Başbakan Binali Yıldırım, "O gün (15 Temmuz) meydanlara inmeyen, sokaklarda yürümeyenler, şimdi tutmuşlar Ankara'dan İstanbul'a yürüyorlar. Yürüyeceksen darbeye karşı yürüyeceksin, darbeye karşı. Adalet sokakta bulunmaz, adalet sokakta aranmaz. Adaletin olacağı yer mahkemelerdir." dedi.
Başbakan Yıldırım, Sur ilçesindeki tarihi Ulu Cami önünde toplanan vatandaşlara hitap etti.
Vatandaşları selamlayan Yıldırım, başbakan olduktan sonra bir yılda üçüncü kez Diyarbakır'a geldiğini belirterek, "Ne kadar Erzincanlıysam o kadar Diyarbakırlıyım, ne kadar İzmirliysem o kadar Vanlıyım, ne kadar İstanbulluysam o kadar Batmanlıyım." ifadesini kullandı.
780 bin kilometrekare vatan toprağının her köşesinde, 81 milyonun bir, beraber ve kardeş olarak sonsuza kadar birlikte yaşayacağını vurgulayan Yıldırım, "Teröre, Türkiye'nin hiçbir yerinde asla ve asla el aman vermeyeceğiz. İşte Diyarbakır, 4 Eylül'de buraya geldik, arkadaşlarımızla beraber dedik ki 'Artık yeter, bu terörün Diyarbakır'ımıza, bölgemizi geri bırakmaya, insanımıza zarar vermesine artık müsaade etmeyeceğiz.' O gün, bugün sizlerin desteğiyle terör örgütüne el aman verdirmiyoruz. Güvenlik güçlerimiz, polisimiz, jandarmamız, korucumuz, askerimiz her yerde, saklandıkları her delikte peşlerine düşüyor ve masum insanların, çocukların intikamını alıyor." diye konuştu.
6-7 Ekim olaylarında milleti sokağa çağırdıklarını, vatandaşları terör örgütlerine hedef gösterdiklerini ve 53 masum insanın canına kastettiklerini anlatan Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
" Yasin Börü'yü öldürdüler, bir de işkence ettiler ama şimdi bunları yapanlar hesabını veriyor mu? Verecekler, çünkü hiç kimse Diyarbakır'ı Türkiye'nin teminatı, peygamberler, sahabeler şehri Diyarbakır'ı, Diyarbekir'in güzel insanlarını dize getiremez.
Geçen yıl buraya geldiğimizde 'Bu çukurları kazanlar, bu çukurlarda kendilerini yok edecekler, bu çukurlara onları gömeceğiz.' dedik. Gömdük mü? Şimdi gün onların verdiği zararları ortadan kaldırma günüdür. Şimdi artık birlik olma, beraber olma, birlikte Türkiye olma zamanıdır.
Diyarbakır'ın ihtiyaçlarını biliyoruz. Diyarbakır'ın birinci derdi, terörden şehri temizlemek, terörün, buradan kökünü kazımak. Şimdi terörün Diyarbakır'dan kökü kazındı mı, artık terör örgütü esnafımızı, sanatkarımızı, vatandaşlarımızı tehdit ederek, haraç alarak burada zulüm yapabiliyor mu? Yapamıyor. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti devleti güçlüdür, Diyarbakırlının, milletin yanındadır, yanında olmaya da devam edecek. Onlara asla bu topraklarda bir daha nefes aldırmayacağız, göz açtırmayacağız. Diyarbakır'ımızın, Türkiye'nin geri kalmasına, kalkınmada zaman kaybetmesine sebep olmalarına asla izin vermeyeceğiz."
"Diyarbakır ihanete geçit vermez"
"Birlik, beraberlik ve kardeşlik" çağrısı yapan Yıldırım'ın, "İşte Ulu Cami, 639 yılından beri ayakta. İşte bu camiler, bu tarih, bizim gurur duyduğumuz geçmişimizdir. Bu toprakların evladı Selahaddin Eyyubi ne diyor biliyor musunuz? 'Hataları affet ama ihaneti asla affetme.' İhaneti affeder miyiz?" diye sorması üzerine alandakiler de "hayır" karşılığını verdi.
Başbakan Yıldırım, "İşte bu, Diyarbakır ihanete geçit vermez, Türkiye'nin birliğine, beraberliğine, ay yıldızlı bayrağına her zaman sahip çıkmıştır, sahip çıkmaya da devam edecek." dedi.
"Sokaklarda yürümeyenler şimdi tutmuşlar..."
Diyarbakırlı vatandaşların, 15 Temmuz'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Meydanlara inin." çağrısı üzerine bayrağı eline alarak, dillerinde şehadetlerle meydanları doldurduklarını, darbecilere hak ettikleri cevabı verdiklerini belirten Yıldırım, "Allah sizden razı olsun. O gün meydanlara inmeyenler, sokaklarda yürümeyenler şimdi tutmuşlar Ankara'dan İstanbul'a yürüyorlar. Yürüyeceksen darbeye karşı yürüyeceksin, darbeye karşı. Adalet sokakta bulunmaz, adalet sokakta aranmaz. Adaletin olacağı yer mahkemelerdir, adalet mülkün temelidir." ifadesini kullandı.
"Tarihi eserlerimiz bir bir elden geçiyor"
Diyarbakır'a geçen 15 yılda 30 milyar lira yardım yapıldığına değinen Yıldırım, "Diyarbakır'ın şu yollarını, kavşaklarını, çevre yolunu, köprülü kavşaklarını, eski halini hatırlayın, bir de yeni haline bakın. İşte o zaman Mehdi Eker kardeşimiz, sizin evladınız, bakandı. Bu işler yapılırken sürekli takip etti. Aynı şekilde Galip Ensarioğlu, Ebubekir Bal vekilimiz de bu işleri aynı şekilde devam ettiriyorlar." diye konuştu.
AK Parti iktidarının ilk gününden bugüne kadar Diyarbakır'da görev yapanlara teşekkürlerini ileten Yıldırım, şunları söyledi:
"Eylül'de geldiğimizde ne dedik? 'Bu çukur kazanların, binaları, dükkanları tarumar edenlerin, her tarafı yakıp yıkanların hesabını göreceğiz ve yakılan yıkılan yerleri de en güzel şekilde yapacağız.' İşte görüyorsunuz. Buradan başladık, dükkanlar yapılıyor.
Sur içindeki Gazi Melik Ahmet Caddesi yenileniyor, oradaki tarihi eserlerimiz bir bir elden geçiyor. Evleri yıkılanlara yeniden ev yapıyoruz. Ziyanları, eşyalarının bedelleri ödeniyor, esnafa gerekli krediler veriliyor."
(Sürecek)
Son Dakika › Politika › Başbakan Yıldırım Diyarbakır'da - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?