Başbakan Ahmet Davutoğlu, dünyanın tarihi bir dönüşümden geçtiğine işaret ederek, "İnsanlığın geleceği için birlikte hareket edecek olursak sizi şu konuda temin edebilirim ki sonraki kuşakların daha iyi bir dünyası olacak. Bütüncül bir yaklaşım yerine bireysel bir yaklaşım sergileyecek olursak, sadece kendi iş camiamızı, sadece kendi siyasi geleceğimizi bu ülkelerde düşünecek olursak hepimiz kaybedeceğiz. İkinci, üçüncü seçenek yok. Ya kazan-kazan ya kaybet-kaybet" dedi.
Başbakan Davutoğlu, ATO Congresium'da devam eden B20 Türkiye Konferansı'nda yaptığı konuşmada, başbakan olarak yüzlerce toplantıya katıldığını, bu toplantılarda çok güzel konuşmalar dinlediğini, birçok taahhüt duyduğunu, bazı konuların da oldukça kararlı şekilde dile getirildiğini gördüğünü belirterek, ancak bunların uygulamaya dönüşmemesi halinde hiçbir anlamı olmadığını söyledi.
Davutoğlu, "Filistinlilere yardım için kaç tane toplantı yapıldığını hatırlıyorum, milyarlarca doların onlara ayrıldığını biliyorum ama bu para hiçbir zaman ödenmedi. Her krizden sonra bir donör konferansı yapılıyor. Sonrasında bu kararların uygulanmadığını görüyoruz" diye konuştu.
Durumun ekonomik açıdan da böyle olduğunu dile getiren Davutoğlu, geçen yıl Brisbane'de büyüme stratejilerinin koordineli yürütüleceğine karar verildiğini anlattı. Davutoğlu, "G20'de büyüme oranının 2018 itibarıyla yüzde 2'ye çıkarılması amaçlanmıştı ama görüyorum ki her ülkenin kendi büyüme stratejisi var. Bazen diğerininkiyle çelişiyor hatta. Eğer hepimiz aynı gemideysek, o zaman o gemi batacak olursa hepimizin etkileneceğini, kimsenin güvende olmayacağını kabul etmemiz gerekiyor. Bugün dünya ekonomisi entegredir ve kararlarımızın uygulanması konusunda beraber hareket etmemiz gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.
"Proaktif ekonomik strateji"
Kısa dönemli finansal krizlere yanıt vermenin, müdahale etmenin bir zorunluluk olduğunu belirten Davutoğlu, ancak sadece kısa dönemli krize odaklanıp uzun vadeli projelerin, ekonomik krizi engelleyecek önleyici stratejilerin unutulmaması gerektiğini söyledi. Davutoğlu, reaktif değil proaktif bir ekonomik stratejiyi doğru bulduklarını yani sadece kısa dönemli sorunlara değil uzun dönemli yapısal reformlara da odaklanan bir ekonomi istediklerini anlattı.
Ekonomik büyümenin sürdürülebilirliğini garanti edebilmek için geçen yıl kasım ve aralık aylarında 25 dönüşüm alanı belirlediklerini ve yapısal reformlara yönelik planlamalar yaptıklarını ifade eden Davutoğlu, bu dönüşüm alanlarının hepsinin uygulanacağını kaydetti.
Davutoğlu, 7 Haziran seçiminin ardından koalisyon çabalarının sonuçsuz kaldığını, geçici hükümetle yeniden seçime gidileceğini anlatarak, "Geçen pazartesi ilk toplantımızda farklı partilerden gelen tüm bakanlara şunu söyledim, 'Bu hükümet, geçici bir hükümet olarak, seçime götürecek hükümet olarak görülebilir ama bizim 4 yıllık hükümetmiş gibi hareket etmemiz gerekir.' İlk toplantımızda bazı kararlar alarak Bakanlar Kurulumuzun Türk ekonomisi ve siyasetine yönelik uzun dönemli hedeflerle hareket edeceğini gösterdik ki bu yapısal reformlar devam etsin" dedi.
-"Türkiye'de 7-8 yılda 6 milyon yeni istihdam sağlandı"
Yatırımın büyüme için temel güç olduğunun altını çizen Davutoğlu, "Yatırım yoksa istihdam olmaz, istihdam yoksa sosyal istikrar olmaz, sosyal istikrar da yoksa siyasi istikrar olmaz" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin komşularına ve bazı ekonomik sıkıntılar yaşayan ülkelere bakıldığında, onların hizmet ekonomisiymiş gibi gerçek bir yatırım yapmaksızın hareket ettiklerini aktaran Davutoğlu, belli bir süre sonra çöküş yaşandığını, bunun istihdam fırsatı yaratan reel ekonominin olmamasından kaynaklandığını dile getirdi.
Türk ekonomisinin son 7-8 yıl içinde yaklaşık 6 milyon yeni istihdam yarattığını aktaran Davutoğlu, Türk iş camiasına da dinamik yaklaşımı sebebiyle müteşekkir olduğunu söyledi.
Davutoğlu, "Türkiye'deki hükümetle iş camiasının yakın iş birliği sayesinde yatırımlarımızı artırmayı mümkün kılacak ve işsizlikle mücadelemizi artırabileceğiz. Burada yapmak istediğimiz yatırımı artırmak için sermaye piyasalarındaki gelişmeyi artırmak, alternatif araçlar üzerine odaklanmak ve etkin kamu özel ortaklıklarını tasarlamak ve artırmak. İşte bu 3 araç, yatırım için yeni bir itici güç olabilir" değerlendirmesinde bulundu.
Antalya'da Türkiye'nin dönem başkanlığında yapılacak G20 Zirvesi'nde bütün bu konuların tartışılacağını belirten Davutoğlu, sadece G20'nin yatırımlarının değil düşük gelire sahip gelişmekte olan ülkelerde yatırımların nasıl artırılabileceğini tartışacaklarını da söyledi.
Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Tarihi bir dönüşümden geçiyoruz. İnsanlığın geleceği için birlikte hareket edecek olursak sizi şu konuda temin edebilirim ki sonraki kuşakların daha iyi bir dünyası olacak. Bütüncül bir yaklaşım yerine bireysel bir yaklaşım sergileyecek olursak, sadece kendi iş camiamızı, sadece kendi siyasi geleceğimizi bu ülkelerde düşünecek olursak hepimiz kaybedeceğiz. İkinci, üçüncü seçenek yok. ya kazan-kazan ya kaybet-kaybet. İşte Türkiye dönem başkanlığında bütün ülkelere, bütün iş camiasına, sivil toplum liderlerine, dünya ekonomisinin bütün liderlerine çağrıda bulunup kazan-kazan senaryosu için birlikte olmamız gerektiğini yineleyeceğiz ve eminim ki B20'nin desteğiyle bu kazan-kazan senaryosu mümkün kılınacaktır."
(Bitti)
Son Dakika › Politika › B20 Türkiye Konferansı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?