Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Ulus'taki Türk Telekom binasının kontrol altına alınmasına ilişkin davada, 27'si Kara Harp Okulu Komutanlığı subay adayı kursiyeri 30 sanığın yargılanmasına devam ediliyor.
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsündeki mahkeme salonunda görülen duruşmada sanıklar ve avukatları, esasa ilişkin savunma yapıyor.
Olay tarihinde kursiyer olduğunu belirten sanıklardan Aykan Kılıçarslan, firari sanık eski yarbay Ömer Ergenekon tarafından terör saldırısı olduğu bahanesiyle Türk Telekom binasına götürüldüklerini söyledi.
Yol boyunca polisin kendilerine eşlik etmesi nedeniyle durumdan şüphelenmediklerini öne süren Kılıçarslan, binaya geldikten kısa süre sonra Ergenekon'un kendilerine karşı gelmeleri halinde polise ateş açmaları emri verdiğini anlattı.
Bu durum karşısında şaşkınlık yaşadığını dile getiren Kılıçarslan, "Yarbay Ergenekon'un bu emrine karşı gelerek halka ve polise ateş etmeyeceğimizi, emrinde ısrar etmesi halinde kendisine ateş edeceğimizi söyledik. Biz kursiyerler olarak elimizden geleni yaptık. Kandırılarak götürüldüğüm Türk Telekom binasında kimseyi alıkoymadım, kuruma zarar vermedim, darbecilerin oyununa gelmedim. Beraatimi istiyorum." şeklinde savunması yaptı.
"Ülkede karışık durumlar söz konusu"
Sanık eski kursiyer teğmen Ömer Karayoluk da 15 Temmuz akşamı nöbetçi subayın emriyle daha önce görmedikleri yarbay Ergenekon'un emrine verildiklerini söyledi.
Karayoluk, bu durumun Kara Harp Okulu Komutanlığı tarafından hazırlanan ve dava dosyasında yer alan idari tahkikat raporunda da doğrulandığını dile getirdi.
Ergenekon'un kendilerine, "Arkadaşlar, ülkede karışık durumlar söz konusu. Bize de bir binanın güvenliğini almamız görevi verildi." dediğini aktaran Karayoluk, daha sonra Türk Telekom binasına gittiklerini anlattı.
İlerleyen saatlerde Ergenekon tarafından kandırıldıklarını anladıklarını belirten Karayoluk, o andan itibaren darbe girişimine karşı geldiklerini, illegal emirleri yerine getirmediklerini öne sürdü.
Karayoluk, "Polise kurşun sıkmayacağımı, halka karşı gelmeyeceğimi herkesin duyacağı şekilde dile getirdim. Dosyanın müştekileri olan Türk Telekom çalışanları buna şahittir. O gece kimseyi rehin almadım, müştekilerle hareket ettim. Ergenekon'un emirlerini yerine getirmedim." beyanında bulundu.
FETÖ üyesi olmadığını öne süren Karayoluk, beraatini istedi.
Sanık kursiyer eski astsubay Selami Yıldırım da diğer sanıklar gibi Ergenekon'u daha önce görmediğini, onun emriyle Ulus'taki Türk Telekom binasına geldiklerini öne sürdü.
Ergenekon'un iddia ettiği gibi binaya terör saldırısı olmadığını gördüklerinde durumdan şüphelendiğini kaydeden Yıldırım, binada rehin alınan Türk Telekom çalışanlarını serbest bıraktıklarını, bunu öğrenen Ergenekon'un kendisine bağırdığını söyledi.
Daha sonra komutanları Binbaşı Dilaver Uysal'ı arayarak kandırıldıklarını, karargaha dönmek istediklerini bildirdiklerini anlatan Yıldırım, Uysal'ın, emir komuta zinciri içinde kalmalarını istediğini iddia etti.
Darbe girişiminde yer almadığını ve kimseye zarar vermediğini savunan Yıldırım, beraatini istedi.
"Ergenekon tarafından kandırıldık"
Sanık eski kursiyer astsubay Şahin Çağlıyan da duruşma savcısının esasa ilişkin mütalaasını kabul etmediğini belirterek savunmasına başladı.
Kursiyerler olarak emir komuta zinciri içinde hareket ettiklerini ve darbe girişiminden haberdar olmadıklarını öne süren Çağlıyan, terör saldırısı olduğu bahanesiyle yarbay Ergenekon tarafından kandırılarak Türk Telekom binasına götürüldüklerini kaydetti.
Darbe girişimine yönelik haberleri okuduktan sonra karargaha dönmek istediklerini ancak Ergenekon'un buna karşı çıktığını belirten Çağlıyan, şunları söyledi:
"Ergenekon'a, kendisine itaat etmeyeceğimizi söyledik. Bölük ve tabur komutanlarımızı da sürekli arayarak dönmek istediğimizi söyledik. Bütün çabalarımıza rağmen karargaha geri dönemedik. Binada kaldığımız süre boyunca kimseye zarar vermedik. Bizi ateşin ortasına attılar. Bir taraftan kendisini tanımadığımız ama emrine verildiğimiz yarbay Ergenekon, diğer taraftan ise yardım istediğimiz halde bize el uzatmayan komutanlarımız. Türk Telekom binasında kaderimizle baş başa bırakıldık."
"Halka ateş edeceksiniz"
Sanık eski kursiyer teğmen Melih İsa Aktaş da darbe girişiminde yer almadığını, iddianamede bunun aksini ortaya koyacak somut delil bulunmadığını iddia etti.
Komutanları tarafından yarbay Ergenekon'un emrine verildiğini, bir kursiyer olarak bu emri sorgulama konumunda olmadığını savunan Aktaş, Ergenekon'un "Halka ateş edeceksiniz, polisle çatışacaksanız." şeklindeki emrini yerine getirmediğini öne sürdü.
Aktaş, içinde bulunduğu duruma düşmesine yol açan herkesten şikayetçi olduğunu sözlerine ekledi.
Sanık eski kursiyer astsubay Samet Tanrıverdi de "Aklımı ve irademi kimseye kiralamadım. Kimsenin kölesi olmadım. Vatanımı ve bayrağımı her şeyin üstünde tuttum." diyerek beraat talebinde bulundu.
Duruşmaya ara verildi.
Son Dakika › Güncel › Türk Telekom Baskını Davası - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?