Mısır'da Ordunun Yönetime El Koyması

DUYGU CAN - Eski bakanlardan Vehbi Dinçerler, Mısır'da yaşananların, çok net ve açık şekilde bir darbe olduğunu belirterek, "Planlanmış, düşünülmüş, iç ve dış aktörlerin çok ciddi şekilde hazırladığı bir darbedir. Darbenin en önemli vasfı, halkın oylarına karşı bir tecavüz olmasıdır. Silahlı olur silahsız olur fark etmez" dedi.

Bir süre Türkiye'nin Filistin Ekonomik ve Sosyal İşbirliği Koordinatörlüğünü de yürüten Dinçerler, AA muhabirine, Mısır'da ordunun yönetime el koyması ve anayasanın askıya alınmasını değerlendirdi.

Mısır'da yaşananların, çok net ve açık şekilde darbe olduğunu ifade eden Dinçerler, "Planlanmış, düşünülmüş, iç ve dış aktörlerin çok ciddi şekilde hazırladığı bir darbedir. Darbenin azı çoğu olmaz. Darbe darbedir. Darbenin en önemli vasfı halkın oylarına karşı bir tecavüz olmasıdır. Silahlı olur silahsız olur fark etmez. Halkın oylarına karşı bir tecavüzdür" diye konuştu.

Avrupa ile Arap Birliğinin Mısır'da yaşananlar karşısında dikkatle incelenmesi gereken bir tavır sergilediğine işaret eden Dinçerler, bu tavrın özellikle siyasal sosyologlar tarafından irdelenmesi gerektiğini anlattı.

Dinçerler, başta Suudi Arabistan olmak üzere Arap Birliğinin Muhammed Mursi'nin devrilmesini hararetle destekleğini dile getirerek, şöyle konuştu:

"Nur Partisi, Mursi'nin Müslüman Kardeşler'den sonraki ikinci büyük islam partisidir. Bunlar, hareketleriyle İslam'ın siyasal hayattaki görüntüsünü de bölmüşlerdir. İhvan da Sünni'dir, selefi de Sünni'dir. Ama selefi ekolü yani Nur hareketi, ihvan hareketini alaşağı etmiştir."

-"Çok ciddi açık bir taviz"

Bu süreçte Mısır'da enteresan bir gelişmenin daha yaşandığına dikkati çeken Dinçerler, bin 400 sene sonra ülkenin başına Hristiyan başkanın tayin edildiğine dikkati çekti.

Dinçerler,  "Bir Hristiyan'ın, bir Yahudi'nin başka dine mensup herhangi birinin, demokratik bir ülkede seçim yoluyla başa geçmesi hiç yadırganacak bir şey değil. Ama iki büyük İslam partisinin birbiriyle savaşmasından sonra yani ihvan ile Nur hareketinin birbiriyle savaşmasından sonra bir Hristiyan'ın başa getirilmesi askerlerin Batı'ya, Avrupa'ya belki de Amerika'ya verdiği çok ciddi açık bir tavizdir."

-"Halk hiçbir zaman içine sindiremeyecek"

Halkın hiçbir zaman bu hareketi içine sindiremeyeceğini belirten Dinçerler, Mısır'da tutuklamaların ardından bir süre sonra eziyet ve zulüm haline gelecek hareketlerin yaşanmasını beklediğini söyledi.

Dinçerler, Mısır halkının çok ciddi şekilde bir kere daha bölüneceğini ifade ederek, "Halk, köyde, kentte, mahallede, aile içinde bölünecektir. Mısır halkına yazık olmuştur. Elde edilecek sonuç, zaman içinde görülecek, muhakkak halk için çok acı olacak. Olan olmuştur. Ama dua ederiz ki bundan sonra zulüm olmasın, işkence olmasın, tedavi edilmeyecek siyasi ve sosyal rahatsızlıklar ortaya çıkmasın" değerlendirmesinde bulundu. - Ankara