Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Muhammed Vecih Cuma, "İnşallah yakın zamanda büyüklerimiz başı çeker ve Fırat'ın doğusuna, Rakka'ya beraber gideriz." dedi.
Cuma, Gaziantep Üniversitesinde düzenlenen "Somut Olmayan Kültürel Miras Bağlamında Suriyeli Türkmen Göçmenlerin Dil ve Kültürleri Çalıştayı"nın açılışındaki konuşmasında, bu programın kendileri için çok önemli olduğunu söyledi.
Suriye'den bahsetmenin artık dünyadaki en büyük insani dramı anlatmakla aynı olduğunu belirten Cuma, "Tarih boyunca böyle insani bir dram olmamıştır. Suriye'de bir diktatörlük sistemi var. Her alanda ne insan hakları ne de başka bir şey var. Kimyasal silah kullanan bir diktatörden bahsediyoruz. Bu kişi UNESCO sözleşmelerine imza atmışsa da bunun rejim için hiçbir anlamı yok." diye konuştu.
Cuma, Suriye'deki yıkımın kurbanlarından birinin de kültür olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"İnsanlık için anlamı olan Suriye'deki birçok tarihi eseri yıktılar. Varlığımızı kanıtlayan birçok eser yok edildi. Camilerimiz, medreselerimiz, Osmanlı ve Selçuklu mimarisine ait her şey yıkıldı. Sizlere Halep'in atasözlerini anlatmak, Hama-Humus'un ağıtlarını anlatmak isterim. Rakka'da halay çekilirken başı çekenler yaşlılar olur. İnşallah yakın zamanda büyüklerimiz başı çeker ve Fırat'ın doğusuna, Rakka'ya beraber gideriz."
"Uluslararası toplumun bu deneyime ihtiyacı var"
UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz ise mutlu ve kültürünü devam ettiren insanların sosyal hayatta önemli bir boşluğu doldurduğunu dile getirdi.
Somut olmayan kültürel değerleri çok önemsediklerine işaret eden Oğuz, şu ifadeleri kullandı:
"Önümüzdeki süreçte UNESCO'da Somut Olmayan Kültürel Miras Sözleşmesi'nin uygulama yönergesine acil durumlarla ilgili maddeler eklenecek. Sel, deprem, afet ve savaş gibi durumlarda insanlar kültürlerine ulaşmada sorun yaşarsa bunları nasıl koruyacağımız ele alınacak. Dolayısıyla Türkiye, geçmişten bugüne kapısını çalanı Tanrı misafiri olarak kabul etmiş bir millet olarak burada deneyimlidir. Türkiye 2011'den beri çok büyük bir sorunu sessiz sedasız çözmede de müthiş deneyim kazanmıştır. Uluslararası toplumun bu deneyime ihtiyacı var. Çünkü onlar böylesine büyük sorunlarla karşılaşıp, sorunlara bu denli başarılı çözümler üretebilmiş değil."
Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin de diller arası somut olmayan kültürel değerlere ilişkin sunum yaptı.
Çalıştay, çeşitli oturumlarla devam etti.
Son Dakika › Güncel › 'Suriyeli Türkmen Göçmenlerin Dil ve Kültürleri Çalıştayı' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?