Göçün Sembolü: "Tahta Valizli Adam"

Para kazanmak için gurbete gidenlerin yolcu edildiği Karaman Garı'na, bu yolculuğun hatırasını yaşatmak için yerleştirilen heykel, ziyaretçilerden yoğun ilgi görüyor. HOKAV eski Başkanı Uğur Şen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 19 Eylül 1964'te Karaman'da çıkan büyük yangının kentin ekonomisine ağır darbe vurduğunu söyledi. Buğday Pazarı'ndaki terzi dükkanında başlayan yangının kısa sürede çarşının geniş bir bölümüne yayıldığını anlatan Şen, yaşanan acı olayın kenti derinden etkilediğini ifade etti.

Şen, dönemin hükumetinin, askerlik görevini yapmış tüm Karamanlıların yurtdışında çalışma başvurularının kabul edileceğini açıklamasının ardından, yüzlerce kişinin işçi olarak Avrupa'ya gittiğini dile getirdi. Bugün Karaman'da yaşayan herkesin mutlaka yurtdışında bir yakınının bulunduğuna işaret eden Şen, Hollanda'da 50 bine yakın Karamanlının yaşadığını aktardı. Hollanda'daki Karamanlıların artık üçüncü kuşak olduğunu ve hiçbir zaman memleketlerini unutmadıklarını ifade eden Şen, "Her gurbetçi, mutlaka tatilini Karaman'da geçirir, yatırımını Karaman'a yapar, birikimini burada harcar. Artık Hollanda'da 50 yıl önce elinde tahta valizle gelip, yol, dil bilmeyen kuşak yok. Mükemmel derecede birkaç yabancı dil konuşabilen, sosyal hayatın içinde olan iş adamları, politikacılar, bilim adamları var" diye konuştu.

"GÖÇÜN NEDENİ UNUTULMAMALI"

Gurbetçilerin, sivil toplum kuruluşları kurarak, Türkiye ile kültürel bağları devam ettirdiklerine dikkati çeken Şen, şöyle devam etti:; "Vakıf olarak, Karaman ile Hollanda arasında bir köprü olmaya çalışıyoruz. Geçen yıl, büyük Karaman yangınının 50. yılı nedeniyle Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi ile bir sempozyum düzenledik. Gördük ki; arşivlerde bu yangınla ilgili çok fazla bir şey yok. Yurtdışına göçün nedenleri unutulmamalı. Bu insanlar keyfinden, ailelerini, evlerini terk edip binlerce kilometre uzağa gitmedi. Göçün simgesi haline gelen tahta valiz, her zaman hatırlanmalı. Yangın sonrası birçok kişi köyünden gelip, belki ömründe ilk kez gördüğü Karaman'da trene binerek yurtdışına gitti. Konya'yı görmeden Münih'i, Paris'i, Amsterdam'ı gördü. Bu yüzden Karaman Garı'nı ve tahta valizi önemsiyoruz."

"BU ANIT, GÖÇÜN SİMGESİ OLACAK"

Şen, göçün nedenini unutturmamak için Hollanda'da, elinde tahta valizle trenin gelmesini bekleyen bir işçi heykeli yaptırdıklarını dile getirerek, şunları kaydetti: "Bu heykel Karaman'da garın bahçesine yerleştirildi. Çevre düzenlemesi devam ediyor. Açılışını bu yaz gurbetçilerin yoğun olarak geldiği dönemde yapacağız. Bu anıt, göçün simgesi olacak. Anıtın etrafında açıklamalar yer alacak. Henüz açılışı yapılmadan yoğun ilgi gördü. Birçok kişi yanında fotoğraf çektiriyor. Yaşlılar anılarının canlandığını söylüyor."

"BABAMI TAHTA BAVULUYLA BURADAN UĞURLAMIŞTIK"

Kendisi de bir gurbetçi olan Ayşe Erdoğan ise 1964 yılında babası Hollanda'ya gittiğinde 5 yaşında olduğunu söyledi.Annesi ve kardeşleriyle babasını gözyaşları arasında uğurladığını anlatan Erdoğan, "O günleri çok iyi hatırlıyorum. Hastanede yatıyordum. Babam yanıma gelip 'Kızım Hollanda'ya gideceğim' demişti. Çok ağlamıştım. Babamı tahta bavuluyla buradan uğurlamıştık. Heykeli görünce çok duygulandım. O günleri hatırladım. Sonradan biz de gittik. Bize o günleri hatırlatan, bu heykelin buraya dikilmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.