Mısır'da Darbe Karşıtlarına Yönelik Katliam

Bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Mısır'da darbe karşıtlarına yönelik gerçekleştirilen katliama tepki gösterdi.

Mazlumder Yönetim Kurulu Üyesi Abdurrahim Çelik, Mısır'da darbe karşıtı protestoların yapıldığı Rabiatul Adeviyye ile Nahda meydanlarında güvenlik güçlerince gerçekleştirilen katliama ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, onlarca kişinin ölümüne, binlercesinin de yaralanmasına neden olan saldırıları kınadıklarını belirtti.

Gaziantep'teki gönüllü kuruluşlarca yarın düzenleyecekleri etkinlikte Mısır'daki saldırıları protesto edeceklerini ifade eden Çelik, "Yarın Kırkayak Parkı'nda toplanıp Demokrasi Meydanı'na kadar yürüyeceğiz. Burada bir basın açıklaması yaparak saldırıyı kınayacağız" dedi.

Vatandaşların haksızlığa sessiz kalmayacağını kaydeden ve herkesi saldırıyı kınamaya çağıran Çelik, Mısır'daki demokrasi ve insan haklarına müdahalenin kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Çelik, tüm dünyadaki sivil toplum kuruluşları ve insan hakları örgütlerinden Mısır'daki olaylara karşı seslerini yükseltmelerini isteyerek, "Başta İslam ülkeleri olmak üzere Arap dünyası ve Birleşmiş Milletler, katliama kayıtsız kalmamalı" diye konuştu.

-Erzurum

Erzurum Sivil Toplum Kuruluşları Platformu Derneği (ESP-DER) Yönetim Kurulu Başkanı Kadir Demirbüken, "Mısır'da bugün yapılan katliamın tarifi olamaz. Katliamın iki nedeni var. Birincisi halkı sindirmek ve meydanlara gelenlerin sayısını azaltmak. İkincisi ve en önemlisi de halkı kışkırtıp askerin üzerine saldırtarak, darbeyi meşru kılmaya çalışmaktır" dedi.

Demirbüken, darbeye karşı direnen halkın üzerine ateş açılmasının arkasında dış güçlerin olduğunu ve farklı nedenlerin yattığını söyledi.

Halkı orduya karşı kışkırtmak için yapılan katliamın amacına ulaşmayacağını belirten Demirbüken, "Demokrasiden yana ve darbeye her zaman karşı çıkan, olumlu tavırlarıyla sadece seçtikleri devlet adamına destek vermek için meydanlarda olan insanlara saldırı düzenlemenin tutarlı veya savunulacak bir yanı yok. Mısır'da bugün yapılan katliamın tarifi olamaz. Katliamın iki nedeni var. Birincisi halkı sindirmek ve meydanlara gelenlerin sayısını azaltmak. İkincisi ve en önemlisi de halkı kışkırtıp askerin üzerine saldırtarak, darbeyi meşru kılmaya çalışmaktır. General Sisi'nin ve ordunun rantını kesen Mursi'ye darbe yapanlar, bugün yaptıkları darbeyi meşru çıkartmanın çabasındadır" diye konuştu.

Mısır halkına herkesin destek vermesi gerektiğini ve sosyal meydanın bu yönde iyi kullanılması gerektiğini ifade eden Demirbüken, Mısır'da sağduyunun kazanması için herkese görev düştüğünü vurguladı.

-Konya

Konya Sivil Toplum Kuruluşları İcra Heyeti Başkanı Latif Selvi, ramazan ayının başlangıcından bu yana alanlardan ayrılmayan Mısır halkı karşısında şaşkına döndüğünü belirtti.

Darbecilerin, "biz yaparız, bu halk katlanır" beklentisi içinde olduğunu ancak Mısır halkının darbecilere karşı boyun eğmediğini, dik durduğunu ifade eden Selvi, şunları kaydetti:

"Bugün itibariyle şunu gördük; büyük bir katliamı göze alarak, halkıyla savaşarak bir müdahalede bulundular. Halbuki Mısır ordusu, Mısır halkının güvenliği için vardı, halka savaşmak için değil ama gördük ki; bunlar İsraillileri, Batılıları, başkalarını, haksız kazanç yiyenleri, haramzadeleri korumak için varmış. Bunlar Mısır halkıyla savaşmak için varmış ama Mısır halkı kazanacak. Tüm dünyada herkes, insanı değerlere önem veren kim varsa buna itiraz etmeli ve herkes sesini yükseltmeli. Çünkü bu bir insanlık onurudur. İsrail yönetimini ayakta tutabilmek için, Mısır'ın kaynaklarını sömürebilmek için birileri yönetime gelecek ve sonra da orada o yönetimi Mısır halkına rağmen inşa edecekler. Öyle yağma yok. Tüm Müslümanlar bilmeli ki; bu saldırı Müslümanlara yönelik. Tüm insani değerlere önem veren kim varsa bilmeli ki; insanlığın vicdanı katlediliyor burada. Bunun için de kararlı bir şekilde herkes tepkisini ortaya koymalı. Bunun için de tüm Türkiye ayakta, bunu biliyoruz. İnsanlık değerlerine önem veren kim varsa buna itiraz ediyor ama sesler daha gür çıkmalı. Bu katliamları yapanlar mahkum ve mahcup olmalı."

