Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) terör örgütünün Türkiye'nin Musul Konsolosluğu'na baskın düzenlemesine ilişkin, "Oradaki diplomatik misyonumuzun güvenliği her şeyden önce Irak devletinin sorumluluğudur ve o anlamda o devletin devlet olması gereğinin de bir parçasıdır diplomatik misyonların korunması" dedi. Davutoğlu, konsolosluk personelinin durumu hakkında, "Şu dakika itibariyle sağlıklarından ve güvenliklerinden belli ölçüde haberdarız" dedi.
Davutoğlu, Türkiye'ye hareketinden önce New York JFK Havalimanında Türk basın mensuplarına açıklama yaptı.
Konuya ilişkin verdikleri destek nedeniyle Iraklı yetkililere, yerel otoritelere, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ve ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'ye teşekkür eden Davutoğlu, ABD'nin Irak'ta güvenlik yapılanması bağlamında özel sorumlulukları olduğunu kaydetti.
Musul'un herhangi bir Irak şehri gibi güvenlik konusunda belli teminatların sağlanması gereken bir şehir olduğuna işaret eden Davutoğlu, "Oradaki diplomatik misyonumuzun güvenliği her şeyden önce Irak devletinin sorumluluğudur ve o anlamda o devletin devlet olması gereğinin de bir parçasıdır diplomatik misyonların korunması" diye konuştu.
Bu süreçte Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile hep temas halinde olduklarını dile getiren Davutoğlu, "Önemli olan burada vatandaşlarımızın, diplomatlarımızın ve bütün görevlilerimizin salimen ülkeye getirilmesidir. Türkiye ilk defa böyle bir krizle karşılaşmıyor. Kamuoyumuzun bunu bilmesini isterim" ifadesini kullandı.
"Kimsenin şüphesi olmasın" -
Davutoğlu, daha önceki krizlerde etkin bir yönetimle Türk vatandaşlarını ülkeye getirdiklerine halkın şahit olduğunu kaydederek, "Kimsenin bu anlamda gereğinin yapıldığı konusunda şüphesinin olmaması icap eder" dedi.
Musul halkına güven verilmesi açısından Başkonsolosluk faaliyetlerinin devam etmesini istediklerini anlatan Davutoğlu, diğer taraftan da güvenliğin sağlanması için gerekli görüldüğünde tahliye için çalışmalar yapıldığını vurguladı.
"Dayanışma içinde olmalıyız" -
Görevlilerin durumuyla ilgili temas kesikliği olmadığını aktaran Davutoğlu, "Önemli olan bu tür durumlarda paniğe kapılmadan, vatandaşlarımızın ve görevlilerimizin güvenliklerini esas alarak bir yol haritası çizmektir" diye konuştu.
Davutoğlu, yorumları takip ettiğini ve saygıyla karşıladığını dile getirdi ve şunları söyledi:
"Öyle günler vardır ki milletlerin tarihlerinde bazı hususlar bütün kaygıların önüne geçer. Bugün hepimizin oradaki vatandaşlarımız ve görevlilerimiz için dayanışma içinde olma günüdür. Onların buraya salimen gelmesi herhangi bir şekilde bir inisiyatif geliştirmekten daha önemlidir. Şunu ifade edeyim: İlk andan itibaren istihbarat birimlerimiz, güvenlik görevlilerimiz ve diplomatlarımız bütün kanalları kullanarak vatandaşlarımızın ve görevlilerimizin sağlık ve selametleri konusunda her türlü tedbiri almışlardır. Şu dakika itibariyle de sağlıklarından ve güvenliklerinden belli ölçüde haberdarız."
"Kimse Türkiye'nin kudretini test etmeye kalkmasın" -
Davutoğlu, personelin salimen getirilmesi için gece gündüz çalışmaya devam edeceklerini vurgulayarak, "Gerek Irak'ta gerek Suriye'de gerekse dünyanın her yerindeki bütün taraflar bilsinler ki vatandaşlarımıza herhangi bir şekilde halel geldiğinde bunun karşılıksız kalması mümkün değildir. Türkiye'nin kudretini kimse test etmeye de kalkmamalıdır. Şu anda sükunet ve suhuletle vatandaşlarımızın ve görevlilerimizin güvenliğini göz önüne alarak bir kriz yönetimi yürütüyoruz. Bu herhangi bir şekilde yanlış yorumlanmamalıdır" dedi.
"Vatandaşlarımıza ve görevlilerimize gelebilecek herhangi bir zarar en şiddetli şekilde mukabele görür" diyen Davutoğlu, Türkiye'nin alacağı tedbirlerden kimsenin şüphe etmemesi gerektiğine işaret etti.
Davutoğlu, konuya ilişkin BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ile telefonda görüştüklerini belirterek, Türkiye'ye döndükten sonra da gerekli açıklamaları ve bilgilendirmeleri yapacaklarını söyledi.
Davutoğlu, açıklamanın ardından özel uçakla New York'tan ayrıldı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan daha önce yapılan açıklamada, IŞİD mensuplarının sabah saatlerinde Türkiye'nin Musul Başkonsolosluğu'na baskın düzenledikleri, Başkonsolos dahil 49 konsolosluk personeli ve personelin bazı aile fertlerini şehrin başka bir bölgesine naklettikleri belirtilmişti. Açıklamada, Musul'un Geyara ilçesindeki elektrik santralinde de 31 Türk vatandaşının aynı grup tarafından rehin alındığı bildirilmişti.
- New York
Son Dakika › Güncel › Türkiye'nin Musul Başkonsolosluğu'na Düzenlenen Baskın - Son Dakika
Sizin düşünceleriniz neler ?