Türkiye, "Saç Ekim" Merkezi Oldu

Transmed Tıp Merkezi Kurucusu ve Medikal Direktörü Dr. Melike Külahçı, İstanbul'un bölgesel konumu, yüksek medikal standartları ve avantajlı fiyatları sayesinde saç, sakal ve bıyık ekimi için cazibe merkezi haline geldiğini belirtiyor.

Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar, Irak, İran, Lübnan, Umman, Libya, Mısır, Ürdün, Yemen, Tunus… ve daha birçok ülkeden her yıl 250 bin hasta şifa bulmak için Türkiye'ye geliyor. Saç, sakal ve bıyık naklinde ise adeta Arap baharı yaşanıyor.

Transmed Tıp Merkezi Kurucusu ve Medikal Direktörü Dr. Melike Külahçı, her yıl ortalama 300 Arap hastanın saç, sakal ve bıyık ekimi için medikal misafirleri olduğunu belirtiyor. Dr. Melike Külahçı, Hindistan, Kosta Rika ve Macaristan'tan sonra sağlık turizminde 4'üncü sırada bulunan Türkiye'nin Avrupa ve Ortadoğu'nun saç ekim merkezi haline geldiğini ifade etti. Sağlık turizminin Türk ekonomisine büyük katkı sağladığını ve ülkemize döviz kazandıran sektörlerin başında geldiğini belirten Dr. Külahçı, "Birçok ülkede estetik, diş ve saç nakli gibi tedavilerin sosyal sigorta kapsamı dışında bırakılması ve ülkemizde bekleme süresinin az olması sağlık turizminin gelişmesinde en önemli nedenler arasında yer alıyor. Öyle ki, Kanada ve İngiltere'de çok acil ameliyatlar haricinde operasyonlar için bir buçuk, iki yıl beklenebiliyor. Ayrıca Türkiye'de fiyatlar Avrupa'nın ortalama yüzde 40 altında... Türk doktorların tanınırlığı ve uluslararası başarıları da yabancı hastaların kararlarını olumlu yönde etkiliyor" diyor.

Araplar için sakal, bıyık ve kaş çok önemli

Yılda ortalama 5 bin yabancı hastanın ülkemizde saç ekimi yaptırdığını söyleyen Dr. Melike Külahçı, son dönemde bıyık ekiminin de moda olduğunu ve bıyıkları en çok Araplar'ın önemsediğini belirtiyor. Dinimizde sakalın sünnet sayılması gibi nedenlerin bunda etkili olabileceğini belirten Dr. Külahçı şunları söylüyor: "Birleşik Arap Emirlikleri'nde kuaförler yalnızca sakal, bıyık şekli için uzman estetisyenler çalıştırıyor. Kuveyt veya Dubai'de bir bıyık düzeltme işlemi, bazen bir saat sürebiliyor. Arap erkekleri için sakal ve bıyık, saçtan bile daha önemli...

Saçlarını 'hutre' denilen geleneksel bir beyaz örtüyle kapatıyor ve bir çember ile tutturuyorlar. Bu geleneksel uygulama aslında saç seyrelmesine yol açabiliyor. Evlerde kullanılan suyun kimyasal işlemlerle deniz suyundan elde edilmesi de saç kayıplarının yoğunlaşmasına sebep oluyor. Arap kadınları da aynı sebepten saç sıklaştırıcı ve güçlendirici tedaviler için Türkiye'ye geliyor. Koyu renk kaşlar ve  yoğun boyalı gözler, Arap kadını için başlıca güzellik kriteri... Bu yüzden kaş nakli işlemlerine ve göz kenarlarını yukarıya çeken kozmetik işlemlere oldukça sıcak bakıyorlar."

Saç naklinde Marmara Bölgesi birinci sırada

Ülkemizde her yıl 25 bin saç ekim operasyonu gerçekleştiriliyor. Türkiye'de saç ekimi konusunda birinci sıra, yüzde 70 ile Marmara Bölgesi'nde... Marmara'dan sonra Akdeniz Bölgesi ikinci sırada yer alıyor. Her dört ekimden birinin kliniklerinde gerçekleştiğini belirten Dr. Melike Külahçı, "Transmed olarak Türkiye'nin ilk saç ekimini 1994 yılında gerçekleştirdik. Şu an kliniğimizde dünyaca kabul edilmiş son teknolojikeri kullanıyoruz. Şimdiye kadar 10 binden fazla ekim yaptık. Avrupa'nın operasyon kapasitesi olarak en büyük ekibine sahibiz. Her yıl 47 ülkeden yabancı hasta çekiyoruz. Hastalarımızın yarısı yurtdışından geliyor" diyor.

Merdiven altı klinikler tehlike saçıyor

Saç ekim merkezlerinde ruhsat ve hijyen konuları büyük önem taşıyor. Denetimden geçen ve sağlıklı hizmet veren kliniklerin çok az sayıda olduğunu belirten Külahçı, merdiven altı klinik sayısının ise 200 civarında olduğunun altını çiziyor. Sağlıksız koşullarda saç nakli işlemi gerçekleştiren bu yerler, ucuz fiyatlar ile hasta çekerken, hastanın sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor.