Milli Eğitim Bakanı Yılmaz: (1)

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, yeni müfredat çalışmalarıyla ilgili, "Önümüzdeki yıldan itibaren 1. 5 ve 9. sınıflar yeni müfredatla eğitime başlayacaklar. Daha sonra 2. 6. ve 10. sınıflar da takip eden yılda yeni müfredatla eğitime kavuşacak." dedi.

Yılmaz, Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Mavera Kongre ve Sanat Merkezinde düzenlenen " Türkiye'nin Eğitimde 2023 Hedefleri Gaziantep Buluşması"nda, eğitimin Türkiye'nin en önemli konusu olduğunu düşündüklerini ve bu konuda gereğini yaptıklarını belirtti.

2002 yılında eğitime ayrılan bütçenin 11 milyar lira olduğunu, merkezi bütçeden eğitime ayrılan pay oranının da yüzde 10'a denk geldiğini anlatan Yılmaz, 2017 bütçesinin 122 milyar lira, bütçe içerisindeki oranın da yüzde 20'ye çıktığını vurguladı.

Yılmaz, Türkiye'nin geleceği çocuklara kaliteli eğitim verebilmek için eğitimdeki alt yapının bitirilmesi gerektiğine dikkati çekerek, "Bunu sağlayabilmek için 270 binin üzerinde derslik yaptık. Bu, yaklaşık 80 yılda yapılan derslik sayısına eşit.

Kaliteli bir eğitim için dersliklerdeki öğrenci sayımızın uluslararası kriterlere ulaşması lazım. Derslik başına öğrenci sayısının 30'u geçmemesi lazım." dedi.

İlkokulda öğrenim gördüğü sınıfın mevcudunun 70 olduğuna değinen Yılmaz, bu tarz sınıflarda kaliteli eğitimden bahsedilemeyeceğini bildirdi.

Bakan Yılmaz, 2002'de tüm Türkiye'de ilk okulda derslik başına düşen öğrencisi sayısını 36'dan 25'e düşürdüklerini, orta öğretimde ise 31'den 23'e düşürdüklerini dile getirdi.

Yılmaz, şöyle devam etti:

"Bayağı bir mesafe kat ettik. Eğitimin esas unsurunun, kilit taşı olan öğretmenler olduğunu biliyoruz. Bundan dolayı en büyük yatırımı öğretmeye yaptık. 560 binin üzerinde öğretmen atadık. Öğretmen eğitimin kilit taşıdır. Kaliteli eğitimi vermek için öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 2002'de 28 iken şimdi 16'ya düştü. Orta öğretimde 18'den 13'e düştü. Öğretmenlerin özlük haklarında da iyileştirmeler yaptık. Geçmişe kıyasla iyi bir konuma getirdik. Fırsat eşitliğini sağlamak için 2,5 milyarın üzerinde kitabı ücretsiz dağıttık. Evlatlarımızın teknolojiyi kullanabilmesi ve üretebilmesi lazım. Fatih Projesini başlattık. Okullarımızı akıllı tahtalarla donatıyoruz. Önümüzdeki süreçte tabletlerin ve akıllı tahta eksikliklerini gidereceğiz. İstiyoruz ki bilgi otoyollarına evlatlarımızı bağlayalım. Bilgi arayan aradığı bilgiye ulaşabilsin. Fırsat eşitliğinin geçmişe oranla sağladık. Geçen yıl TEOG'da 120 sorunun 120'sini yapanlar çıktı. Van Erciş, Muş Varto, Şırnak İdil'den çıktı. Yine Tunceli Çemişgezek'ten çıktı. Çemişgezek'ten çıkan evladımız Robert Kolejine gidebiliyorsa fırsat eşitliği budur."

Bakan Yılmaz, okula devamlılığı artırmak istediklerini bu kapsamda 80 binin üzerinde engelli çocuğu okula getirip, götürdüklerini işaret ederek, "Feda edilecek tek bir öğrencimiz yok. Okula gelemeyen hasta çocuklara evde eğitim imkanı sunuyoruz. 13 binin üzerinde çocuğumuz için öğretmenleri evlerine gönderiyoruz. Hastanelerde sınıflar oluşturuyoruz." diye konuştu.

Yılmaz, dersaneleri kapattıklarını, ilave ders alma ihtiyacı duyan öğrenciler için okullarda yetiştirme ve destekleme kursları verdiklerini, geçen yıl yaklaşık 9 milyona yakın öğrencinin bu kurslardan faydalandığını ifade etti.

Mesleki eğitimi memleket meselesi olarak gördüklerini ve bu alandaki öğrenci oranını artıracaklarını, çıraklık eğitimini de zorunlu eğitim kapsamına aldıklarını aktaran İsmet Yılmaz, şunları kaydetti:

"Müfredatı yenileyip çağa uygun hale getirdik. İlim neyi söylüyorsa, çağın gerekliliği neyse biz onu yapıyoruz. Gereksiz bilgileri çıkarıp evlatlarımızın bu çağda bilmesi gereken ne varsa o bilgileri vermek istiyoruz. 18 milyon öğrencimize arının solunum sistemiyle kurbağanın dolaşım sistemini öğretmek zorunda mıyız. Halkımızın görüşlerine de açığız. 200 binin üzerinde görüş geldi. Arkadaşlarımız değerlendiriyor. İnşallah onları da olması gerekenleri alacaklar, önümüzdeki yıldan itibaren 1. 5 ve 9. sınıflar yeni müfredatla eğitime başlayacak. Daha sonra 2. 6. ve 10. sınıflar da takip eden yılda yeni müfredatla eğitime kavuşacak. Evlatlarımıza bizim aldığımız eğitimden çok daha iyi bir eğitim veriyoruz. 'İki günü birbirine eşit olan ziyandadır' anlayışıyla da evlatlarımızı geleceğe yönelik olarak hazırlıyoruz. Onlara daha iyi bir eğitim vereceğiz."

(Sürecek)