Yaşamını Avustralya'da sürdüren ve bugüne kadar 6 ülkede, altmışa yakın kişisel sergisi açılan Ressam Muzaffer Oruçoğlu'nun sergisi Amed Sanat Galerisi'nde açıldı. Akrilik, yağlıboya ve karışık teknikle yapılmış 100 eserden oluşan retrospektif sergisi 10 Nisan'a kadar açık olacak.
Resim yapmanın insanda uyandırdığı duyguyu, "Resim yapan, resmi ciddiye alan her insanın içinde, her kıpırtıyı gözüyle duyumsayan ve anında çeken bir fotoğraf makinası var gibi geliyor bana. Bu, ressamı canlı tutuyor, ama görünen biçimlere de bağlıyor." diye ifade eden Oruçoğlu, sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Ressamın görevi, görünen beylik biçimlere başkaldırmak, yeni biçimler yaratmaktır. Bu anlamda resim, sürekli bir başkaldırıdır. Ama bu başkaldırıyı, kendisine karşı yöneltmeden sürdüremez. Başkaldırı, kendine yöneldiği müddetçe başkaldırıdır. Tabi sorun bununla da bitmiyor. Yaratılan biçimin içeriği ruhu nedir. Edebiyatta zaman zaman yakaladığım ironiyi, alayı, istihzayı, sarakayı, resimde yakalayabilmiş miyim diye düşündüğüm çok olmuştur."
Resmin kendini dinleme ve özümseme olanağını en çok sunan sanat olduğunu söyleyen Oruçoğlu, "Resimden önce, daha çok gözün kılavuzluğuna bel bağlardım. Resim bana, görme zevkimi gözlerimle değil, duygularımla tatma, emme özelliğini kazandırdı. Duygu gözü, duygu dilini geliştirdi resim. Bu da yazı dilimi etkiledi" diyor. "Aslolan özgür ve iyi yaşamaktır" diyen sanatçı, "İmgeler, renkler, ışıklar, envaiçeşit duygular, diller, sesler, nefesler aleminde bir büyücü, bir minyatürcü, bir ateş hırsızı, uslanmaz bir yıkıcı ve yaratıcı gibi zuhur etmek, ışıldamaktır; yumurtadan çıkan bir civcivin gagasındaki niyet ve safiyet gibi ışıldamak; dipsiz uzay karanlığında, bizleri dehşete düşüren sonsuzluğun mavi ruhunda bunun bir anlamı vardır belki" diye konuşuyor.
Son Dakika › Kültür Sanat › Oruçoğlu'ndan 'Işıltılar' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?