel Başkanı bir konuşma yaptı, Eylül ayında da Türkiye'deki demokratik uygulamalarla ilgili zaten ortaklaşa bir toplantı düzenlenecek. Onun kararı da alındı. Sicilini ortaya koyduğum bir kişinin, lideridir diye o grupla temas etmemek olmaz. Gereken cevabı, davranışı görür" diye konuştu.

"Sosyalist Enternasyonal'da bir girişiminiz olacak mı?" sorusunu da Koç, "Arkadaşlarımız çalışacaklar. Zaten onlar şu andaki Sosyalist Enternasyonal'in yönetimi ile de ters düşen bir gruptur. Ama ben Swoboda'nın bir "AKPofil' olduğunu söylüyorum" yanıtını verdi.