Melda Çetiner - AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, Mısır'da seçilmiş yönetimin, silah zoruyla, demokratik olmayan yöntemle iktidardan indirildiğini belirterek, "Bu bir darbedir. ABD ve Avrupa'nın bunu darbe olarak nitelendirmekte tereddütlü davranmaları, bu gerçeği değiştirmez" dedi.
Canikli, AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, tarihi bir süreçten geçildiğini ifade ederek, bugüne kadar Avrupa ve ABD'nin, demokratik kuralların dünyada yaygınlaşması, hayata geçirilmesi, çoğulcu demokrasinin hayat bulması için bayraktarlık yaptığını, bu konuda önder olduklarını, bütün faaliyetlerinde ve attıkları adımlarda bu ilkeyi gözettiklerini iddia aden ülkeler olduklarını ve dünyada da böyle bilindiklerini kaydetti.
Mısır'da tartışmasız şekilde seçilmiş bir yönetimin, silah zoruyla, silah kullanma kabiliyeti olan güçler tarafından demokratik olmayan yöntemle iktidardan indirildiğini ifade eden Canikli, görüntünün ve şin esasının, özünün de bu olduğunu belirtti. "Bu bir darbedir, demokrasi dışı harekettir" diyen Canikli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Demokrasinin hangi tanımını alırsanız alın, hangi uygulamasını esas alırsanız alın bu bir darbedir, başka türlü tanımlamak mümkün değildir. Demokrasi dışı bir güç tarafından, demokrasi dışı yöntemle, demokratik olarak iktidara gelen yönetimin uzaklaştırılmasıdır. Darbedir. Bunun darbe olup olmadığı konusunda herhangi bir tartışma, tereddüt söz konusu değildir. ABD ve Avrupa'nın bunu darbe olarak nitelendirmekte tereddütlü davranmaları, bu gerçeği değiştirmez. Esas ilginç olan ve acı olan, bu işin bayraktarlığını yaptığını iddia eden ülkelerin, başta AB ülkeleri olmak üzere çok açık bir biçimde darbe olan olaya darbe dememeleri ve darbecileri desteklemeleridir. Bu çok acıdır. Tarihi olarak hiçbir zaman unutulmayacak, tarihin sayfalarında okunacak izlenecek bir yaklaşımdır. Belki AB tarihine, geçmiş uygulamalarını, emperyal dönemler dahil olmak üzere çok dikkatli inceleyenler için bu sürpriz sayılmaz. Çünkü AB, her zaman tüm uluslararası ilişkiler yaklaşımında bu esası benimsemiştir. Kendi çıkarlarının ihlali sözkonusu olursa, ne demokratik, ne evrensel, ne de ahlaki ilkeler esasa alınmıştır. Kendi çıkarlarını bunun üzerinde tutmuştur. Yoksa AB üyesi ülkelerin emperyal tarihini nasıl izah edeceksiniz? Bunu bilenler için çok sürpriz değil, benim için de sürpriz değil. AB'nin böyle bir olayda darbecilerin yanında yer almaları, açıkça desteklemeleri, evrensel ilkeleri ve savundukları değerleri ayaklar altına almaları benim için sürpriz değil."
- "Türkiye yıldız gibi öne çıkmıştır"
Mısır'da yaşananlardan yola çıkarak değerlendirme yapıldığında "Türkiye'nin öne çıktığını ve yıldız gibi parladığını" belirten Canikli, "Sadece Hükümet ve iktidarın Mısır olaylarına gösterdiği tepki ve yaklaşım, ortaya koyduğu duruş açısından değil, tüm muhalefetiyle, sivil toplum örgütleriyle Türkiye'nin topyekün gösterdiği tavır, gerçek anlamda takdire şayandır, gurur vericidir, onur vericidir" dedi.
Türkiye'nin, yeni bir fonksiyon ve misyon üstlendiğini belirten Canikli, şunları kaydetti:
"Avrupa ve genelde Batı'nın samimi olmadan ama samimiymiş gibi ve kendi tekelindeymiş gibi dünya kamuoyuna lanse etmeye çalıştığı bu özelliğinin doğru olmadığı bir kez daha ortaya çıkmıştır. Ama Türkiye'nin bu konuda da artık dünyada en önde gelen, en saygın ülkelerden biri olduğu da tespit edilmiş, kayda geçirilmiştir, tescil edilmiştir. Gerçek anlamda demokrasinin değerlerini savunma noktasında Türkiye samimiyetini ve yaklaşımını ortaya koymuştur. Bu Türkiye'yi bu konuda da bir yıldız gibi öne çıkarmıştır. Evrensel değerlerin gerçek anlamda savunucusu misyonuna Türkiye'yi götürmüştür, yeni bir görev vermiştir. Türkiye artık bundan sonra Avrupa'nın sahte olarak kullanmaya çalıştığı, kendi ülkesel menfaatleri öne çıktığında ayaklar altına aldığı bu ilkeleri Türkiye sammiyetle, taviz vermeden savunacaktır, bundan sonra bayraktarlığını yapacaktır. Bütün dünya ve tarih bunu kayda geçirmiştir, geçirecektir."
-"Mısır halkı bir defa tadını aldı"
Canikli, Mısır'da bundan sonra ne olacağı sorusuna, Müslüman Kardeşler'in sağduyulu yaklaşımının son derece önemli olduğunu kaydederek, "Haksızlığa uğramaları, temsil ettikleri iradenin zorla ellerinden alınması, hatta tutuklanmaları, öldürülmelerine rağmen yaklaşımları çok önemli. Çok büyük sıkıntılarla karşı karşıyalar; televizyonları kapatılıyor, nefes boruları kesiliyor ama buna rağmen ülkelerinin kargaşaya sürüklenmemesi, kendilerinin taraf olacağı iç savaşın ve çatışmanın ortaya çıkmaması için inanılmaz sağduyuyla hareket ediyorlar. 'Evet direneceğiz, direnmemiz gerekiyor ama bunu şiddet kullanmadan, tahrip etmeden, ülkeyi istikrarsızlığa ve kardeş kavgasına sürükleyecek noktaya getirmeden yapalım' şeklinde politika izliyorlar. Takdire şayandır, önemlidir; hem kendi ülkeleri, hem bölge, hem de Türkiye için. Bu yaklaşım Mısır'ın geleceğini de belirleyecektir" görüşünü savundu.
İhvan'ın devre dışı bırakılması, siyaset sahnesinden uzaklaştırılması ve Mısır yönetiminde söz sahibi olmamasının amaçlandığını belirten Canikli, ancak son derece bilinçli, sağduyulu, anlayışlı yaklaşımının İhvan hareketinin gelecek dönemde Mısır'ın genel siyasetinde her zaman var olacağı ve belirleyici aktör olarak kalacağını gösterdiğini söyledi.
Canikli, "Bunlar geçicidir. Orada Mısır halkının iradesi yönetime damgasını vuracaktır er veya geç. Bunu kimse dönüştüremez, başka şekilde yönlendiremez. Zorla müdahaleler çok fazla ayakta kalamaz. Mısır halkı özgürlüğün, serbest seçimlerin tadını aldı, bir defa damarlara girdi, bunu hiç kimse çıkaramaz" dedi. -
Son Dakika › Politika › Mısır'da Ordunun Yönetime El Koyması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?