Uluslararası Hukukçular Birliği'nden bazı emekli amirallerin açıklamasına tepki Açıklaması

Uluslararası Hukukçular Birliği (UHUB), bazı emekli amirallerin açıklamasına tepki gösterdi.

UHUB Genel Başkanı Necati Ceylan'ın imzasıyla yayınlanan yazılı açıklamada, "Daha önce defalarca örneğini gördüğümüz ve yaşadığımız darbeler tarihi, en son 15 Temmuz hainliğini, halkın püskürtmesi ile sona ermiştir. Darbe heveslileri bunu böyle bilmelidir." ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada tamamen sivil iktidarın politikalarına karşı darbe iması yapan emekli amirallerin açıklamasının, vesayet özlemcisi darbecilerin eski darbe öncesi beyanlarına benzediğine işaret edildi.

Bu olayların bazı eski rütbelilerin bu alışkanlıklarından hiç vazgeçmediklerini bir kez daha ortaya koyduğuna dikkati çekilen açıklamada, şu değerlendirmede bulunuldu:

"Emekli amiral' vurgusu ne için yapılmaktadır? Sivil bir vatandaş olarak herkes iktidarın politikalarını eleştirebilir. Bu politikalara karşı bildiri de yayımlayabilir. Ama bir makam ve mevki olmayan 'emekli amiralliğin' özellikle vurgulanması, siyasi iktidara namlu göstermekten başka bir açıklaması yoktur. Politikalarını halka sunmuş, halkın desteğini almış ve halkın oyları ile meşru seçimle gelmiş bir iktidara karşı gösterilen bu tavır direkt meşru hükümete karşı bir beyandır. Öte yandan, halkı da korkutup sindirerek siyaseti dizayn etme niyetidir. Daha önce defalarca örneğini gördüğümüz ve yaşadığımız darbeler tarihi en son 15 Temmuz hainliğini, halkın püskürtmesi ile sona ermiştir. Artık darbe heveslileri bunu böyle bilmelidir."

Açıklamada, UHUB'un tüm dünyada halka rağmen halkı baskılayan ve dizayn etmeye kalkan darbelere karşı olduğu dile getirilerek, Uluslararası Hukukçular Birliği'nin meşru Türkiye Hükümetinin yanında olduğuna vurgu yapıldı.

Bir internet sitesinde, bazı emekli amirallerin imzasıyla yayımlanan ve hazırlayanlar hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılan açıklamada, Montrö Sözleşmesi'nin tartışma konusu yapılmasına neden olabilecek her türlü söylem ve eylemden kaçınılması gerektiği belirtilmişti.

Açıklamada ayrıca, basında ve sosyal medyada yer alan "kabul edilemez" nitelikteki bazı görüntülerin üzüntü kaynağı olduğu belirtilerek, "TSK ve Deniz Kuvvetleri'ni Atatürk'ün çizdiği çağdaş rotadan uzaklaşmış gösterme çabaları" kınanmıştı.

Açıklamada, "Aksi halde, Türkiye Cumhuriyeti, tarihte örnekleri olan, bunalımlı ve bekası için en tehlikeli olayları yaşama risk ve tehdidi ile karşılaşabilecektir." ifadeleri yer almıştı.