TBM: Lice'de Köylüler Karakol İstemiyor

Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nde yaşanan olayların ardından bir heyetle inceleme yapan Türkiye Barış Meclisi (TBM), hazırladığı raporda köylülerin karakol istemediğini söylediğini açıkladı.

Diyarbakır'ın Lice İlçesi Kayacık Köyü'nde geçen Cuma günü Jandarma Karakolu ek inşaatının protestosu sırasında çıkan ve 1 kişinin öldüğü, 9 kişinin de yaralandığı olayların ardından Türkiye Barış Meclisi heyeti köyde görüşmelerde bulunup, incelemeler yaptı. Hakan Tahmaz, Sema Solaklı, İmam Canpolat, Fatih Polat, Türkan Uzun, Ayşe Aydoğan, Şemsettin Koç ile Ali Karaoğlan'dan oluşan heyet, BDP Diyarbakır Milletveki Emine Ayna, Diyarbakır Valisi Mustafa Cahit Kıraç, Lice Kaymakamı Özer Özbek, Lice Belediye Başkanı Fikriye Aytin, Kayacık Köyü Muhtarı Kadri Çelik, İHD, Mazlumder, olayın tanıkları ile olayda ölen Medeni Yıldırım'ın ailesiyle görüştü.

TBM, görüşmeler sonrası elde ettiği bilgileri bugün Diyarbakır Barosu'nda düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Olayların uyuşturucu kaçakçılığıyla ilgisini olup olamadığını Diyarbakır Valisi Mustafa Cahit Kıraç ile Lice Kaymakamı Özer Özbek'e sorduklarını ifade eden TBM dönem sözcüsü Hakan Tahmaz, "Valinin bunun bir iddia olduğunu, kesin bir bilgi olmadığını söyledi. Soruşturma sonucu belli olacağını ifade ederek, kendi açıklamasına açıklık getirmiştir. Bu iddiayı Kaymakam ise, kesin bir dille 'olay karakol protestosudur' ifadesini kullandı. Görüşülen istisnasız bütün diğer kişiler, bu iddiayı yalanlamış, gösteri yapanlardan daha çok bölgedeki bazı güvenlik güçlerinin kaçakçılıkla ilişkili olduğunu iddia etmiştir" dedi.

'GİZLİ TANIK YARATILMAK İSTENİYOR'

Olayda ölen Yıldırım ailesi ile köylülerin yetklilerden kendilerinden özür dilenmesini beklediklerini ifade eden Tahmaz, "Heyetimizin, kamu idarecilerinin son yıllarda çok sık olumsuz örneğini gördüğümüz 'gizli tanık' yaratma çalışması yürüttüklerinin bilgisine ulaşmıştır. Kaymakam Özer Özbek'in heyete, kitle içerisinde karakola yönelik herhangi bir silahlı saldırı olmadığını çok net ifade etmiştir. Savcının delil toplaması sırasında karakol bahçesi dışında, kitlenin bulunduğu alanda tek bir ateşli silah boş kovanın bulunmaması bu iddianın gerçek olmadığını gösterir niteliktedir. Delil toplama sürecinde bir dizi sorunun yaşandığı ve delilerin karartılabileceği dillendirildi" dedi.

'KARAKOL İSTEMİYORUZ'

Köy halkının karakol istemediklerini söyleyen Tahmaz, "Bütün tanık ve mağdurların dağılma sırasında mevcut karakola değil, inşaat alanına taş attığını ifade ettiler. Görüştüğümüz köylüler ve muhtar karakol istemediklerini köyün elektirik, doktor, yol gibi daha hayati ihtiyaçlarının bulunduğunu söylediler" dedi.

Yaptıkları görüşmeler sonrası önerilerini dile getiren Tahmaz, "Bütün bunlar soruşturmanın sağlıklı yürütülmesi için olay anındaki karakol yetkililerinin görevlerinden el çektirilmelerinin gerektiğini gösteriyor. Bu olayın bütün yönleriyle aydınlatılması ve sorumluların yargı önünde hesap vermesi bir zorunluluktur" dedi. Kalekol inşaatlarının bölge halkında tedirginilik yarattığını ifade eden Tahmaz, "PKK silahlı güçlerinin geri çekildiği bir ortamda çok sayıda ilde gerçekleştirilen kalekol inşaatları bölge halkında ciddi bir hassasiyet ve tedirginlik yarattığı ve güven yitimine yol açmıştır. Başbakan'a sunulan akil insanlar heyeti Doğu Anadolu grubunun raporunda da önerildiği gibi yeni karakol ve kalekol projeleri durdurulmalıdır. Güvenlikçi, militer bir dönemin projesi olarak geliştirilen kalekol ve karakol tadilatları şu anda barış süreçinin önüne dikilen kaleler görünümü arz etmektedir. Başbakanın ve hükümet yetkililerin konuyu uyuşturucu kaçakçılığı ile izha etme konusudaki ısrarının ve çözüm sürecine dönük umutların kırıcı açıklamalarının kabul edilebilir ve sorumlu bir davranış olmadığını belirmek isteriz. Bu konudaki ısrarın konun aydınlamasının ve sorumluların yargılanmasının önüne geçilmesine dönüşmesi tehlikesini taşıdığı hatırlatırız" dedi. - Diyarbakır