DSP Genel Başkanı Türker: "Başbakan, Arınç ve Gül Gibi Empati Yapmalıydı"

Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Masum Türker, Gezi Parkı olaylarında Başbakan Erdoğan'ın tutumunu eleştirerek, "Başbakan, Arınç ve Gül gibi empati yapmalıydı" dedi.

Partisinin Sakarya İl Kongresi'ne katılan DSP Genel Başkanı Masum Türker, kongre öncesi basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. Taksim Gezi Parkı olaylarında hükümetin ve medyanın tutumunu eleştiren Türker, "Taksim'de çevre amaçlı olarak başlayan olay artık çevre olayı olmaktan çıktı. Aslında Türkiye'de uzun bir süredir yaşanan suskunluğa, vatandaşlara yapılan baskılara özgürleştirme amacıyla yaptıkları bir başkaldırıdır. Bu konuda Taksim gezisinde bulunan ve oraya her gün nöbetleşe bekleyen yaşlılar, gençler, özellikle bu işe çok büyük gönül veren bayanlar, Taksim gezisi olaylarında kendi görüşlerine yer verilene kadar bunu sürdürecekleri anlaşılıyor. Bu olaylar sadece Taksim'de değil, İstanbul'un kenar mahallelerinde var. Her akşam kenar mahallelerde insanlar protestolarını sergiliyorlar. Başka şehirlerde de devam ediyor. Bazı şehirlerde olmuyor ama genelde halk bu Taksim Gezi Parkı olayında polisin uyguladığı bu orantısız güç ve şiddet, özgürlüklerin baskılanması ve medyanın bu konuda adeta tarafgir olması vatandaşların hayli tepkili olmasına neden olmuştur" dedi.

Medyanın olayları ancak iki gün sonra yabancı basında yer almasının ardından gündeme getirdiğini söyleyen Türker, "Bildiğiniz gibi medya ilk iki gün görmezden geldi. Ne zaman yabancı basın ülkedeki durumu uluslararası gündeme taşıdı, bizim basınımız o zaman devreye girdi. Türkiye için en acı vereni CNN Internatınol'ın Türkiye'de eğer bu baskı devam ederse CNN Türk'ü kapatacağını ve yayın yapmaktan vazgeçeceğini açıklamasıdır. Böyle bir olayı Başbakan'ın dediği gibi birkaç çapulcu olarak kimse bu olayları değerlendiremez. Aynı izlenimleri ben Taksim Gezi Parkı'na gittiğimde gördüm. Öyle söylendiği gibi taşkınlık yapan, şiddete başvuran kimse yok. Bilakis orada bedava bira dağıtan insanlara engel oluyorlar, kimsenin içki içmesini istemiyorlar, kimsenin Vandal hareket etmesini istemiyorlar. Ama ne hikmetse Başbakan bu insanlar sanki Vandal hareket etmiş gibi, yakıp yıkıp dökmüş gibi 'Vandalizm var' diyor. Yalnız bilinen bir şey var. Bunların arasına sivil giyimli kişiler karışıyor. Bazılarının AKP mensubu olduklarını biliyoruz. Nitekim Adana'da bir komiserin şehit olması olaylarında taş atanların arasında AKP mensupları var. Buradan savcılara sesleniyorum, orada çekilen filmleri, fotoğrafları alsınlar ve incelesinler. Bu taş atanları teşhis etsinler" diye konuştu.

Olaylar sonrası Başbakan'ın tutumunu da eleştiren Türker, "Bu olaylar sırasında Başbakan'ın empati yapmaması, Bülent Arınç'ın ve Abdullah Gül'ün gösterdiği anlayışı göstermemesi vatandaşı hayli şekilde tedirgin ediyor. Ama bu arada Başbakan gelirken yapılan karşılamadan anlıyoruz ki, bir kesim insanlar gözleri kör, iktidar körlüğüne kapılmış yüzde 50'sini değil bugün 'biz Tayyib'in askerleriyiz' diye karşılıyorlar. Bu fevkalade yanlış, bu olay iki ülkede yaşanmıştır. Yaşarken biz senin askerleriniz diye karşılanan iki lider olmuştur. Biri Mussoli'nin faşistleri, diğeri de Hitler'in Nazileri. Eğer Tayyip Erdoğan bu saldırgan yapısından vazgeçmezse ve medyada mevcut olan bu baskı kalkmazsa ve medya tarafsız olmazsa bu olayların arkası kesilmeyecek. İnsanlar bu özgürlük mücadelesini sürdürecekler. Biz de DSP olarak bunu destekleyeceğiz. Herkes üzerine düşeni yapmalıdır" dedi. - SAKARYA