Milli Eğitim Bakanı Yılmaz Açıklaması

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, "Millet, Kılıçdaroğlu'nun yanında durursa, Kılıçdaroğlu güçlüdür. Millet, Tayyip Erdoğan'ın yanında durursa, Tayyip Erdoğan güçlüdür. Binali Yıldırım'ın yanında durursa, Binali Yıldırım güçlüdür. Millet kimin yanında duracağını da bilir. Bakın 15 Temmuz, bu ülkede güçlü bir lidere sahip olmak gerektiğini gösterdi." dedi.

Bakan Yılmaz, okul müdürleri ve okul aile birliği başkanları ile Kadıköy'deki TCDD Fenerbahçe Sosyal Tesisleri'nde bir araya geldiği toplantıda, Türkiye'nin, eğitimden daha öncelikli ve önemli bir konusu olmadığını söyledi.

Eğitime, geçmiş dönemlere kıyasla çok daha fazla önem verdiklerini belirten Yılmaz, 2002'de merkezi hükümetin bütçesinden eğitime ayrılan payın 11 milyar lira olduğunu, bunun da bütçenin yüzde 10'una tekabül ettiğini dile getirdi.

Yılmaz, şimdi ise eğitime 122 milyar lira ayırdıklarını, bunun da bütçenin yüzde 20'sine denk geldiğini aktararak, öneminden dolayı en fazla kaynağı eğitime ayırdıklarını vurguladı.

"Gündem ne olursa olsun, önceliğimiz evlatlarımıza daha kaliteli bir eğitim vermek." diyen Yılmaz, kaliteli bir eğitim vermek için de belli kriterler olduğunu, bu kapsamda 270 binin üzerinde derslik yaptıklarını, Türkiye'de derslik başına düşen öğrenci sayısını da 36'dan 25'e düşürdüklerini kaydetti.

Yılmaz, eğitimin temel unsurunun öğretmen olduğunu ve en büyük yatırımı öğretmenlere yaptıklarını anlatarak, "Bizim dönemde, 560 binin üzerinde öğretmen aldık. Gördüğümüz her 3 öğretmenden 2'si bizim dönemimizde alındı. Niçin? Öğretmen başına düşen öğrenci sayısının az olması, kaliteli eğitim vermek için aranan unsurlardan birisi de ondan." diye konuştu.

Özel okullara çok önem verdiklerini aktaran Yılmaz, özel okulların öğrenci sayısı 2002'lerde 200 bin civarındayken, şimdi bu sayının 1 milyon 200 binin üzerinde olduğunu söyledi.

Yılmaz, 21. yüzyılda bu ülkeyi daha zengin kılmayı hedeflediklerini belirterek, "Hedef koyduk; Türkiye'nin milli geliri 2 trilyon dolar olsun. Kişi başına düşen gelir, 25 bin dolar olsun. Şimdi ne kadar, 11 bin dolar. Geçen gün IMF'nin bir raporunu bana gönderdiler. Türkiye, şu anda milli gelir açısından 16. sırada, satın alma gücü paritesi bakımındansa 14. sırada ancak bu trendle giderse çok daha iyi noktalara gidecek. Fransa'nın da önüne geçecek 2050'de. Projeksiyon, Fransa'nın önüne geçeceğini söylüyor. Bazıları sorar, eğitimde dünyada kaçıncı sıradayız, diye? Bunu inanarak söylüyorum. Ekonomimiz kaçıncı sıradaysa siz, eğitimde de o sıradasınız." dedi.

"Hükümeti sandıkta siz kuracaksınız"

Bakan Yılmaz, 16 Nisan'da bir halk oylamasına gidileceğini ve bunun bir fırsat olduğunu ifade ederek, "Hükümeti sandıkta siz kuracaksınız. Buna 'millet hükümeti' denecek." değerlendirmesini yaptı.

Milli iradenin çarpıtılmaması için "millet hükümeti sandıkta kursun" dediklerini aktaran Yılmaz, bu gelen sistemin daha demokratik olduğunu ve kuvvetler ayrılığına daha uygun olduğunu dile getirdi.

Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kılıçdaroğlu, bugün 'millet ne derse başımızın üzerinde' diyor. Bunun doğrusu millet yanılmaz demek, millet ne diyorsa herkesin kabul etmesi gerekir, demokrasinin gereği de budur demek. Dolayısıyla millet, Kılıçdaroğlu'nun yanında durursa, Kılıçdaroğlu güçlüdür. Millet, Tayyip Erdoğan'ın yanında durursa, Tayyip Erdoğan güçlüdür. Binali Yıldırım'ın yanında durursa, Binali Yıldırım güçlüdür. Millet kimin yanında duracağını da bilir. Bakın 15 Temmuz bu ülkede güçlü bir lidere sahip olmak gerektiğini gösterdi. Alman Dışişleri Bakanı 'Türkiye uçurumun kenarından döndü' diyor. Allah korusun uçurumdan düşseydi, tek parça halinde Türkiye'yi tutabilmek, bulabilmek de mümkün değildi. Türkiye bölünür müydü, işgale mi uğrardı, kardeş kavgası mı olurdu, iç savaş tehlikesi mi ortaya çıkardı? Apayrı bir şey."

Kendisinin aynı zamanda denizci olduğunu, usta kaptanın da aynı liderler gibi fırtınalı havalarda belli olduğunu dile getiren Yılmaz, "Tayyip Erdoğan usta bir lider olduğunu, usta bir kaptan olduğunu, bu ülke gemisini, zor dönemlerde salimen limana getirmesiyle göstermiştir. Burada millete kusur bulunamaz. Millet kimi seçerse, 5 yıl içerisinde bakar değerleriyle donanmış kimselerle, verdiği sözleri yapan kimselerle yoluna devam eder, eğer yapamazsa da 'teşekkür ederim' diyerek, 5 yıl sonra yolun kenarına koyar, bir başka siyasiyle yoluna devam eder." ifadelerini kullandı.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, milletin kendisine zulmedecek birisini seçmeyeceğini vurgulayarak, "Millet, kendisine hizmet etmeyecek birisini seçer mi? 'Seçer' dersen, millet hata yapacak demektir. Bunun demokraside yeri yoktur. Millet bu ana kadar hep kendisine hizmet edeni seçmiştir. Milletimize güvenelim. Milletimizin hiç şüphesi olmasın, hiç kaygı duymayın, 15 Temmuz'da hayatı pahasına bu ülkeyi korudu. Başkasının hakkını, hukukunu gasbedecek kimselere, canı pahasına, kanı pahasına izin vermeyeceğini gösterdi. Bu millet, asil millettir. Hiç yanlış yapmayacağına inanıyorum." şeklinde konuştu.