Üniversite Hastanelerinde Çözüm Arayışı - Son Dakika
Güncel

Üniversite Hastanelerinde Çözüm Arayışı

Üniversite Hastanelerinde Çözüm Arayışı

Üniversite hastanelerinde muayenehanesi olan hekimlerin hastalara el süremez hale gelmesiyle sağlık hizmetleri aksamaya başladı.

18.10.2011 11:33

Üniversite hastanelerinde muayenehanesi olan hekimlerin hastalara el süremez hale gelmesiyle sağlık hizmetleri aksamaya başladı. Emekli olan ya da istifa edenlerden 'sözleşme' formülüyle 'teorik ve uygulamalı eğitim' hizmeti almayı planlayan Sağlık Bakanlığı'nın, asıl sorun için de bilgi topladığı ortaya çıktı. Bakanlık, üniversitelerden muayenehanesi olan hekimlerin listesini, özel uğraştıkları alanları bildirmesini isterken, İzmir Tabip odası Başkanı Prof. Dr. Erdener Özer, "Sorun gidenler değil, tam gün çalışıp ta muayenehaneleri olduğu için hasta bakmaları yasaklanan hekimler. Bulunan formül bunları kapsamıyor. Nasıl bir mevzuat çıkacak merak ediyoruz" dedi.

Sağlıkta dönüşüm uygulamasıyla üniversite hastanelerinde muayenehanesi olan hekimler tam gün mesaide sadece teorik eğitim ve araştırma çalışmalarını sürdürürken, hasta bakamıyor, ameliyata giremiyor, reçete yazma yetkileri yok, sağlık kurulunda yer alamıyorlar. Alanlarında özel eğitimler almış öğretim üyelerinin hastaya el sürememesi, hastaneleri maddi manevi yıkıma uğrattı. Asistan eğitimlerine sekte vurdu. Muayenehanesi olan hekimler yıllardan beri takip ettikleri hastalara, hizmet veremedikleri gibi bakmaları halinde ciddi cezalarla karşı karşıya oldukları için 'selam vermeye' korkar hale geldi, hastalar da büyük mağduriyetle karşı karşıya kaldı. Hastaların, üçüncü basamak, yani 'son adres' olarak gösterilen üniversite hastanelerinde muayenehanesi olan hekimlere, getirilen yasak yüzünden ulaşamaması, bu konuda şikayetlerin artması, Sağlık Bakanlığı'nı harekete geçirdi.

REKTÖRLERE YAZI GİTTİ

Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Bakan Prof. Dr. Recep Akdağ imzasıyla üniversite rektörlüklerine yazı gönderdi. Yazıda mesleğini serbest icra etmek isteyen öğretim üyelerinin kanuna göre kurum hastanesinde eğitim ve araştırma faaliyeti dışında sağlık hizmeti ifa edemedikleri vurgulandı, "Bu sebeple üniversite sağlık kurumunda verilen hizmetin aksamaması, dolayısıyla sağlık hizmetinin olumsuz etkilenmemesi bakımından rektörlüğünüz ve Bakanlığımız işbirliğinde gerekli tedbirlerin alınması gerekmektedir" denildi.

Rektörlerden bu durumdaki öğretim üyelerinin listesinin, sağlık hizmeti verememelerinden kaynaklanan ve hizmetin sürekliliği bakımından eksikliği duyulacak uzmanlık dalları ve sayılarının bildirilmesi istendi. Bu bilgiler doğrultusunda gerekli uzman planlaması ve görevlendirilmesi yapılabileceği kaydedildi.

Yazının sonunda yer alan "Ayrıca Bakanlığımız ve üniversite sağlık birimlerinin ortak kullanım ve işbirliği mevzuatı kapsamında uygun görülen yerlerde birlikte hizmet verilebilecektir" ifadesi dikkati çekti.

İzmir'de Ege Üniversitesi Hastanesi'nde 105, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nde 54 öğretim üyesinin serbest çalıştığı ve uzmanlıkları Bakanlığa bildirilirken, bazı öğretim üyeleri, "Sağlık Bakanlığı, üniversite hastanelerini devlet ya da eğitim araştırma hastaneleri gibi görüyor. Sağlık Bakanlığı hastanelerinde genel cerrahi, ortopedi ya da beyin cerrahisi içinde alanlara ayrılmaz. Orada genel cerrah her türlü genel cerrahi alanında ameliyatlara girer, ama üniversitede meme cerrahı ayrıdır, troid cerrahı ayrıdır. O nedenle üniversite hastaneleri son duraktır. Hiçbir yerde el sürülemeyen hastaların tedavi edildiği yerdir. Ama böyle görülmüyor. En büyük mağduriyeti hastalar yaşıyor" diye konuştu.

ASIL SORUN GİDENLER DEĞİL

Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ'ın, YÖK ile vardıkları mutabakat sonunda üniversiteden ayrılmak isteyen öğretim üyesinin fakültesiyle bağını kopardıktan sonra fakültenin hastanesinde sözleşmeli olarak teorik ve uygulamalı eğitim yaptırabileceğine ilişkin açıklamasını İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Erdener Özer, değerlendirdi.

Sorunun emekli olan ya da ayrılıp muayenehanesine giden öğretim üyelerinden kaynaklanmadığı görüşünü savunan Prof. Dr. Özer, "Bu hekimler zaten hastanede tam gün çalışmamayı seçip ayrılan kişiler. Oysa sorun hastanede tam gün çalışan hekimlerin muayenehaneleri olduğu için hasta bakmalarının yasaklanması. Bulunan sözleşme formülü bu hekimleri kapsamıyor, sorunu çözmüyor. Nasıl bir mevzuat gelecek merak ediyoruz. Ancak açıklanan kadarı mantıklı gelmiyor. Hastalar mağdur, hekimler mutsuz, umutsuz" dedi. - İzmir

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Üniversite Hastanelerinde Çözüm Arayışı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement