4. Yargı Paketi'nin Meclis'e sevk edildiğini hatırlatan Çelik, "4. Yargı Paketi'nin çözüm süreciyle ilgisi yok. Aylar önce çalışmalara başlanmıştı. Tabii buradan herkes kendine yönelik bir şey bulabilir mi? Onu bilemem, onu herkes inceleyecek, hukukçularımız inceleyecekler, 'bunun sonuçları ne olur' çıkarımlarında bulunacaklar ama peşinen şunu belirteyim, Türkiye AİHM'nde en çok şikayet edilen Avrupa Konseyi üyelerinden birisidir. 47 üyesi vardır, şu anda Rusya'dan sonra biz ikinciliği elinde bulunduran bir ülkeyiz. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Bundan hepimizin rahatsız olması gerekiyor ve mesele bu rahatsızlığı gidermeye yönelik olduğu gibi esasen bu rahatsızlıklara sebebiyet veren vatandaşlarımızın özellikle insan hakları bağlamında, düşünce özgürlüğü bağlamındaki sıkıntılarının giderilmesine yöneliktir. Bunlar giderildiği takdirde bu insanlarda herhalde can sıkıntısından AİHM'e müracaat etmeyecektir" dedi.
AİHM'e 16 binden fazla müracaat olduğunu belirten Çelik, "Orada Türkiye'nin mahkum olmasına yol açan özellikle yargılama usul ve esaslarına ilişkin olarak ama düşünce özgürlüğü ve insan hakları bağlamında yargılama usul ve esaslarına yönelik olarak, değişiklikler içeren bir kanun tasarısıdır. Hükümet tarafından getirilen bir kanun tasarısıdır ve 21 maddeden oluşmaktadır" diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın 4. Yargı Paketi ile ilgili açıklamalarının farklı değerlendirildiğini ifade eden Çelik, şunları söyledi: "Sayın Arınç, aslında bu 4. Yargı Paketi'nde Terörle Mücadele Kanunu'nun 6-7. maddelerindeki değişiklikten söz ettiğini, bunu kastettiğini söyledi. 4'ncü Yargı Paketi'nin dışında tutuklu gazetecilerle ilgili yeni bir kanun çalışmasının olmadığını buradan belirtmek isterim. Bununla ilgili çok sayıda bilgi var, yanlış bilgilenmeyin İşin özü bu. AİHM'in temel itirazı şudur; suçun unsurları çok net bir şekilde belirlenmedikten sonra genellikle AİHM, o ülkenin aleyhine karar veriyor. 'Suç unsurlarını çok net bir şekilde belirleyeceksiniz, muğlaklık olmayacak' diyor. Burada esas üzerinde durulması gereken husus şudur, birisi şiddeti överse meşrulaştırmaya çalışırsa tehdidi, terör örgütünü överse bunu meşrulaştırmaya çalışırsa bunu özendirirse bu yine suç kapsamındadır. Ancak, bir örgütle ilgili olarak herhangi bir gazeteci diyelim bir örgüt mensubunun söylediği ifadeye kendisinin de katıldığını söylediği zaman bugün bu suç kabul ediliyor, bugün bu düzenlemeyle birlikte bu artık suç kabul edilmeyecektir. Yani bu düşünce özgürlüğü kapsamında olacaktır ama şiddeti terörü, tehdidi, bu anlamdaki şantajı eğer meşrulaştıran, onu özendiren, teşvik eden yazılar yazılırsa bunu yazan gazeteci kim olursa olsun suç işlemiş olur. Esasen terör suçuyla, terörü meşrulaştırma çabası aynı kapsamda değerlendirilmelidir."
Çözüm sürecine CHP'nin 'yarım ağızla' destek olduğunu belirten Çelik, "Tamam bunlar da kabul ama sonra CHP içindeki ulusalcı kanadın bastırmasıyla şu anda Sayın Başkan Kılıçdaroğlu başta olmak üzere CHP'liler büyük çapta ağız değiştirdiler, gerek TBMM zemininde, gerek başka zeminlerde maalesef ipe un seriyorlar. Böyle önemli bir meselede, kanı durdurmak için hükümetin gösterdiği çabada, 'armudun sapı üzümün çöpü hesabı' yapılamaz. Bu hesabı yaparsanız, bu ülkeye de bu ülkenin çocuklarına da yazık etmiş olursunuz. AK Parti'ye muhalefet edeyim derken, AK Parti aleyhinde kamuoyunu yönlendireyim derken, kendi çocuklarımıza, kendi ülkemize yazık etmeyelim. Ana muhalefet partisinin bu meselede, parmağını bile taşın altına koymasını biz önemsiyoruz, bırakın elini koymasını, parmağını bile koymasını önemseriz" dedi.
MHP'nin tavrı zaten belli olduğunu söyleyen Çelik, " MHP Genel Başkanı ve sözcülerinin söylediği ırkçı bir ruh halinin hezeyanlarından başka bir şey değil. Bahçeli kürsüye çıktığı zaman hakaretten, küfürden başka bir şey bilmiyor. Biz onlara aynı şekilde konuşmayacağımızı defalarca söyledik. Bugün yine söylemeyeceğim, ama tekrar söylüyorum. Bahçeli'nin ve birçok arkadaşının söyledikleri, başbakanımız, hükümetimiz ve partimizle ilgili söyledikleri, ırkçı bir beynin, ırkçı bir ruhun hezeyanlarından başka bir şey değildir. Evet biz ırkçılığı ayaklarımızın altına almışız, biz 76 milyon insanı kucakladık, kucaklamaya devam edeceğiz. Kürtçü ırkçıları da Türkçü ırkçıları da dinlemeyeceğiz" diye konuştu.
Çelik, "Ne yaptığımızın farkındayız ve şuurundayız. Yolumuza devam edeceğiz. Ben MHP'yi de CHP'yi de daha sorumlu muhalefet yapmaya davet ediyorum. Her yaptığımızı beğenmek zorunda değiller, yaptıklarımızı eleştirmek onların en tabii hakkıdır, ama o mübarek bayramlık ağızlarını falan da açmasınlar" dedi.
2B arazileri ile ilgili olarak Çelik, "Mesele tahrik ediliyor. Birileri buradan siyasi rant devşirmeye çalışıyor. İşlem bedeli alınmayacak. Ödemelerde faiz uygulanmayak. 2B'den elde edilen gelirler bütçeyi denkleştirmek için kullanılacak iddiaları doğru değil. Para tabi ve afet bölgeleri ile yeni orman alanlarının oluşturulması için kullanılacak Türkiye orman fakiri bir ülke. 7.1 milyarın 5 milyarı ağaçlanmaya kullanması halinde yeşil anlamında büyük gelişme olacak" diye konuştu.
Suriyelilerir Türk vatandaşlığına geçirildiği iddiası ile ilgili olarak Çelik, "Bir insanın vatandaşlığa geçmesi İçişleri Bakanlığı'nın kararıyladır. Türkiye'de 300 bin Suriyeli var. 30 Suriyeli bile T.C. vatandaşlığına geçseydi tüm Türkiye duyardı. CHP'lilerin uydurduğu şeyler. Bizim oy alma kaygımız yok. Geçen seçimde 21,5 milyon insan Ak Parti'ye oy kullanmış. CHP 1 milyon üyeye ulaştık diye nerdeyse tef çalıp oynayacaktı" dedi.
İmralı tutuklarını sızdırılması ile ilgili olarak Çelik, şunları söyledi: "Kim sızdırdı, neyle yaptı, ne zaman yaptı bilmiyorum. Hırsızlık olayıysa arkadaşlar hırsızı açıklasın. BDP'li vekiller de oradaki yöneticiler de bunun ahlaki olmadığını söylüyor. Böyle bir şey sızdırılmamalıydı. Sızdırılan şeylerin de Türk kamuoyu açısından pek kıymeti harbiyesi olduğunu sanmıyorum. 3-5 kişi bir araya gelir, geyik yaparsınız, ona buna hakaret edersiniz. Birileri de ortam dinlemesiyle bunları yayar. Önemi yok bunların. Öcalan ne konuşacaktı? Orucun, abdestin, faziletlerinden konuşacak halleri yoktu. Öcalan'ın yazdığı mektuplar var. Belki üzerinde konuşulacak şeyler bunlardır."
(MV) FOTOĞRAFLI - Ankara
Son Dakika › Politika › Çelik : Ana Muhalefet Partisinin Bu Meselede, Parmağını Bile Taşın Altına Koymasını Biz Önemsiyoruz - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?