Şirin Sever ve Bülent Ülgen'in birlikte sundukları, 'Pazar Eki'ne geçen pazar Kadir Çöpdemir konuk oldu. Radyoculuk, oyunculuk, sunuculuk, yazarlık, reklam yıldızlığı derken; son dönemde futbol yorumculuğu ile de dikkat çeken Çöpdemir, Kanaltürk ekranında soruları yanıtladı.
En mutlu olduğunuz yer neresi? Set mi, stüdyo mu, sokaklar mı?
"Beni kastırmadıkları, patronların, yayın yönetmenlerinin üstüme basmadıkları her yerde mutluyum! Prova yapmaktan hoşlanmam ve prova yaptığımız işler de tatsız geçer. Doğaçlama olsun her şey..."
Başbakan Erdoğan'ın konuşma yapacağı gecede sahneye çıktınız. Öyle yerlerde prova, 'konuşulacaklar, konuşulmayacaklar' sınırlamaları oluyor mu?
"Artık tecrübeliyiz, kimse 'Şunu yap, şunu yapma' demiyor. Ben Sayın Başbakan ile evinde olduğum kadar rahatım."
"KEBAPÇIYA KAÇTIK"
Başbakan'la yemek kaçamaklarınız varmış...
"Evet, mazide yemeklerimiz oldu. Başbakan vatandaşa yakın biri. Bir törenden gizlice kebapçıya kaçmıştık Aksaray'ın arka sokaklarında. Uyanık basın yakaladı tabii."
Hopdedik Ayhan, "Elimde olsa Çöpdemir'i radyolara geri çağırırdım. Onun sohbetini özlüyoruz" dedi bir söyleşide. Siz de özlüyor musunuz radyoyu?
"Güzeldi o günler, özlediğim zamanlar da oluyor. Hayli uzunca yaptık bu işi; 15-16 yıl kadar. Biraz da deli bir radyocuyduk, ilkleri yaptık. 'Yayında karnım aç' dediğimde üç-beş kişi tencereyi kapıp yemek getirirdi, öyle günlerdi."
"EKMEK TEKNESİ İYİ İŞTİ"
Kırılma noktanız 'Ekmek Teknesi' miydi?
"Tabii. İyi ki öyle bir işte çalışmışız, ileride çocuklara anlatacak güzel bir anımız oldu. Ama artık yok böyle diziler. İş hayatı konusunda biraz mal bir tavrım vardır! İyi olduğum işlerin, iyi yapabileceğim işlerin farkında değildim eskiden. Radyoculuk teklif ettiler, uçuk paralar istedim 'nasıl olsa olmaz' diye. Hiç değilse havamı atayım dedim ama kabul ettiler! Keza oyunculuk... 'Ekmek Teknesi'nde oyna, sen olursun' dediler, 'Hadi ya, olur mu' dedim. Farkında değildim kendimin. 40'ımdan sonra kendimin farkına vardım."
Türkiye'de belli sayıda komedyen var; siz de en az onlar kadar laf cambazı ve esprilisiniz. "Neden adım onların arasında sayılmıyor?" diye düşündünüz mü hiç?
"45 yaşındayım ve kafamda hiç soru işareti yok. Babaanneciğim "İnsan nasibini alır" derdi. Birtakım işler yapıyorum; iyi yaşayayım istiyorum. Bahsettiğiniz isimler arasında olup olmamak da beni heyecanlandırmıyor. İşim olsun, yiyeyim içeyim, sakin bir hayatım olsun... Hayatın tadını çıkarmak istiyorum sadece."
"RENK GEÇİŞİNE DİKKAT!"
'Takımdan Ayrı Düz Koşu' adlı bir spor programınız var. Futbol yorumcusu olmak gibi bir hayaliniz var mıydı?
"Meraklıyım spora... Hem spor olarak, hem de futbolun entelektüel tarafına merakım var. Bilgiye dayalı, okunan bir şey futbol benim için; takip ederim. Yeşil saha etrafındaki mücadele de ilgimi çeker. Aynı zamanda da bir taraftarız. E ona bir de mizahi tadımızı katınca, zevkli oluyor diye düşünüyorum."
Programınız sırasında çoraplarınızı gösterdiniz. Bu nasıl bir spor programı Allah aşkına?
"(Çoraplarını gösteriyor) Şimdi de öyle, ayakkabılarımdaki bağcıklardan çoraplara geçişe dikkat ettiniz mi? Ayıptır söylemesi o renk geçişi donuma kadar devam ediyor. 'Bugün Ne Giysem'e katılabilirim yani. Ama o jüriden geçemem, çok zor! Eskiden böyle değildim, sonradan bana bir şey oldu; seviyorum renkli çorabı ve çamaşırı..."
"MAKET ARABAYA BAYILDI"
"Araba koleksiyonu yapan Kadir Çöpdemir'e, canlı yayın sırasında, bir süre önce hırsızlar tarafından çalınan cipinin benzeri bir maket verildi. Bu hediyeye çok sevinen Çöpdemir, "Bundan yoktu bende, çok teşekkürler. Beni ayda bir programa çağırın ya... Bu saatte evde uyusam, maket mi vereceklerdi bana şekerim?" diyerek sunucuları güldürdü."
"KOMÜNİSTTİM MECBUREN DÖNDÜM"
"Eski komünistim ama döndük mecburen! Liberal burjuva demokratı gibi hissettiğim zamanlarda da, Cem Boyner YDH partisiyle çıktı ortaya. Davet geldi, katıldım. Cem Boyner de severdi bizi sağolsun. Ama binde beş oy aldık, sonu hüsran. Ah şimdi çıkacaktı ki o parti... Kardeşiniz belki de başbakan yardımcısı olarak burada oturuyor olacaktı! Ama başbakan yardımcısı da olsam, renkli çoraplarımdan ve donumdan vazgeçmem, söyleyeyim!"
'ENKILMEN' M. ALİ ALABORA!
'"Pazar Eki'nin pazar günkü ilk konukları Memet Ali Alabora, Serhat Kılıç ve Mahir İpek'ten oluşan 'Heberler' kadrosuydu. Kılıç ve İpek; programın açılışını' Heberler'in anchormeni olarak yapan Memet Ali Alabora'ya 'Enkılmen' diyerek takıldı."
"OBJEKTİF OLAMAM"
Bu programdan önce bir kanaldan anchormenlik teklifi aldığını belirten Alabora, "O başka iş, objektif olman gereken bir iş. Objektif olmak istemiyorum, olmak zorunda da değilim. 'Heberler' benim için çok değerli; birçok işe tercih ederim" dedi. Şirin Sever'in "Sizi anchormen olarak Mehmet Ali Birand ile kıyaslıyorlarmış ama Birand'ı daha komik buluyorlarmış" diye sorması üzerine de şu cevabı verdi: "Onunla kıyaslanmak imkansız. Tüm anchormenler'den bir şeyler aldım ama bazı şeylerin taklidi yapılamaz bence. Mesela Reha Muhtar'ı taklit edebilir misiniz? Fakat Birand ile kıyaslanmak çok hoş değil mi yaaa!"
Sabah : http://www.sabah.com.tr
Son Dakika › Magazin › Başbakan'la Kebap Kaçamağı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?