Bakan Çavuşoğlu: Af Beklentisi Ortaya Konulması Doğru Değil (2)

TURİZM POLİSİ GELİYOR

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 24 Haziran seçim çalışmaları kapsamında memleketi ve seçim bölgesi Antalya'da, medya mensuplarıyla Su Hotel'de bir araya geldiği toplantının ikinci bölümünde, turizmden tarıma, dış politikadan Suriyeli göçmen meselesine kadar birçok konuda değerlendirmede bulundu. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Ak Partili Menderes Türel, Ak Parti Antalya İl Başkanı İbrahim Ethem Taş'ın da katıldığı toplantıda Bakan Çavuşoğlu, Ak Parti'nin 16 yıllık iktidar dönemindeki hizmetlerinden ve yeni süreçteki projelerinden de bahsetti.

Yeni sistem olan cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle Türkiye'nin daha istikrarlı olacağını belirten Bakan Çavuşoğlu, "Sistemdeki kargaşa şu anda düzeldi, seçim sonrasında Türkiye'yi kim yönetecek hemen belli olacak ve koalisyon derdi kalmadı. Bürokrasiyi de daha hızlı hale getireceğiz. Şahıslara bağlı değil, sistemin kendisi güçlü olması gerekiyor. Bugün biz varız yarın başkası olacak. En fazla bir kişi iki defa cumhurbaşkanı seçilebilecek. Bir tarafın güçlü olması demokraside sağlıklı olmaz. Tüm kurumların, meclisin de güçlü olması lazım. Yasama ve denetim açısından meclis daha güçlü olacak. Kurumlar çatışmayı değil uzlaşıyı öğrenecek. Gücü eline geçiren hükümet, mecliste keyfi davranamayacak. Keyfi davranarak millete bedel ödetme dönemi bitmiştir. Türkiye daha fazla sıçrama yapacak" dedi.

EXPO 2016 İÇİN FİKİRLER VAR

Antalya'nın Türkiye'de ilk kez ev sahipliği yaptığı ve etkinlik sona erdikten sonra atıl duruma düşen 1100 dekarlık Expo 2016 Antalya alanıyla ilgili soruları da yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Expo 2016, Antalya için nasıl bir cazibe merkezine dönüştürülür? Millet bahçelerini koruma sözümüz vardı. Boşluktan dolayı burada bakımsızlık var. Bu bakımların yapılması için Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü'ne devredildi. Burayla ilgili fikirler var, üniversiteye dönüştürülmesi, cazibe merkezi olarak turizme kazandırılması gibi. Bu fikirler değerlendiriliyor ama kesinleşmedi. Raylı sistem götürdük. Güzel bir yer. İçinde 5 bin kişilik çok büyük kongre merkezi var. Burada sadece üniversite olması yetmez. Kongreler, konserler olmalı. Halkın da buraya gidebileceği bir alan olması önemli. Doğayı da bozmamak lazım tabii."

TURİZM POLİSİ GELİYOR

Bakan Çavuşoğlu, Antalya'da 'turizm polisi' uygulamasının başlatılacağını da açıkladı. Turizm polisinin 'turist kazıklanıyor mu, verilen fiyatın üzerine çıkarılıyor mu' konularında denetim yapacağını kaydeden Mevlüt Çavuşoğlu, "Sadece taksi için değil, çarşıdaki herhangi bir esnaf, restoran için de geçerli" dedi. Bu konuda tedavi sırasında bazı hastanelerde de sorunlar yaşandığından bahseden Çavuşoğlu, "Böyle imajımızı zedelemememiz lazım. Bu konularda iyi bir noktaya gelmek istiyorsak, merkez olmak istiyorsak bu işi suistimal edenlere karşı da tedbirimizin olması lazım. Şimdi Antalya'ya turizm polisi de gelecek inşallah. Sadece havaalanında değil, şehrin içinde, esnafın olduğu yerlerde de olacak. Rehberlerin bazıları da inanılmaz şekilde Türkiye'yi kötülüyor. Türkiye'de şeriat var, şu var, bu var gibi saplantı var. Onları da çok iyi denetlemek lazım" diye konuştu.

GAZETECİ BAŞKANDAN BAKANA SORU

Toplantıda ilginç bir an da yaşandı. Asıl mesleği gazetecilik olan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel de gazeteci kimliğiyle Bakan Çavuşoğlu'na bir soru yöneltmek için izin istedi. Bakan Çavuşoğlu'nun "Hangi gazetede çalışıyorsun" diye espriyle karşılık verdiği Türel, "Efendim Merkel'in davetine ziyaret gerçekleşirse Sayın Cumhurbaşkanımızın orada Türk topluluklarıyla bir araya gelmesinde bir mani, engel çıkartılması ihtimali olabilir mi" diye sordu.

Bakan Çavuşoğlu soru üzerine şu yanıtı verdi:

"Yok, sanmam. O tür ziyaretlerde engel çıkartmazlar. Seçim kampanyasıyla ilgili onların sıkıntısı var. Tabii miting yapıldı, oradaki Almanya'daki PKK'lılar ya da PKK destekçileri bir miting yaptı ama HDP'li siyasetçilerin konuşmalarına da izin vermediler. Ama neticede PKK paçavralarıyla orada gösteri yapmaları da doğru değil. O da Alman kanunlarına göre yasak. Almanya bu konuda daha katı olmaya başladı. Ama şunu da gördüler; bu terör örgütü kendilerinin başına bela oldu ve bunu da anlıyorlar."