Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Prof Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Prof. Dr. Davut Dursun, hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu. Suç duyurusunda Başkan Dursun "ihaleye fesat karıştırmak"la suçlandı.
RTÜK Başkanı Prof. Dr. Davut Dursun, Başkanvekili Taha Yücel ve suç oluşturan karar ve uygulamalara katılan Üyeler ile RTÜK İzin ve Tahsisler Dairesi Başkanı Muhsin Kılıç hakkında "görevi ihmal ve kötüye kullanmak, kamu zararına sebep olmak, irtikap ve ihaleye fesat karıştırmak" suçlamasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu. Dilekçede, RTÜK Başkanı ve üyeleri Ulusal TV ihalesi sonucunda, "RTÜK'e, kamu yönetimine ve kamu yönetimindeki idari, mali ve hukuki disipline" zarar vermekle suçlandı. İhalenin zamanında ve dürüstçe yapılmadığının savunulduğu dilekçede, ulusal televizyon yayın lisansı sıralama ihalesinin kanunun emrettiği sürede yapılmadığı vurgulandı. 6112 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un hükümlerine aykırı davranıldığının belirtildiği dilekçede, "Bu ihalenin kanunun emrettiği sürede yapılamadığı, bu önemli ve ciddi görev ihmalinin de idari ve cezai bir yaptırım yanında siyasi bir cevabının da olması/aranması ve değerlendirilmesi gerektiği açıktır" denildi.
-TELEVİZYON YAYINI İZİN VE FREKANS İHALESİNİN BEDELLERİ DÜŞÜNDÜRÜCÜ-
İhale sonucunda, yayıncılık pazar ortamının şartlarına ve sağlanması gereken asgari kamu gelirine ulaşıldığına dikkat çekilen dilekçede, şu denildi:
" Türkiye'de radyo ve televizyonların el değiştirdiği serbest piyasa fiyatları ile medya sektörüne bakıldığında beklenen gelir az gerçekleşmiş ve bu ihale süreci sonunda devlet, potansiyel kamu geliri sağlanamamıştır. Geçmişte hangi televizyon kuruluşunun kaça satıldığı veya alındığı (el değiştirdiği) büyük ölçüde bilinmekte, yayıncı şirketlerin ihale sonucu elde edilmiş yayın lisansları olmadığı halde televizyon kanallarını alım-satım değerleri kamuoyundan gizlenememektedir. Bir reel gerçekten olarak, Türkiye'de ölçülebilir reklam pastasının yıllık asgari 3 Milyar dolar olduğu ve bir tek yayıncı kuruluşun 500 Milyon dolar civarında el değiştirdiği bir yayıncılık piyasası ortamında, devletin en önemli mali, idari ve hukuki değerlerinden olan televizyon yayını izin ve frekanslarını 10 yıllığına ihale edildiği toplam bedel düşündürücüdür. Gerçekte, çok önemli ve kıt bir kamu kaynağı olan frekans spektrumu için büyük bedeller söz konusudur."
Ulusal-karasal-sayısal "tematik" televizyon yayın lisansı ihalesine eşitlik ilkesinden uzaklaşılıp, fesat karıştırıldığı, bazı kuruluşların da kayırıldığı iddialarının mevcut olduğunun anımsatıldığı dilekçede, ihale sürecinde önce yeterlilik belgesi verildiği sonra da ihale şartnamesinin yayınlandığı, bu durumunda hukuka aykırı olduğu kaydedildi.
