Huzurevi'ndeki Emekli Öğretmenlerden 24 Kasım Mesajı

Emekli öğretmen Kemal Atman, "80 yaşındayım, 36 yıl öğretmenlik yaptım. Bu sürede Anadolu'nun doğusundan batısına kadar her yere gittim, bizim zamanlarımızda Anadolu'da kıtlık vardı. Her şey yeni yeni gelişiyordu. Atatürk'ün sayesinde geliştik; rahmetle anıyorum. Tüm Türkiye'deki öğretmenlerin de öğretmenler gününü kutluyorum, ölen öğretmenlerimize de Allah rahmet eğlesin. Memleketimizin geleceği hep öğretmenlerimize bağlı" dedi.

Yaşamını Ankara Seyranbağları Huzurevi'nde sürdüren emekli öğretmenler 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla duygu, düşünce ve anılarını DHA ile paylaştı. Şu anda 69 yaşında olan ve 18 yıl köylerde öğretmenlik yaptığını söyleyen Muharrem Kaya, "En son Ankara'ya geldim. Ankara'da 8 sene öğretmenlik yaptım ve daha sonra emekli oldum. Öğretmenler Günü çok anlamlı bir kutlama. Dilerim ki bu günü bütün Türkiye'deki öğretmenlerimiz de bu anlamlı günü güzel geçirirler. Bütün öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutlarım" diye konuştu.

'SESSİZ BİR SINIFTAN DAHA KORKUNÇ BİR ŞEY YOKTUR'

79 yaşında olduğunu ve 13 yıl Almanca öğretmenliği yaptığını söyleyen emekli öğretmen Ayten Günaydın'da, "Öğretmenliğimin son zamanlarını Kuşadası'nda yaptım. Kuşadası'nda o zaman 2 okul vardı. Biri turizm okulu diğeri ortaokul ve liseydi. Hepsinin Almanca derslerine o zaman ben giriyordum. Ortaokul öğrencilerim küçük olduğu için onları da çok seviyordum. Şöyle bir anım var; Teneffüsler 5'er dakika. Çocuklar bir lokma simit ya da kurabiye bir şey alıyorlar ve onu da teneffüste yiyip bitiremiyorlardı. Sınıfa geliyorlardı, benim dersim için. Ben de 'çocuklar oturun ve yemeklerinizi yiyin ondan sonra dersi yaparız' diyordum. Bu da onların daha çok hoşlarına gidiyordu ve derslerimizde ikili ilişkilerimizde çok iyi bir şekilde oluyordu. Bizde zamanında ilkokul öğretmenimizi çok severdik. Sonraki öğretmenler çok kuralcı geldi bana yani bizimle o zaman aynı seviyelere inmiyorlardı. Ve, biz onlardan baya korkuyorduk. Sessiz bir sınıftan daha korkunç bir şey yoktur. Hiç sesimizi çıkaramadık. Ama şimdi gördüğüm kadarıyla artık öyle değil" diye konuştu.

'BİZİM ZAMANIMIZDA KITLIK VARDI'

36 sene öğretmenlik yapan ve çalıştığı bu süre boyunca Anadolu'nun doğusundan kuzeyine her yere gittiğini belirten emekli öğretmen 80 yaşındaki Kemal Atman ise, "Eskiden öğrenciler biraz daha çalışkan ve saygılıydı. Öğretmenler de o zaman daha çok çalışıyordu. Bizim zamanlarımızda Anadolu'da kıtlık vardı. Her şey yeni yeni gelişiyordu. Atatürk'ün sayesinde geliştik, sağ olsun. O'nu rahmetle anıyorum. Tüm Türkiye'deki öğretmenlerin de öğretmenler gününü kutluyorum, ölen öğretmenlerimize de Allah rahmet eğlesin. Memleketimizin geleceği hep öğretmenlerimize bağlı. Gelecekten umutluyum, ülkemizin öğretmenlerinden çok şey bekliyorum" şeklinde konuştu.

'ATATÜRK OLMASAYDI BUGÜNKÜ TÜRKİYE OLMAZDI'

92 yaşındaki emekli öğretmen Mustafa Şen ise, "Bana göre öğretmenliği az yaptım. Zamanında sağ-sol olaylarının yaşandığı o dönemde beni fikir ayrılığı yüzünden 51 yaşında emekliye ayırdılar. En büyük ıstırabım odur. Anıtkabir Atatürk için hazırlanırken ben öğrenciydim. Her fırsatta o zaman gidip işçilerin arasına karışıp mümkün olduğu kadar bir şeyler yapmaya çalıştım. Onlarla taş taşıdım. Atatürk olmasaydı bugünkü Türkiye olmazdı. Atatürk ile ilgili 'Yoksun yokluğunun acısı içimde bir yara, bir başka sevdayla kavrulur gönlüm sadece 10 Kasımlar da değil öksüzlüğüm, zamana sığmayan bir acıdır bunu anlatamam' diye yazdığım bir şiirim de var" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-Muharrem Kaya ile röportaj

-Ayten Günaydın ile röportaj

-Kemal Atman ile röportaj

-Mustafa Şen ile röportaj

Haber-Kamera: Kaan ULU/ANKARA,