BBP Genel Başkanı Mustafa Destici Açıklaması

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, ülke olarak zor günler geçirildiğini söyledi.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla yazılı açıklama yapan BBP lideri Destici, TBMM'nin açılışının 94. yıl dönümünü ve Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın gururla kutlandığını belirtti.

23 NİSAN BİZİM İÇİN ÖNEMLİ

Bu günün bir "çocuk bayramından" öte bir derinlikle düşünmeye ihtiyaç duyulan asli anlamı olduğunu ifade eden Destici, "23 Nisan'ın bizim için en önemli anlamı; ideolojisi, dünya görüşü, felsefe ve inanç farkları ne olursa olsun, Türkiye'ye "vatanım" ruhuyla bağlı, "özgürlük, bağımsızlık ve vatanseverlik" ilkelerinden taviz vermeyen herkesin; "egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ve egemenlik ancak kaynağı ve dayanağı Millet olursa meşrudur" ortak paydasında birlik olmasıdır" dedi.

1920 GÜNÜ BAĞIMSIZ, TEMİZ BİR VATAN TESLİM ALDIK

Destici, "Egemenliğimizin; paylaşılamaz, vazgeçilemez, devir ve temlik edilemez bir değer olduğunun altını çizmek istiyorum. Atalarımızdan 23 Nisan 1920 günü, bağımsız, temiz ve kutlu bir vatan teslim aldık. Gelecek nesillerimize de özgür, temiz ve kutlu bir vatan teslim etmeye mecburuz. Nasıl geçmişimizin bizim üzerimizde hakları varsa, gelecek nesillerimizin de bizlerin üzerinde hakları vardır. Kurucu iradenin 23 Nisan'ı "egemenlik bayramı" olarak çocuklara hediye etmesinin altında yatan incelik ve gerçekte budur!" ifadesini kullandı.

DARBE ÜRÜNÜ BİR ANAYASA

"Gerçekten zor günler geçiriyoruz" diyen Destici, "Ülkeyi yönetenler bir yandan yüzde 10'luk seçim barajı ve ilkel siyasi partiler kanunu ile milli iradenin ülke yönetimine "tam" olarak yansıtıldığını iddia ederken, diğer taraftan ellerinde değiştirmeye imkanları oldukları halde ülkeyi hala darbe ürünü bir anayasaya mahküm etmişlerdir. İcra makamında olduklarını unutarak şikayetçi olmaya devam ediyorlar" ifadesini kullandı.

TÜRKİYE EGEMENLİK HAKLARININ MÜZAKERE VE PAZARLIK KONUSU HALİNE GETİRİLDİ

"Öte yandan 'barış' ambalajıyla millete kabul ettirmeye çalışılan çok bilinmeyenli Çözüm Süreci, Türkiye'de yaşayan bütün unsurların gündelik yaşamını ve geleceğini etkileyecek durumlara gebe hale geldi" diyen Destici, şöjyle devam etti:

"Gelinen aşamada siyasi iktidar, her ne kadar kamuoyuna yansıtılmaması için azami gayret sarf etse de; 'devlet olarak terör örgütüne sızacağız veya sızdıklarımızın üzerinden müzakere yoluyla terör sorununu çözeceğiz' derken; terör örgütünün devlete sızmasının yolunu açmıştır. Ülkeyi yönetenler varlık ve etkinliğini eskisine göre daha da arttıran, Doğu ve Güneydoğu'nun birçok bölgesinde güvenliğin kontrolünü bile bölücü terör örgütüne kaptırmış durumdadır! Maalesef "Varoluşumuzu mümkün kılan değerler üzerinden müzakere yapılarak barış sağlanamaz ana ilkesi" hiçe sayılmış, Türkiye'nin egemenlik haklarının müzakere ve pazarlık konusu haline getirilmiş ve neticede önü alınamayan "özerklik" tartışmalarına kapı açılmıştır. Haliyle bu gelişmeler kutlu topraklara 'yalnızca bir ülke' değil de 'vatan' nazarıyla bakan vatandaşımızı endişelendirmektedir."

ÖZGÜR VE TAM BAĞIMSIZ BİR TÜRKİYE

Destici mesajını şöyle tamamladı:

"Bu kutlu topraklarda şanlı ay yıldızlı bayraktan başka bayrak dalgalattırmayan, meşruiyetini milletinden alan, milletine egemenliğine karşı sorumluluk bilincinden hiçbir zaman sapmayan, sadece ve sadece Türkiye Büyük Millet Meclisinden yönetilen, bağımsız ve üniter bir Türkiye sevdalılarının ulusal egemenlik bayramını tebrik ediyorum. Atalarımızdan aldığımız şekilde yani özgür ve tam bağımsız Türkiye'yi devredeceğimiz sevgili çocuklarımızı sevgiyle kucaklıyor ve gözlerinizden öpüyorum. Bu anlamlı günde Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ü, İstiklal Savaşımızın tüm kahramanlarını, Şehitlerimizi Birinci Meclis üyelerini şükranla anıyorum." - ANKARA