Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mevlid-i Nebi Haftası Açılış Programı'nda konuştu: (3) - Son Dakika
Güncel

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mevlid-i Nebi Haftası Açılış Programı'nda konuştu: (3)

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mevlid-i Nebi Haftası Açılış Programı\'nda konuştu: (3)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Zahirde ayrı gözükse de FETÖ'nün DEAŞ'tan hiçbir farkı yoktur.

04.10.2022 23:04  Güncelleme: 03:33
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Zahirde ayrı gözükse de FETÖ'nün DEAŞ'tan hiçbir farkı yoktur. Biri diğerinin ruh ikizidir." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi'nde, Mevlid-i Nebi Haftası Açılış Programı ile Uluslararası Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması Ödül Töreni'nde konuştu.

Hazreti Muhammed'in 14 asır önce zulmün, haksızlığın, cehaletin toplumları esir aldığı bir dönemde ilahi vahyin aydınlığında insanlığın önüne yeni bir ufuk açtığını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:

"İnsan onurunun hiçe sayıldığı, kadının, kız çocuklarının, yetimin ve kimsesizlerin hor ve hakir görüldüğü cahiliye karanlığını İslam'ın nuru ile Asr-ı Saadet'e dönüştürmüştür. Efendimiz, sadece vahiye aracılık etmemiş, Kur'an-ı Kerim'i hayatının her aşamasında yaşayarak bize örnek olmuş, tavsiyeleri ve sünnet-i seniyyesi ile dünya ve ahiret saadetinin anahtarını vermiştir. Bu sebeple Kur'an-ı Kerim'de Allah Resulü Müslümanlarla birlikte tüm insanlık için 'Üsve-i Hasene' yani en güzel örnek olarak gösterilmiştir."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençliğinden yaşlılığına, ticaretinden idareciliğine, aile reisliğinden davet metoduna kadar hayatının tüm safhalarıyla Hazreti Muhammed'in yegan önderi, sultanı ve rehberi olduklarını belirterek, şöyle devam etti:

"Adalet, merhamet, barış, esenlik, güven ve kardeşlik dini olan İslam, sadece Müslümanların değil, bütün insanların huzur ve selametini ister. Hem bu dünyanın hem de ahiretin yegane kurtuluş çaresi olan İslam dininin mensupları olarak, bize düşen vazife elimizdeki reçeteyi sahih bilgi, doğru yöntem ve güzel bir üslupla tüm insanlığa ulaştırmaktır. Bunun yolu da 14 asırdır olduğu gibi Peygamber Efendimizin Aleyhissalatu Vesselam 'siretine bakmaktan nebevi irşat ve davet metodunu takip etmekten geçiyor. Allah'ın elçisi cehaletin pençesinde kıvranan insanları 1400 yıl önce İslam'a nasıl davet ettiyse, nasıl felaha çağırdıysa, nasıl onları ikna ettiyse esasen bugün bizim de yapmamız gereken aynısıdır."

İstismarcılara aldanmayacaklarını, onların oyunlarına gelmeyeceklerini ve hakikat dininin İslam olduğunu, dini istismar etmek isteyenlere en güzel cevabı yaşayışlarıyla vereceklerini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Rabbimiz, Kur'an-ı Kerim'de Peygamberimize hitaben 'Biz Müslümanlara dinine daveti nasıl yapılması gerektiğini öğretiyor' Ali İmran suresi 159. Ayette bu hususta şöyle buyuruyor 'Sen onlara sırf Allah'ın lütfettiği merhamet sayesinde yumuşak davrandın, eğer kaba katı kalpli olsaydın hiç şüphesiz etrafından dağılır giderlerdi' evet Peygamber Efendimiz Aleyhissalatu Vesselam hayatı boyunca insanların en merhametlisi en yüce gönüllüsü olarak tebliğ vazifesini yerine getirmiştir. Hazreti Peygamber, insanlara daima nezaketli ve müşfik davranmıştır. Ümmetini ikaz ve irşat ederken hep yumuşak bir dil kullanmış, muhatabı ne yaparsa yapsın kırmamış, kınamamış, asla öfkelenmemiştir. Şahsına yönelik hürmetsizlikler karşısında bile sabrederek, soğukkanlı kalarak, bizlere örnek olmuştur. Hazreti Ayşe validemize yaptığı şu tavsiye hanım kardeşlerim için bu tabii çok çok önemli bizler için değil mi bizler için de önemli, Peygamber Efendimizin davet yolunu gösteren en güzel örneklerden biridir 'Ey Ayşe Allah Refiktir.' Rıfkı, yani yumuşak davranmayı sever. Sertlik ve benzeri hallere vermediği ecri yumuşak huyluluk ile yapılan işlere verir. Allah bütün işlerde yumuşak davrananları sever."

"FETÖ'nün DEAŞ'tan hiçbir farkı yoktur"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hazreti Muhammed'in karşısındaki insanların gönülleri ile zihinlerine de hitap ettiğini işaret ederek, şunları kaydetti:

"Sorulan sorular ne kadar yersiz, uygunsuz olsa da muhatabını kırmadan ve onu incitmeden kafasındaki istifhamları gidermeye çalışmıştır. Asırlar boyunca Peygamberin izinden giden alimlerimiz ve ariflerimiz insanları İslam'a bu şekilde davet etmişler. Kardeşlerim, nebevi davet metodu tamamen merhamet ve şefkat üzerine kuruluyken, maalesef bugün gerek ülkemizde gerekse İslam dünyasında kimi zaman son derece sıkıntılı durumlara şahitlik ediyoruz. DEAŞ vari tekfirci örgütler ile FETÖ gibi sapkın yapıların gayri İslami yaklaşımlarını burada ifade etmek gereği dahi duymuyorum. Onların amacı dini kavramları istismar ederek emperyalistlere taşeronluk yapmaktır. Zahirde ayrı gözükse de FETÖ'nün DEAŞ'tan hiçbir farkı yoktur. Biri diğerinin ruh ikizidir. Bunların hepsi de tıpkı PKK gibi İslam ve Müslüman düşmanı çevrelerin farklı görünüm ve söylemlerle sahaya sürdüğü piyonlardır. Biz bu katil sürülerinin yularını kimlerin elinde tuttuğunu çok iyi biliyoruz, 15 Temmuz gecesini unutmadık, unutmuyoruz 252 yavrumuz, vatandaşımızın şehit olduğu geceyi unutmuyoruz. 2 bin 200 civarında gazimizi unutmuyoruz."

"Milletimiz kesinlikle itibar etmemelidir"

"Burada üzerinde asıl durmamız gereken son dönemde sosyal medya başta olmak üzere, kimi mecralarda peyda olan şahıslardır. " diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu kişilerin güya İslam'ı anlatırken nebevi irşat metodu yerine öfkenin, gazabın, korkunun ve bidatın diline başvurduklarına hatta dolandırıcılıklara kılıf yapıldıklarına şahit oluyoruz. İnsanların kalplerini Allah'ın dinine ısındırmak yerine ondan uzaklaştıran yöntemlerin giderek daha fazla melce bulduğunu görüyoruz. Doğrusunu Allah bilir belki aralarında iyi niyetle hareket edenler de vardır. Ama böyle bile olsa kaş yapayım derken adeta göz çıkartmanın ne İslam'da ne de Peygamber Efendimizin Aleyhissalatu Vesselam hayatında yeri olmadığı açıktır. Hangi mecrada olursa olsun İslam'ı anlatan, insanları İslam'a davet eden kişilerin özenli bir dil kullanması şarttır. Eline geçirdiği mühürle insanları kafir, fasık ve münafık diye yaftalayan, nerede ilim tahsil ettiği belli olmayan yetkinliği tartışmalı icazet kaynağı belirsiz bu bezirganlara milletimiz kesinlikle itibar etmemelidir. Gerekirse bu konuda, tıpkı daha önceki çağlarda olduğu gibi yapılar üstü bir denetim mekanizmasının kurulması da değerlendirilmelidir. Elbette bu hususta en büyük sorumlulukta milletime düşüyor."

"Çok ağır bedeller ödemek durumunda kalabiliriz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, görevi ilim ve irşat olan Diyanet camiasının her kesimden insanının, bilhassa gençlerin karşılaştığı sıkıntılara ve zihinlerini kurcalayan sorulara Kur'an, sünnet ve siret ışığında güncel cevaplar üretmek zorunda olduklarını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Diğer türlü FETÖ'den DEAŞ'a kadar asıl vazifesi Müslümanlara yönelik düşmanlıklara malzeme üretmek olan karanlık örgütlerin kol gezdiği bir ortamda çok ağır bedeller ödemek durumunda kalabiliriz. Kardeşlerim, işte son zamanlarda görüyorsunuz Müslüman bir sokulduğu yerden bir daha sokulmaz. İşte şimdi birileri de tutturmuşlar yeni yeni bazı şeyler üretmek suretiyle Müslümanları tekrar aynı yerlerden sokmaya çalışıyorlar. Evlatlarımızın zihinlerinin iğdiş ve ifsat edilmesinin vebalinden kendimizi kurtaramayız. Diğer türlü yarın mahşer günün de 'Emri Bil Maruf ve Nehyi Anil Münker' görevini yerine getirenlerden olamayız. 'Rabbim bizleri hayatın her alanında olduğu gibi davet ve irşat vazifesinde de Resulünü örnek alanlardan eylesin' diyorum. Kimi zaman çeşitli edepsizliklerin, insafsız eleştirilerin hedefi olsalar da bu uğurda yılmadan, yorulmadan, samimiyetle, azimle ve sebatla çalışan tüm hocalarımıza Allah'tan muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Mihrapları imamsız, minberleri hatipsiz ve minareleri ezansız bırakmamak için mücadele veren tüm kardeşlerime şahsım, milletim adına şükranlarımı sunuyorum."

Notlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından Uluslararası Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması'nda dereceye girenlere ödüllerini verdi.

Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda, Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Mehmet Emin Ay ile Itri Kültür Sanat Korosu ilahi ve tasavvuf musikisi dinletisi sundu.

Ayrıca, programda Diyanet İşleri Başkanlığınca 2022 Mevlid-i Nebi Haftası/Camiler ve Din Görevlileri Haftası dolayısıyla hazırlanan sinevizyon gösterimi de yer aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Uluslararası Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması'nın jüri üyeleri ve programdaki protokol üyeleriyle de hatıra fotoğrafı çektirdi.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, programın anısına Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye takdim etti.

(Bitti)

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mevlid-i Nebi Haftası Açılış Programı'nda konuştu: (3) - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement