Başbakan Binali Yıldırım, "Geleceğin Türkiye'sinde acımasız, vicdanı olmayan bir kalkınma modelini kökten reddediyoruz. Refahın adil, vicdan terazisinde tartılmasını öngören bir Türkiye için birlikte çalışacağız." dedi.
Başbakan Yıldırım, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu'nda (TESK) düzenlenen Türkiye Esnaf Buluşması'nda, anayasa değişikliğiyle Türkiye'de yeni bir dönemin başladığını belirterek, söz konusu değişiklikle iktidarın artık sandıkta belli olacağını ifade etti.
"Seçimi yaptık Ankara'ya gönderdik orada ne yaparsa yapsınlar meselesi bitti." diyen Yıldırım, sandıklardaki oyların sayılmasının ardından ülkeyi beş sene yönetecek cumhurbaşkanı ile milletvekillerinin belirleneceğini kaydetti.
Başbakan Yıldırım, "Bir günde her şeyi hallediyoruz, ondan sonra beş sene kulağımız rahat. Hükümet düştü mü, düşmedi mi, geldi mi, gitmedi mi, bunlarla uğraşmayacak işimize, gücümüze bakacağız. Yani güçlü iktidar sürekli istikrar." diye konuştu.
Güçlü iktidarın, ülkenin istikrarının, milletin huzuru ve kardeşliğinin seçimde teminat altına alınacağını vurgulayan Yıldırım, şunları söyledi:
"Yani vesayet güçleri, seçime girmeyip Ankara'ya geldikten sonra 'Biz de sizin ortağınız' demeye çalışanlar yok artık. Eskiden ne oluyordu? Seçim kazanıyorsun, iktidar oldun filan, 'Selamün aleyküm', 'Aleyküm selam, ne var?' 'Biz sizin ortağınız.' 'Nereden ortağım oluyorsun kardeşim? Sen benimle sokaklarda ter mi döktün, milletten oy mu, destek mi istedin, nereden çıktı?' 'Burası Ankara'. Artık bu işler geride kaldı, herşey şeffaf millet seçiyor, cumhurbaşkanını da vekillerini de belirliyor ondan sonra Ankara'ya gönderiyor. Kimse Ankara'da artık iş çeviremez. Sistemin özelliği bu. Gerçek anlamda millet iradesinin seçimlerde sandığa yansıması ve ülkenin yöneten iradesinin, yasama hizmetlerini yapan iradesinin sandıktan çıkması."
"Tam kamyoncu lafı oldu"
Başbakan Yıldırım, sistemin bir başka özelliğinin ise kontrolle ilgili olduğunu belirterek, "İkisi birbirini kontrol ediyor. Diyelim ki cumhurbaşkanı kanunlara riayet etmedi, verdiği sözleri yerine getiremedi meclis seçim kararı alıyor. Meclis de cumhurbaşkanı da seçime gidiyor veya tersi oldu, Meclis, cumhurbaşkanını sıkıştırdı, çalışacak sürekli engel çıkarıyor. O zaman cumhurbaşkanı seçim kararı alıyor, Meclis de gidiyor. Biri diğerini çekip götürüyor." ifadelerini kullandı.
Bunun "anlaşın, inatlaşmayın" anlamına geldiğini, yeni sistemin uzlaşmayı da beraberinde getirdiğini kaydeden Yıldırım, "Öyle zırt pırt miletin önüne gitmek kolay değil. Millet ne der, 'Çocuk oyuncağı mı kardeşim, seçtik, ne istiyorsunuz? Çalışın, 5 sene size yetki, ruhsat verdik ne diye geliyorsunuz?' Bunun kimse sorumlusu, vatandaş sandıkta biletini keser." dedi.
Başbakan Yıldırım, Türk insanının feraset ve basiretinin hiçbir ülkede olmadığını, birçok yanlışın millet tarafından düzeltildiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Bakın, 7 Haziran'da bir uyarı vermiştir ama 1 Kasım'da görmüştür ülkenin geleceğini, karşı karşıya kalacağı tehditleri görmüş ve tekrar işi yoluna koymuş. Kim koymuş? Millet koymuş. Onun için millete güvenmekten başka hiçbir yol yoktur. Millete güven, gerisini merak etme sen. Tam kamyoncu lafı oldu."
"O günleri yaşadım, 40 yıl öncesine gittim"
Başbakan Yıldırım'ın sözleri davetlileri güldürürken, salondan, TRT 1 ve TRT Haber ekranlarındaki "Gönül Dağı" programının özel bölümüne konuk olduğunun hatırlatılması ve neler hissettiğinin sorulması üzerine, Yıldırım, şu karşılığı verdi:
"O günleri yaşadım, 40 yıl öncesine gittim. O anları bir saat de olsa yaşadım. İşte gerçek hayat o. O hayatın içinden gelmemek, o zorlukları yaşamamak büyük bir eksiklik olur. Buradaki insanların geçmişinde aynı tecrübe, aynı güzel hikayeler var. Bunlar bizi bugünlere taşıyan en önemli birikimimiz, tecrübemiz. Biz orada ne dedik, 'Bu ülkede herkes her yere gelebilir'. Nasip ayrı ama çalışacaksın, çabalayacaksın, gayret edeceksin, Mevlam nasip ettiyse o da olur. Yoksa gençler şimdi, 'Bizden bir şey olmaz'. Öyle bir şey yok. Bu ülkenin en güzel özelliği bu ülkede kast sistemi yok. Yani belirli insanlar şu mevkilere gelir, bu kadar büyük iş adamı olur, belirli insanlar buraları asla hayal edemez diye düşünmeyelim."
Türkiye'de herkes için fırsatların bulunduğunu anlatan Yıldırım, zorluklarla mücadele edilmesinin önemine değindi. Zorluklar karşısında yılmamak gerektiğini vurgulayan Başbakan Yıldırım, "Zorluklar bizim azmimizi, hırsımızı, ülkeye, millete hizmet aşkımızı daha da artırmalıdır. Güçlü Türkiye, bizi biz yapan değerlerin, medeniyet unsurlarının yeniden ihya edildiği Türkiye'dir." diye konuştu.
Ahilik kültürü
Cumhuriyet'in kuruluşunun 100 yıl dönümü az zaman kaldığını, yüzlerini 2023'e çevirdiklerini ifade eden Başbakan Yıldırım, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
"Bize gelecek istikametini çizecek köklerimize yani hayat damarlarımıza daha sıkı şekilde bağlanmaya başladık. Güçlü Türkiye bir yandan geleceğe yürüyüş aynı zamanda ahilik kültürünün, dayanışmanın, birliğin ve beraberliğin idame ettirilmesi, devamıdır. İşte bu ruhu tekrardan esnafımızla, sanatkarımızla, sizlerle yaşayacağımıza yürükten inanıyorum. Sizler tertemiz akıl ve alın terinizle Türkiye ekonomisinin çarklarını döndürerek gelecek hedeflerimize ulaşmamız için çok büyük katkı sağlıyorsunuz. Geleceğin Türkiye'sinde acımasız, vicdanı olmayan bir kalkınma modelini kökten reddediyoruz. Refahın adil, vicdan terazisinde tartılmasını öngören bir Türkiye için birlikte çalışacağız. 2023'e ahilik kültürünü yeniden hatırlayarak o kültüre, geleneğe daha sıkı sarılarak ilerleyeceğiz. Daha önemlisi de 80 milyonun birliğini, beraberliğini tesis ederek, bu işleri başaracağız. Şunu iyi bilin siz Türkiye'siniz, Türkiye'nin fotoğrafısınız. Sizin umudunuz oldukça Türkiye'nin umudu da aynı şekilde yeşerecektir. Rabbim umudumuzu, inancımızı eksiltmesin hep artırsın."
(Bitti)
Son Dakika › Güncel › Türkiye Esnaf Buluşması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?