Uluslararası Kamu Denetçiliği Sempozyumu - Son Dakika
Güncel

Uluslararası Kamu Denetçiliği Sempozyumu

Uluslararası Kamu Denetçiliği Sempozyumu

Başbakan Erdoğan: (4) "Şu anda yazarken, çizerken bırakın eleştiriyi, eleştiri sınırlarını aşarak bize hakaret etme özgürlüğüne sahip olanlar, şu anda bizi, bizim düşünce özgürlüğümüz yok' diye eleştiriyor. Bunu anlamak mümkün değil" "Bundan 11 yıl önce gazetelerde her haberi yapmak, her manşeti atabilmek, her konuda yazabilmek, kalem oynatabilmenin mümkün değildi. Belli çevrelerden, özellikle de devlete sirayet etmiş çetelerden korkuluyor, özgürlükler kullanılamıyordu. Hükümetimiz, medya üzerindeki, yazarlar üzerindeki ifade özgürlüğü üzerindeki tüm bu korkuları ortadan kaldırmıştır" "Gösteri yapmanın, basın açıklaması yapmanın, yürüyüş yapmanın neredeyse imkansız olduğu, çok sert karşılıklar bulduğu bir Türkiye'den bugün altını çizerek ifade ediyorum şiddete başvurmadığı sürece, bunun altını çiziyorum, şiddete başvurmadığı sürece vatandaşların haklarını kullanmaları bu ülkede mümkündür, imkan dahilindedir"

03.09.2013 14:00

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de son 11 yılda yapılan reformlara dikkati çekerek, "Şu anda yazarken, çizerken bırakın eleştiriyi, eleştiri sınırlarını aşarak bize hakaret etme özgürlüğüne sahip olanlar, şu anda bizi, 'bizim düşünce özgürlüğümüz yok' diye eleştiriyor. Bunu anlamak mümkün değil" dedi.

Erdoğan, Kamu Denetçiliği Kurumunca düzenlenen Uluslararası Kamu Denetçiliği Sempozyumu'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'de çok partili sistemin ve sandık kültürünün, çok partili seçimlerin yapıldığı ilk günden itibaren hızla karşılık bulduğuna işaret ederek, Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyada sandığın, milli iradenin, demokrasinin gücüne inanan, bunu önemseyen, benimseyip yaşam tarzı haline getiren örnek ülke olduğunu söyledi.

Son 11 yılda gerçekleştirilen reformlardan örnekler veren Erdoğan, devlet güvenlik mahkemelerini kaldırdıklarını, belli bölgelerdeki olağanüstü hale son verdiklerini, vatandaşlıktan çıkarılanlara haklarını iade ettiklerini, yerleşim birimlerine eski isimlerinin verilmesinin önünü açtıklarını, bürokrasiyi azalttıklarını, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi talebini yerine getirdiklerini, askeri yargının yetki alanının daraltılmasını, EMASYA Protokolünün kaldırılmasını, Yüksek Askeri Şura kararlarına karşı yargı yolunun açılmasını sağladıklarını, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkı getirdiklerini, "işkenceye sıfır tolerans" dediklerini ve bunu kararlılıkla uyguladıklarını, kültürel hakların, çocuk ve kadın haklarının kullanılmasında sessiz devrim gerçekleştirdiklerini, yargıda, ifade hürriyetinde, temel hak ve özgürlüklerde tarihi nitelikte reformları hayata geçirdiklerini anımsattı.

Bunların 11 yılda yaptıkları reformların sadece bir kısmı olduğunu belirten Erdoğan, ilk başta çok ciddi bürokratik engelle karşılaşıldığını, "Türkiye bölünür, parçalanır, toplumsal huzur bozulur, devlet gücünü kaybeder" denildiğini, hiçbir temeli olmayan eleştiriler yapıldığını, engellerin önlerine çıkarıldığını, bu reformların engellenmeye çalışıldığını belirtti. Erdoğan, "Ancak bu kaygıların, eleştirilerin tam tersine biz bu reformlarla Türkiye'yi güçlendirdik, toplumsal huzurun arttığını hep birlikte gördük, dayanışma ve kaynaşma bu süreçte daha da arttı" diye konuştu.

Engellilere Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş imkanları her alanda kendilerinin getirdiğini ifade eden Erdoğan, "Türkiye'de bırakınız bürokrasiyi siyasi partiler dahi, medya dahi bu reformlara karşı çıkarken Hükümetimiz çok kararlı şekilde bu reformları gerçekleştirmiştir. Bu süreçte siyasete de medyaya da güç ve özgürlük alanları sağlayan yine Hükümetimiz olmuştur" dedi.

-"Belli konular mayınlı araziydi"

Bundan 11 yıl önce bir siyasetçinin, bir siyasi partinin her konuda konuşma, her konuda görüş bildirme özgürlüğü bulunmadığını anımsatan Erdoğan, şunları dile getirdi:

"Belli konular adeta mayınlı araziydi. Şahsım, ben, Talim Terbiye Yüksek Kurulunun övgüyle bahsettiği kitaplarda yer alan Ziya Gökalp'e ait bir şiiri okuduğum için mahkum oldum, bundan dolayı hapiste yattım. Kimse şu anda bunu görmüyor, bize saldıranlar. Burası çok manidardır. Sadece bununla kalınmadı, biz bunların önünü açtık. Şu anda yazarken, çizerken bırakın eleştiriyi, eleştiri sınırlarını aşarak bize hakaret etme özgürlüğüne sahip olanlar, şu anda bizi, 'Bizim düşünce özgürlüğümüz yok' diye eleştiriyor. Bunu anlamak mümkün değil. Küfre varıncaya kadar bunları yapabildikleri halde hala kalkıp 'özgürlüğümüz yok' diyebiliyorlar. 'Şu ne der, bu ne der' diyerek siyasi partiler dahi kendilerini kısıtlamak zorunda kaldılar, biz doğru neyse, evrensel değerler neyse bu istikamette yürüdük. Hükümetimiz sağladığı özgürlük alanıyla bu kısıtlamaları, bu korkuları tamamen ortadan kaldırmıştır."

Bundan 11 yıl önce gazetelerde her haberi yapmak, her manşeti atabilmek, her konuda yazabilmek, kalem oynatabilmenin mümkün olmadığını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Belli çevrelerden, özellikle de devlete sirayet etmiş çetelerden korkuluyor, özgürlükler kullanılamıyordu. Hükümetimiz, medya üzerindeki, yazarlar üzerindeki ifade özgürlüğü üzerindeki tüm bu korkuları ortadan kaldırmıştır. Gösteri yapmanın, basın açıklaması yapmanın, yürüyüş yapmanın neredeyse imkansız olduğu, çok sert karşılıklar bulduğu bir Türkiye'den bugün altını çizerek ifade ediyorum şiddete başvurmadığı sürece, bunun altını çiziyorum, şiddete başvurmadığı sürece vatandaşların haklarını kullanmaları bu ülkede mümkündür, imkan dahilindedir."

-"Bizden sonra gelen birçok çırak şimdi usta durumuna geldi"

Konuşmasında AB ile ilişkilere de değinen Erdoğan, şunları belirtti:

"AB'ye üye olmak için aday durumundaki Türkiye, tabii 50 yıl oldu bunun da burada altını çizmemiz lazım, bizden sonra gelen birçok çırak şimdi usta durumuna geldi, AB'ye alındılar. AB standartarına ulaşmak için ülkemizle mukayase etmiyorum birçoğunu, 11 yılda çok önemli reformlar yaptığımız halde hak ve özgürlüklerin kullanılması noktasında AB standartlarını yakalamış hatta bazı alanlarda bu standartları aşmıştır. 23. ve 24. fasılların açılması noktasında, AB'nin şartı ki temel hak ve özellikle yargı konusunu ilgilendiriyor, biz buna hazır haldeyiz şu anda, bizim hiçbir eksiğimiz yok."

Buna Güney Kıbrıs'ın engel olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Kim bu Güney Kıbrıs? Malum, siyasi nedenlerle AB'ye üye yapılan, daha sonra AB üyesi bazı ülkelerin 'Biz Güney Kıbrıs'ı üye yaptık ama yanlış yaptık' diyenlerdir ki bunların en başında da sayın Merkel gelmektedir. Bizzat bunu kendisi de ifade etmiştir. Güney Kıbrıs'ın konumu, durumu bellidir" şeklinde konuştu.

Toplantının sonunda Başbakan Erdoğan, katılımcılarla hatıra fotoğrafı çektirdi.

- Ankara

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Uluslararası Kamu Denetçiliği Sempozyumu - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement