2 bin 200 yıllık tarih gün yüzüne çıkacak

2 bin 200 yıllık tarih gün yüzüne çıkacak

Karia'nın başkenti Amos için çalışmalar devam ediyor

MUĞLA - Muğla'nın Marmaris İlçesine bağlı Turunç mahallesinde bulunan Karia uygarlığının başkenti kabul edilen 2 bin 200 yıllık Amos antik kenti Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Marmaris Müze Müdürlüğü, Marmaris Belediyesi ve Marmaris Ticaret odası iş birliği ile yeniden gün yüzüne çıkarılması için çalışmalara hız verdi.

Marmaris'in Turunç mahallesinde yer alan ve tarihi 2 bin 200 yıl öncesine dayanan Amos Antik Kenti, yeniden araştırılıp, düzenleniyor. Marmaris Belediyesi, Marmaris Ticaret Odası ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Arkeoloji Bölümü iş birliğinde yüzey araştırma çalışmasına başlanan Amos Antik Kenti'nde daha önce keşfedilen mezar yerinin kurtarma kazısı da yapılacak. Geçtiğimiz yıl MTO girişimiyle birinci aşaması yapılan yüzey araştırması bu yıl, Marmaris Belediyesi'nin de desteğiyle ikinci aşamaya geçti. Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan alınan onay sonucunda yüzey araştırmasına başlanan Amos antik Kenti'nde geçtiğimiz yıl yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkarılan buluntularla ilgili ikinci araştırma aşamasıyla birlikte, kentin bilinmeyen kısımları da keşfedilmeyi bekliyor.

"Mezar yeri bulundu"

Proje Danışmanı MSKÜ Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Gürbüzer ve arkeoloji ekibinden oluşan kazı çalışma grubu, 5 Ekim tarihinden bu yana Antik Kent ve etrafında çeşitli ölçümler ve saha çalışmalarını yürütüyor. Mezar yeri kalıntısı ile başlayacak olan kazı çalışmasının, araştırmanın devamında başka buluntular ile çeşitlenmesi hedefleniyor. Rodos'un karşı yakasındaki üç tiyatrodan ikincisi olan Amos tiyatrosu ve tapınak gibi kalıntıların devamında, Kumlubük tarafında doğru yeni bir kale duvarı ve dikilitaş ile birlikte Amos'un bilinenden daha geniş bir alanda yer aldığı bir kez daha belirlenmiş oldu.

Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay, kazı çalışmalarının önemine değinerek şunları kaydetti; " 2 bin yıldan fazla tarihi olan Amos Antik Kenti'ni hep birlikte yenileyerek gün yüzüne çıkaracağız. Marmaris hepimiz için çok önemli. Tarihimize önem vereceğimizi söylemiştik, Marmaris,deniz, kum, güneş olduğu kadar tarihi ve tarımı ile de ön planda olacak. Hep birlikte bunu başaracağımıza inanıyorum" dedi.

"Kültürel mirasımıza sahip çıkıyoruz"

MTO Başkanı Mutlu Ayhan, kazı çalışmalarından bahsederek, "Hatırlayacağınız üzere 2010 yılında Marmaris Ticaret Odası ve Müze Müdürlüğümüz iş birliğinde Amos Antik Kenti'nin çevre düzenlemesi yapılarak turizme kazandırılması adına önemli bir adım atılmıştı. Bundan tam 1 yıl önce yine odamızın sponsorluğunda, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Gürbüzer Hocamızın başkanlığında, Müze Müdürlüğümüzün de desteği ile Amos Antik Kenti Yüzey Araştırması başladı. Bu yıl yüzey araştırmasının ikinci senesi ve destek veren kurumlarımıza belediyemiz de eklendi ve Sayın Belediye Başkanımızın da desteği ile yüzey araştırmasına ilave olarak çevre düzenlemesi ve temizliği ile gerekli tadilatlar yapılacak. Yine geçtiğimiz yıllarda kaçak kazı sonucu bulunmuş mezar odası için de kurtarma kazısı gerçekleşecek. Marmaris Ticaret Odası olarak kültürel ve arkeolojik mirasımıza sahip çıkıyoruz. Kısa vadede burada kazıların başlaması ile ören yeri statüsü alarak koruma altına alınması için destek veriyoruz. Bu çalışmaya onay veren Kültür ve Turizm Bakanlığımıza, destek veren sayın Kaymakamımıza, Belediye Başkanımıza, müze müdürlüğümüze ve üniversitemize, hocamıza ve ekibine teşekkür ederim" dedi.

"Amos stratejik bir öneme sahip"

Kazı alanı Başkanı Dr. Mehmet Gürbüzer ise; "Bu çalışmaları 2019 yılında aldığımız bakanlık iznimizle birlikte bu yıl da devam ettirerek Marmaris tarihine kültürüne ışık tutmayı amaçlıyoruz. Marmaris'e hakim bir noktada bulunan Amos, ayrıca stratejik bir öneme sahip. Bu nedenle hem tiyatro hem de tapınak alanını temizleyip ortaya çıkarmak istiyoruz. Kumlubük tarafında bulunduğumuz yeni kalıntılar ile de Amos'un daha net bir haritasını çıkarmış olacağız" diye konuştu. Ayrıca Öğretim görevlisi Dr. Gürbüzer kentteki ve antik tiyatrodaki tahribat içinde "Tabii ki tahribatın büyük kısmı insan faktörüne bağlı, ancak o dönemde burada çok büyük bir deprem olduğu ve insanların buradan taşındığını biliyoruz " diye açıklamada bulundu.