Mısır'da Ordunun Yönetime El Koyması - Son Dakika
Güncel

Mısır'da Ordunun Yönetime El Koyması

Uluslararası ilişkiler uzmanları, Mısır'da meydana gelen askeri darbenin kabul edilemez olduğu konusunda birleşiyor. Ankara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erhan: "Darbenin yarısı, tamı olmaz. Mısır'da tam bir askeri darbe olmuştur" Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Dedeoğlu: "Seçimle gelmiş bir hükümete darbe kabul edilemez"

04.07.2013 11:58

Esma Arslan/Halit Gülşen - Mısır'da meydana gelen askeri darbe sonucunda Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin görevden alınması ve ordunun yönetime el koyması dünya genelinde tartışılmaya başlandı. Uluslararası ilişkiler uzmanları, meydana gelen darbenin hiçbir şekilde kabul edilemeyeceği konusunda birleşiyor.

Ankara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çağrı Erhan, Mısır'da meşru yollarla seçilmiş bir hükümetin, ordunun devreye girerek görevden alınmasını "tam bir askeri darbe" olarak nitelendirirken, bu darbenin yumuşatılmaya çalışılmasının doğru bir yaklaşım olmadığını söyledi.

AA muhabirinin konuyla ilgili sorularını yanıtlayan Erhan, Mısır'daki darbenin bazıları tarafından yumuşatılmaya çalışılmasını ve yaşananlara "darbe" denmesinden kaçınılmasını eleştirdi. Erhan, "Darbenin yarısı, tamı olmaz. Mısır'da meşru yollarla seçilmiş yönetime yönelik yapılan hareket tam bir darbedir" dedi. Bazı yabancı ülkelerin açıklamalarında, Mısır'da yaşananları darbe olarak değerlendirmemesine de değinen Erhan, bu noktada uluslararası ilişkilerin temel kavramlarından olan "çıkar"ın devreye girdiğini söyledi.

Ülkedeki Müslüman Kardeşleri Teşkilatı'nın (İhvan) liderlerine yönelik tutuklamaların artması ve askerlerin Müslüman Kardeşler taraftarlarına silahlı müdahalede bulunması durumunda, ülkenin muhtemel bir iç savaşa sürüklenebileceğine dikkat çeken Erhan, Müslüman Kardeşler'in yeni döneme ilişkin yeni bir siyasi strateji belirlemesi gerektiğini kaydetti.

-Darbenin bölgeye etkileri-

Erhan, Mısır'daki askeri darbenin Arap Baharı sürecinde en fazla Tunus'u etkileme ihtimali olduğunu belirtirken, "Nahda hareketine karşı grupların selefileri de arkasına alarak eyleme geçmesi yönetimi zor durumda bırakabilir" değerlendirmesinde bulundu.

Suudi Arabistan, Katar, Suriye gibi ülkelerin, Mısır'daki darbeden en fazla hoşnut ülkeler olmasını da değerlendiren Erhan, "Uluslararası ilişkilerde Aristo prensibi işlemiyor, yani iki kere iki dört etmiyor. Suriye'de muhalif hareketi destekleyen Suudi Arabistan, bir bakıyorsunuz Suriye rejiminin alkış tuttuğu darbeyi ilk tebrik eden ülkelerden biri oluyor" dedi.

-"Seçimle gelmiş bir hükümete darbe kabul edilemez"-

Galatasaray Üniversitesi İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Beril Dedeoğlu da demokratik seçimle gelmiş bir hükümete darbe yapılmasının kabul edilemez olduğunu söyledi. Dedeoğlu, dünyanın hiçbir yönetim şeklinde, hiçbir siyasesi anlayışında darbenin gerekçesinin olamacağını belirtti.

Mısır'da sokaklara dökülen halkın taleplerinin yine meşru yönetime yönelik olduğunun altını çizen Dedeoğlu, halk hareketinin darbeye zemin hazırlamakta kullanılmış olabileceğini düşündüğünü ifade ederken şunları kaydetti:

"Meydanlara baktığımızda darbe isteyen kimse yoktu. Halk istikrar istiyordu. Mursi'ye 'bizim de sesimizi duy' diyorlardı. Tüm talepleri yine varolan seçilmiş hükümete yönelikti. Açıkcası, bu halk hareketinin darbe konusunda kullanılmış olabileceğini düşünmüyor değilim. Öte yandan, Mursi taraftarlarının da sokaklara dökülmesi de bu süreci çok hızlandırdı. Zira Mursi karşıtları ve taraftarlarının karşı karşıya gelmesi, ister istemez bir iç savaş havası yarattı. Eğer Mursi yanlıları meydanalara çıkmasaydı, ordu bu kadar hızlı davranmayacaktı. Tabi darbe olunca iç savaş olmuyor mu, orası da tartışılır"

- "Türkiye asla Mısır değil"

Dedeoğlu, Mısır'da yaşananların sosyal medyada "28 Şubat" sürecine benzetilmesinin de doğru olmadığını dile getirerek, iki ülkenin karşılaştırılmasının imkansız olduğunu söyledi.

Sosyal medyada yer alan "Mısır'ın Tayyib'i devrildi" söylemine ilişkin Dedeoğlu, "Öncelikle Mısır ve Türkiye'yi hiçbir yönden karşılaştıramazsınız. Ne siyasi tarihimiz, ne de dış politakamız benziyor. Bir de tabii 28 Şubat bu kadar sert değildi. Bu benzetmelerin hükümete aba altından sopa göstermek isteyenler tarafından üretildiğini biliyoruz. Türkiye, asla Mısır değil, bunu kabul etmek lazım" diye konuştu.

Dış Politika ve Barış Araştırmaları Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ali Karaosmaoğlu da Mısır'da yaşananların askeri darbeden başka birşey olmadığını, farklı tanımlamalar aramanında manasız olduğunu kaydettti.

Karaosmanoğlu, ülkede yönetime el koyan ordunun, Müslüman Kardeşler'in liderlerinin hareket alanını sınırlamasının, ülkeyi nasıl bir duruma sürükleyeceği konusunda şüpheleri olduğunu belirtti.

ABD, İngiltere gibi ülkelerin Mısır'daki darbeye ilişkin yaoptıkları açıklamalarda "darbe" ifadesini kullanmamalarının olağandışı bir durum olmadığını söyleyen Karaosmanoğlu, "Zaten dünyada ilkeli iktidar bulmak çok zordur" ifadelerini kullandı. - Ankara

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Mısır'da Ordunun Yönetime El Koyması - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement