Hoşgörü Kenti"Nde Bayram Güzelliği

İSMİHAN ÖZGÜVEN - Ezan ve çan seslerinin birbirine karıştığı, aynı cadde üzerinde kilise, havra ve caminin bulunduğu "Hoşgörü kenti" olarak bilinen Hatay'da farklılıkların zenginliği bayramlarda da dikkati çekiyor.

Yüzyıllardır birçok medeniyete ev sahipliği yapan kentte, Hristiyan, Müslüman ve Museviler, birbirlerinin özel günlerinde bir araya gelip üzüntü ve kederde dert ortağı olurken, sevinç ve mutluluklarını da paylaşıyor.

Farklılığın zenginlik olarak görüldüğü, barış, kardeşlik ve hoşgörü kentinde Ramazan Bayramı'nda da farklı din ve mezhepler bir araya gelerek bayramı birlikte kutluyor.

Kentte Müslümanların Kurban ve Ramazan, Hristiyanların Noel ve Paskalya, Musevilerin Roş Aşana, Yom Kipur, Pesah, Sukot, Hanuka, Purim gibi bayramları bir arada coşkuyla kutlanıyor.

Hatay Müftüsü Hamdi Kavillioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hatay'ın Sünni'si, Alevi'si ile Müslümanların, Katolik, Ortodoks ve Protestan'ı ile Hristiyanların ve Musevilerin asırlardır, birlik, beraberlik içerisinde yaşadığı bir şehir olduğunu söyledi.

Yunus Emre'nin, "Yaradılanı severiz, yaradandan ötürü" sözünün en güzel yaşandığı şehrin Hatay olduğunu ifade eden Kavillioğlu, kentte herkesin birbirinin bayramına, örf adetine saygı duyduğunu kaydetti.

Kentte, dini bayramların, hüzünlerin ve sevinçlerin bir arada yaşandığını belirten Kavillioğlu, bu güzelliklerin dünyaya örnek olması temennisinde bulundu.

Hristiyanların ve Musevilerin bayramlarında kilise ve havrayı ziyaret ederek kanaat önderlerinin bayramlarını kutladığını vurgulayan Kavillioğlu, Hatay'da herkesin inancını özgürce yaşayabildiğini kaydetti.

Antakya Musevi Cemaati Başkanı Şaul Cenudioğlu da çocukluğunun Alevi, Sünni ve Hristiyanların yer aldığı mahallede geçtiğini kaydetti.

Bayramlarda kentteki ileri gelenlerin kendilerini ziyaret ettiğini vurgulayan Cenudioğlu, "Özellikle nisan ayında Pesah dediğimiz, 'Hamursuz' bayramımız var. O ay içerisinde Hristiyanların Paskalyası, ardından Müslümanların Kutlu Doğum Haftası var. Hepimiz bir arada önce Hristiyanların Paskalyasını kutlamak için kahvaltıda bir araya geliyoruz. Ardından Kutlu Doğum için Habib-i Neccar Camisi'nde etli pilav yeriz. Bu güzellikleri yaşıyoruz ve bu hiçbir yerde yok. Buradaki toplumsal barışın mevcudiyeti hiçbir yerde yok. Bu toplumsal barışın devam etmesini Allah'tan dilerim." diye konuştu.

Antakya Ortodoks Kilisesi Vakfı Başkanı Fadi Hurigil ise Hristiyanların İsa'nın doğuşunu ifade eden Noel ve İsa'nın dirilişi olan Paskalya olmak üzere iki ana bayramı bulunduğunu, bu günlerde Musevi ve Müslümanlarla bir araya gelerek bayramlaştıklarını söyledi.

İsa'nın vaftizi, İsa'nın Kutsal Tapınağa geçiriliş, Meryem Ana'ya müjde verilmesi gibi onun üzerinde bayramlarının olduğunu ifade eden Hurigil, "Antakya geçmişte olduğu gibi bugün de güzel bir örnek. Burada herkes birlikte bayramlarını kutluyor. Müslümanların iftarlarında aynı sofrada buluyoruz. Antakya'nın bu dokusunun kolay kolay bozulacağını düşünmüyorum." değerlendirmesinde bulundu.