-VERİLEN SÜREDEN SONRA YAPILAN BAŞVURULAR KABUL EDİLDİ-
Başvuru süreci tamamlandıktan sonra birçok firmanın ihaleye girmek için yeterlilik belgesi almaya hak kazandığının, buna karşılık bazı TV kuruluşlarının ödenmiş sermaye şartını yerine getiremedikleri için "Ulusal" lisans tipinde başvurularının kabul edilmediğinin kaydedildiği dilekçede, bazı yayın kuruluşlarının ise ödenmiş sermaye artırımını ihaleye giriş için yeterlilik belgeleri hazırlama için verilen sürenin son günü olan 16 Ocak 2013 tarihinden sonra yaptığı ve başvurularının Üst Kurulca kabul edildiği iddialarına yer verildi. Ulusal Karasal Sayısal Televizyon Yayın Lisanslarının, "Genel ve Standart Çözünürlüklü TV Yayın Lisansı, Genel ve Yüksek Çözünürlüklü TV Yayın Lisansı, Tematik ve Standart Çözünürlüklü TV Yayın Lisansı ve Tematik ve Yüksek Çözünürlüklü TV Yayın Lisansı", şeklinde ayrıştırılmasının kamu gelirlerinin sağlanmasında doğru bir yöntem olup olmadığı da tartışmalı olduğunun belirtildiği dilekçede, "Üst Kurulun toplantısında alınan 36 Nolu karara konu yazının İhale Başvuruları İnceleme Komisyonu tarafından değil de bizzat İzin ve Tahsisler Dairesi Başkanı tarafından yazılması, bazı kuruluşların SD-HD değişikliği yaptığı için ihaleyi 1 Milyon TL gibi bir komik rakama almaları nedeniyle önemli büyüklükte bir kamu zararına sebep olunmuştur" iddiasına yer verildi.
-25 MİLYON TL'LİK FARK-
Standart çözünürlükte ihaleye katılan kuruluş sayısının, ihaleye çıkartılan kanal sayısına eşit olmasının ihalenin tamamı yönünden eşitsizlik sonucunu doğurduğunun ifade edildiği dilekçede, muhammen bedel üzerinden kanalların (toplam 11 kanal) rekabet olmadan satışına sebep olunduğu ve kamunun zarara uğratıldığı kaydedildi. 17 Nisan 2013 tarihinde gerçekleştirilen Ulusal Karasal Sayısal Televizyon Yayın Lisansı Sıralama İhalesi sonucunda, genel yayın türünde standart çözünürlüklü yayın tekniğiyle (T1/SD-G) 11 yayın kuruluşunun, 25 milyon 200 bin TL- 27 milyon 800 bin TL arasında değişen bedellerle lisans almaya hak kazandığının anımsatıldığı dilekçede, "18 Nisan 2013 tarihinde gerçekleştirilen tematik yayın türünde standart çözünürlüklü yayın tekniğiyle ( T1/SD-T) yayın yapacak 11 televizyon yayın lisansı için, 11 kuruluş teklif vermiş ve ihale 1 milyon TL bedelle sonuçlanmıştır. İki ihale sonucunda yaklaşık 25 milyon TL farka bakıldığında önemli parasal bir kayıp bulunmaktadır. Yasayla yayın türü değişikliğine imkan verilmesine ve fiilen de çok sayıda yayıncı kuruluşun yayın türü değişikliği yapmış olması karşısında, ihale sonucunda tematik yayın türünde lisans almış bir kuruluşun genel yayın türüne geçme talebi yasayla teminat altına alınmış ve Üst Kurulca bir çok yayın kuruluşu için uygulanmıştır. Tüm bu uygulamalar karşısında oluşan ihale sonucu, kamu yararı, adalet ve şeffaflık ilkelerine aykırılık teşkil etmektedir" denildi.
"10 yıllık yayın izni süresi için ulusal tematik kanalların birbiriyle eşit bir 1 milyon TL'lik ihale bedeline karşılık, kısmi rekabet olan Marmara Bölgesel ihalesinde fiyatın 2.7 milyon TL'ye çıkması kamu zararını açıkça ortaya koymuştur" değerlendirmesine yer verilen dilekçede, görevini ihmal eden veya kötüye kullanan ilgililer hakkında işlem yapılması ve konunun tüm yönleriyle kovuşturulması istendi. - Ankara
Son Dakika › Güncel › Tv İhalesi Yargıya Taşındı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?