Selvi, Anadolu Ajansı'nın tüm oyunları bozan ajans olduğunu dile getirerek, "Bazı ajanslar, Mısır'da bu katliamlar yapılırken başka haberler verdiler. Anadolu Ajansı, dünyanın gözünü açtı, Mısır'da olup biteni dünya Anadolu Ajansı'ndan izliyor ve bilgi sahibi oluyor, tavrını ona göre koyuyor. Anadolu Ajansı, burada doğru haberin, cesur haberin ve Mısır'da olup bitenin habercisidir" dedi.

Anadolu Ajansı'nın Mısır'da tarihi bir sorumluğu yerine getirdiğini dile getiren Selvi, "Bundan dolayı Anadolu Ajansı'nı tebrik ediyor ve teşekkür ediyoruz. Diyoruz ki; bu kararlılığınıza devam edin. 'Dünyanın en büyük ajansıyız' diyenler, ne kadar sahtekarca yaklaştıklarını, bunların esasında emperyalistlere hizmet ettiklerini ama bir habercilikten öteye bir projenin parçası olduklarını gösterdiler. Ancak Anadolu Ajansı bir haber ajansı olduğunu gösterdi. Olup biteni olduğu gibi yansıttı. Herkes Mısır'da olup biteni AA'dan öğrendi. Tebrik ediyoruz, kararlılığınızın da devamını bekliyoruz" diye konuştu.

Bursa

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vafkı Bursa Şube Başkanı Hüseyin Kaptan, Mısır'da darbe karşıtlarına yönelik katliamı en üst düzeyde lanetlediklerini ve zalimlerin yaptıklarından uzak olduklarını tüm dünyaya haykırdıklarını söyledi.

Kaptan, yaptığı açıklamada, artık sözün duaya, duanın eyleme, eylemin mücadeleye durduğu Mısır coğrafyasında yaşanan ve yaşanacak gelişmelerin, tarihe düşülecek bir kara leke olduğunu vurguladı.

Kardeş kanından temizlenmek isteyen herkesin en üst seviyede tepkisini göstermesi ve şahitlik görevini ifa etmesi gerektiğini dile getiren Kaptan, şöyle konuştu:

"Zalim darbeci firavun yönetiminin döktüğü kan, bugün sessiz kalan tüm insanlığın üzerine bulaşmıştır. Katliamı en üst düzeyde lanetliyor ve zalimlerin yaptıklarından uzak olduğumuzu tüm dünyaya haykırıyoruz. Özgür iradenin, seçme ve seçilme hakkının ve insan haklarının ihlal edildiği bu gelişmeleri derin bir endişe içinde izlemekte ve tüm dünyanın yaşananlara karşı harekete geçmesi çağrısında bulunmaktayız. Uluslararası yetkili mercileri, yönetimleri, sivil toplum kuruluşlarını, dini liderleri, insanlık ailesine mensup tüm vicdan sahibi kişileri ve dünyayı Mısır'da yaşanan katliamların durdurulması için acilen gerekli adımları atmaya ve meydanlara yönelik gerçekleştirilen askeri operasyonları engellemeye çağırıyoruz."

Kayseri

Kayseri Gönüllü Kültür Kuruluşları Temsilcisi Ahmet Taş, Mısır'da darbe karşıtlarına yönelik yapılan katliamları büyük üzüntü ile öğrendiklerini söyledi.

Katliamı kınamak için eylem yapacaklarını belirten Taş şunları kaydetti:

"Darbeciler kendi halkını başkalarının onayı ile katletti. Bizler diyoruz ki cunta aklını başına almalı, İhvan'ı ve Mısır halkını yok saymamalı. Mısır'ın geleceğine Mısır halkı karar vermeli. Haklı davalarında Mısır halkını destekliyoruz. Gelecekte Mısır halkının istediğinin olacağına inanıyoruz. Hiçbir yönetim hakka ve halka karşı başarılı olamaz. Yönetimlerin önce hakka ve hukuka sonra da halkının iradesine dayanması lazım. Bunu yapmayan yönetimler sonunda devrilmeye mahkumdur. Her türlü imkanlarla Mısır halkının yanındayız."

Van

Müslüman Kardeşler ile Dayanışma İnsiyatifi İcra Kurulu Üyesi İsmail Almalı, Mısır'da yaşanan katliamın dünayanın gözü önünde yapılmasının bunun vahametini daha fazla artırdığını ifade etti.

Almalı şunları kaydetti:

"İnsanlık, Mısır'da demokrasiyi teşvik eden, halk tarafından seçilen Mursi'ye sahip çıkmıyor. Mısır'da seçtikleri Cumhurbaşkanın geri getirmek talebiyle toplanan insanlar, hunharca katlediliyor ve buna bütün dünya sesiz kalıyor, hiçkimse ses çıkarmıyor. Biz de bugün Müslüman Kardeşler ile Dayanışma İsiyatifi olarak, Müslüman ümmetinin sesinin bir parçası olarak Van'daki Müslümanlar adına Mısır'daki kardeşlerimizi destekleyen bir yürüyüş düzenleyeceğiz. Mısır'da şehit edilen kardeşlerimiz için gıyabı bir cenaze namazı kılacağız. İinsanlık duyarlılğına sahip hiçkimsenin darbeyi onaylamayacağına inanıyoruz. Ölü sayısı her geçen gün artmakta ve bunu gören birçok Avrupa devleti suskun kalmakta. Birçok ülke bunun darbe olduğunu bile söylemiyor. Mısır'da demokrasi yok sayılmış ve tamamen ordunun istediği oluyor. Bu durumu şiddetle kınıyoruz." - Ankara