HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, 28 Şubat sürecinin 27 Mayıs'tan da 12 Eylül'den de çok daha derin ve etkili bir ihtilal olduğunu ifade ederek, "28 Şubat sadece siyasete müdahale değil, Türkiye'nin sosyolojisine de müdahaledir" dedi.
Kurtulmuş, Karabük Üniversitesi'nde düzenlenen "Küresel Medeniyet Krizi ve Çıkış Yolu" konulu konferans öncesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, "28 Şubat'ın arkasında dış güçlerin de olduğunu, özellikle Amerika ve İsrail'in bağlantılarının olduğunun tahmin edildiğini ya da bilindiğini" söyledi.
O dönemin gerçeklerinin ortaya çıkarılması için "sadece bir kaç tutuklama ve bir kaç kişinin üzerine gitmenin yeterli olmayacağını" söyleyen Kurtulmuş, destek olan ve alkışlayan kimler varsa bunların da yaptıklarının ortaya çıkartılması gerektiğini belirtti.
HAS Parti olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na 28 Şubat'ın aydınlatılması için suç duyurusunda bulunduklarını, ayrıca başka kurum ve kuruluşların da suç başvurusunda bulunduklarını, ardından da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın harekete geçtiğini ve 28 Şubat'ın aydınlatılması için soruşturma başlattığını hatırlatan Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"28 Şubat bize göre, 27 Mayıs'tan da 12 Eylül'den de çok daha derin ve etkili bir ihtilal olmuştur. 28 Şubat sadece siyasete müdahale değil, Türkiye'nin sosyolojisine müdahaledir. Toplumun geniş kesimlerine müdahaledir. Çok boyutlu bir ihtilaldir. Ekonomik boyutu vardır, medya ayağı vardır, iş ve siyaset dünyası ayağı vardır, Türk Silahlı Kuvvetleri'yle ilgili ayağı vardır."
"O dönem Türkiye'de siyasi partilerin kapatıldığını, hükümetlerin düşürüldüğünü, binlerce öğrencinin üniversiteden, binlerce devlet memurunun memurluktan atıldığını, kebapçıların bile fişlendiğini" kaydeden Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"İnsanların hepsinin arkasında neredeyse istihbarat elemanlarının dolaştığı bir Türkiye oldu. Yani Amerika'daki McCarthy dönemi gibi cadı avının, sürek avının sürdüğü bir Türkiye oldu. Dolayısıyla bu dönem aydınlatılmalı. Niçin yapıldı- Kimler yaptı- Arkasındaki güçler nelerdir- Bu işi yapanların mahkeme önüne çıkartılıp hesap vermesi lazım. Yapanın yanına kar kalmaması lazım."
Gazetecilerin bu süreçte eşinin de mağdur edildiğini hatırlatmaları üzerine Kurtulmuş, on binlerce insanın mağdur edildiğini ve haklarının geri verilmesi gerektiğini söyledi.
- Suriye'deki olaylar-
Bölgede yaşananlara da değinen Kurtulmuş, Ortadoğu'da dış güçlerin müdahalelerinin önlenmesi gerektiğini, Suriye krizinin Suriye'nin iç meselesi olmaktan çıkarak uluslararası bir sorun haline geldiğini belirtti.
"Bölgede filler tepiniyor, çimenler eziliyor" diyen Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Bunun önlemlenebilmesi için biz baştan beri diyoruz ki, bu bölgenin iki büyük gücü olan Türkiye ve İran el ele vererek, işbirliği halinde, Suudi Arabistan'ın Ürdün'ün, Katar'ın, başka ülkelerin de dış işleri bakanlarından oluşan bir barış komitesi kurulabilir. Bu komite, Esad yönetiminin bir geçiş süresi içerisinde görevi devretmesini sağlayabilirdi. Serbest seçimlerin olmasını sağlayabilirdi. Maalesef Türkiye hakem olması gereken bir rolden, taraf durumuna düştü. Bizim teklifimiz ve çağrımız Türkiye'nin Suriye'deki bu meseleye fiilen müdahil olmamasıdır. Çünkü son derece hassas bir noktaya gelinmiştir."
- KARABÜK
Son Dakika › Politika › Has Parti Genel Başkanı Kurtulmuş Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?