Saadet Partisi Genel Başkanı Kamalak Açıklaması

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, "Bazıları diyor ki 'Ya siz Milli Görüşçüler, hala orada mısınız? Sizden ayrılanlar bakın ne akıllıca hareket ettiler, belediye başkanı, meclis üyesi, milletvekili oldular, mal sahibi, mülk sahibi oldular'. Sesimin çıktığı kadarıyla haykırıyorum; o elde ettikleri mal, servet, şan, şöhret, mevki, makam da var ya, o da kendilerinin alın teri değil, sattıkları davanın bedelidir" dedi.

Kamalak, Pursaklar Belediyesi Selçuklu Kültür ve Kongre Merkezi'ndeki  "Anadolu Gençlik Derneği Hanımlar Komisyonu Üniversiteler Eğitim Kampı'nda, partililerin gelecekle ilgili karamsarlığa, ümitsizliğe düşmemesi gerektiğini belirtti. Böyle bir hale düşenlerin, Hz Muhammed'in Mekke'den Medine'ye hicretine, verdiği mücadelelere dönüp bakması gerektiğini dile getiren Kamalak, partililere bu yoldan ayrılmamaları çağrısında bulundu.

İslam coğrafyasının cetvellerle çizildiğini ve paramparça edildiğini ifade eden Kamalak, kurulan tuzaklarla kardeşin kardeşe kırdırıldığını söyledi.

Dil, ırk ve milliyet gözetilmeden tüm Müslümanların kardeş olduğunu, İslamiyet'in "Müslümanlar kardeştir" dediğini ve üstünlüğün takvayla ölçülebileceğini anlatan Kamalak, Osmanlı devletini yıkan düşüncenin Türkiye üzerinde de aynı oyunları oynadığını savundu.

Kamalak, bir davanın haklılığının ölçüsünün ilahi iradeye uygunluk olduğunu kaydederek, şöyle konuştu:

"Bazıları diyor ki 'Ya siz Milli Görüşçüler, hala orada mısınız? Bakın kaç sefer böldüler sizi ama siz hala ısrar ediyorsunuz. Sizden ayrılanlar bakın ne akıllıca hareket ettiler, belediye başkanı, meclis üyesi, milletvekili oldular, mal sahibi, mülk sahibi oldular. Değil kendilerine, yedi nesillerine yetecek kadar servet sahibi oldular. Siz hala orada mısınız?'. Biz de diyoruz ki 'elhamdülillah, biz hala buradayız ve haykırıyoruz. Diyoruz ki birileri şu makama, bu makama gelmiş olabilir, mal sahibi, mülk sahibi olmuş, hatta Karunlara taş çıkaracak nispette servet sahibi de olmuş olabilir ama bunlar bedenen yaşıyor olsalar da ruhen ölüdürler'. Sesimin çıktığı kadarıyla haykırıyorum; o elde ettikleri mal, servet, şan, şöhret, mevki, makam da var ya o da kendilerinin alın teri değil, sattıkları davanın bedelidir."

Kamalak, mal, mülk sahibi olma gibi bir endişeleri, kavgaları olmadığını, yeniden büyük Türkiye'yi kurmak, İslam coğrafyasında kardeşlik hukukunu tesis etmek istediklerini belirtti.