Tarihi Menzil Taşları Okçular Vakfı'nda Sergilenmeye Başlandı

Okmeydanı semtindeki farklı noktalarda atıl durumda bulunarak restore edilen 37 menzil taşının 11'i Okçular Vakfı'nda sergilenmeye başlandı.

Okçular Vakfı, Osmanlı Devleti'nin tarihi, kültürel ve sportif mirasının önemli göstergelerinden olan ve fakat zamanla yerleri kaybolan menzil taşlarını, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Beyoğlu Belediyesinin katkılarıyla çıkarıp, restore ettirdi. Restore edilen menzil taşları vakfın merkezinde ziyarete açıldı.

Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Bilal Erdoğan, Beyoğlu Belediye Başkanı ve Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Haydar Ali Yıldız'la beraber programa katılanlara sergi alanını gezdirerek menzil taşları hakkında detaylı bilgi verdi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, Muş Valisi İlker Gündüzöz, Bitlis Valisi Oktay Çağatay, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz ve çok sayıda kişinin katıldığı açılışta, menzil taşlarının önemi anlatıldı.

Bakan Turhan, burada yaptığı konuşmada, menzil taşlarının ortaya çıkarılıp sergilenmesinin geçmiş ve gelecek arasındaki bağı kurmak açısından önemli olduğunu söyledi.

Okçuluğun geçmişte bir savunma aracı olarak kullanıldığını aktaran Turhan, şöyle konuştu:

"Bugün de bir spor dalı olarak ihya etmeye çalışıyoruz. Okçuluğu gelecekle aramızda bir bağ olarak görüyoruz. Vakıf açısından bakıldığında, milletimizin kendi tarihi ve kimliğiyle özdeşleşmiş bir müessese olduğunu görüyoruz. Vakıflar bir amaç için kurulan organizasyonlardır. Bugün bizim vakıf medeniyetimizin insanlığa yaptığı hizmetleri özetlemek istiyorum. Vakıflar insanların ihtiyaçları hatta tüm canlıların ihtiyaçlarını ve doğuştan kazandığı haklarını kendilerine sağlamak amacıyla kurulan kuruluşlardır. Okçular Vakfı da bu vakıflardan biridir. İsmi oktan gelir ama özü vakıftır. İnsanlara hizmet etmek için kurulmuştur. Bir kültürü yaşatmak, geleceğe taşımak ve insanlara kendisini tanıması için bir şeyler öğretmek için kurulmuş bir vakıftır. Okçular Vakfı'nın ülkemizin değişik şehirlerinde, kentlerinde tarihi tanıtmak için yaptığı tüm hizmetler takdire şayandır. Ayrıca uluslararası alanda yaptığı faaliyetlerle de bizim tarihimizi, kültürümüzü, milletimizi anlatması açısından da önemlidir."

"Altı yıldır tarihimizi, kültürümüzü, okçuluğumuzu yaşatmaya çalışıyoruz"

Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Bilal Erdoğan da Osmanlı döneminde okçuluğun birçok yönden önemli olduğunu ve Okçular Vakfı'nın bu mirası devam ettirmek istediğini söyledi.

Erdoğan, "Ortaya çıkardığımız ve tarihe kazandırdığımız menzil taşlarının replikasını da yaparak bulunduğu yerde sergiliyoruz. Bazıları apartman bahçelerinde, mezarlıkta ve yerin altına batmış olan menzil taşlarını buluyor ve oraları da koruyoruz çünkü orası kemankeşin okunun düştüğü yeri gösteriyor ve kültürel, tarihi bir değeri var. Okçuluğun ulusal ve uluslararası cazibesini buraya çekmeye çalışıyoruz. Bunların hepsi bir sanat eseri. Divan edebiyatının en güzel örneklerinin de yazılı olduğu menzil taşlarını halkımızın hizmetine sunduk. Bunu yapmak tabii ki kolay olmadı. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın kararlılığı olmasa bunları başarmamız mümkün değildi." diye konuştu.

Okçular Vakfı'nın sadece binaları değil, "kültür ve mirası" da geleceğe aktarmak istediğini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Çok büyük emeklerle buradaki 500 yıllık Okçular Tekkesi yeniden ihya edildi. Burası okçuluğa hizmet eden bir bina ve Türkiye'yi uluslararası alanda temsil ediyor. Burada geleneğin kültürel ihyasını da gerçekleştirmeye çalışıyoruz ve burada Osmanlının orijinal metotlarıyla eğitimler yapabilecek ustalar yetiştiriyoruz. Aynı zamanda mayıs ayında ilk okun, kasım ayında son okun törenlerle ve dualarla atılmasını yaşatıyoruz. Önceden bunlara nasıl kıymet veriliyorsa, gençlerimizin de bunları yaşamasını istiyoruz. Üzerleri kapatılmış, apartman bahçelerinde bulunan menzil taşlarının restore edilerek, replikalarının bulunduğu yerlere yerleştirilmesi çok büyük bir hizmet. Okçular Vakfı olarak bunun kıymetinin bilinmesini istiyoruz. Hakkımızda birçok iftira ve ithamlar konuşulurken buradaki hizmetin ve emeğin hakkının verilmesini istiyoruz. 6 yıldır burada etkinliklerle tarihimizi, kültürümüzü, okçuluğumuzu yaşatmaya çalışıyoruz. Türkiye'de son 5 yılda okçuluk 4 kat büyüdüyse ve uluslararası müsabakalarda alınan madalyalar anlamında da bu büyüme sağlandıysa vakfımızın çok büyük emeği ve katkısı olmuştur."

Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Yıldız da Sultan 2. Mahmud'a ait mizan taşı önünde yaptığı açıklamada, şu bilgileri verdi:

"Okmeydanı, İstanbul'un fethi sırasında Fatih Sultan Mehmet tarafından okçulara tesis edilmiş bir meydan. Tarihi kaynaklar bu bölgede yaklaşık 300 menzil taşının olduğunu söylüyor. Biz şimdiye kadar 37 menzil taşına rastladık. Bunların 11 tanesini buraya getirdik. Burayı bir açık hava müzesine çevirdik. Bu taşların her biri tarihi bir vesika niteliğinde. Taşların üzerinde sadece spor faaliyeti hakkında değil dönemi anlatan edebi ifadeler ve şiirler de mevcut. Bu açıdan menzil taşları son derece önemli kültürel miraslarımızdan. Buradaki müze sadece Türk okçuların değil tüm dünyadan gelecek okçuların da uğrak yeri olacak. Ayrıca vatandaşlarımız tarihlerleriyle bağ kurma fırsatını elde edecekleri bu açık hava müzesini ziyaret edebilecek. Sadece taşları buraya getirmedik aynı zamanda okçulukla alakalı tarihi bilgileri Prof. Dr Sedat Bayrakal hocamızın kaleme aldığı 'İstanbul Okmeydanı Menzil Taşları' isimli eserde topladık."

Programda, okçuluğa ilişkin Osmanlı döneminde kaleme alınan el yazması eserlere ve dünyadaki çalışmalara yer verilen kütüphane de tanıtıldı.