Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, ODTÜ'de başörtülü kızlara yapılan sözlü saldırıyla ilgili, "Başı örtülü de başı açığı da bizim evlatlarımız ama başı örtülünün üretkenliği çok daha fazlaysa onu da baş tacı etmeliyiz başı açığın üretkenliği daha fazlaysa onu da baş tacı etmeliyiz" dedi.
Müezzinoğlu, İstanbul Ticaret Odası'nda basın mensuplarıyla bir araya gelerek, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Genelde acil servislerde temel şikayetin hasta ve yakınları açısından bakıldığında yeteri kadar ilgi gösterilmediği yönünde olduğunu belirten bir gazetecinin, "Sizin de bir vatandaş olarak evet gerçekten de burada yeterince ilgilenilmemiş dediğiniz anlar oluyor mu" sorusu üzerine Müezzinoğlu, şunları kaydetti:
"Biz de şu anda acillere yüzde 30'ların üzeride bir müracaat varsa normalde de acil oranı yüzde 7-8'lerde ise bu yüzde 30'da hem gerçek acil hem de ben acilim kanaati olanlar bir aradaysa sıkıntı kaçınılmazdır. Ama biz yeşil alanla kırmızı alanı önümüzdeki süreçte net bir şekilde ayırırsak, esas acillerde kırmızı alana yönlendirebilirsek ve çerçeveyi ve hizmet sunumunu bu çerçevede netleştirebilirsek sıfırlanmaz ama minimuma indirmeye çalışacağız."
Müezzinoğlu, adalarda tam donanımlı sağlık hizmeti konusuna dikkati çeken bir gazetecinin, "İlik nakli için gönüllü donör olmak isteyenlerin kan vermek istediklerinde 160 lira yatırması durumunda kan örneğinin daha çabuk çıkacağı yönünde iddia var bu konuda sizin görüşünüz nedir" sorusu üzerine, şöyle konuştu:
"Adalardaki sağlık hizmeti açısından geçtiğimiz ay yaşadığımız sıkıntının gerekli soruşturmalarını da incelemelerini de yaptık. Zaman zaman adalarda hastane talebi var. Bizim buradaki sağlık hizmeti sunumunu fiziki mekan olarak hastane yapmakla çözebilme şansımız yok. Burada çözüm, acil hizmeti hastaneye götürecek sunumumuzun standardını yükseltmemiz lazım. 15-20 dakika içinde, yarım saat içinde hastayı ideal merkeze götürmemiz lazım. Nüfusun yeterli olmadığı bir yerde hastane kurduğunuz zaman buraya en az 10 tane hekimi vermeniz lazım. Bizim acil hizmeti dinamiklerimizi o tür noktalarda çok daha güçlü hale getirmemiz lazım. 5 dakika içinde hastaya ulaşılmalı, merkeze de 20 dakika içinde ulaştırılmalı onun için de çalışıyoruz ve inşallah en kısa zamanda onu çözmüş olacağız."
Müezzinoğlu, gerek organ nakli, gerek ilik nakli konularında Türkiye'nin ciddi bir eksikliği olduğunu belirterek, "Toplumsal bilinçlenme ve toplumun gönüllülüğü… Çünkü bu gönüllülüğe dayalı. Bizim de belki bazı bürokratik tedbirler almamız gerekiyor. Önümüzdeki bir iki ay içinde yoğun bir çalışmayı önce mutfakta tamamlayacağız. Sonra da kamuoyuna bu anlamda gerek bilgilendirme, gerekse çözüm anlamında çalışmalarımızı tamamlayınca sizi bilgilendiririz" dedi.
-ODTÜ'de başörtülü kızlara yapılan sözlü saldırı
Bir gazetecinin "ODTÜ'de başörtülü öğrencilere yönelik bir eylem gerçekleşti siz ne düşünüyorsunuz?" sorusuna ise Müezzinoğlu, şu yanıtı verdi:
"Ben bu ülkenin bu konularda çok ağır bedeller ödediğini 1970 yılından beri gördüm ve yaşadım. Bu bedelleri bu millet bu milletin evlatları ödüyor. 1970-1980 arasında 7-8 bin arasında bu ülkenin evlatları birbirlerine vurdurtuldu ve çatıştırıldı. Bunlardan artık ciddi dersler çıkarmamız lazım. Bu süreçleri bu ülkenin aşmış olması lazım. Geride bırakması lazım. İnsanlarımızın şekline yaşam tarzına bakarak değil ne ürettiğine bakarak ve hangi katkıları sağlayarak 'bana yapılmasını istemediğim hiçbir yanlışı bir başka kardeşime, vatandaşıma, insanıma yapılmamasını' arzu eden bir anlayışta olmamız lazım. Kendim için istediğim her türlü iyiliği bu ülkenin her vatandaşı için istemem lazım."
-"Başı açığı da başı örtülü de bizim evlatlarımız"
Müezzinoğlu, gençleri çatıştıran değil birlikte kardeşlik duygularıyla yaşayabilen ve farklılıkların zenginlik olduğunu çocuklara ve gençlere mutlaka özümsetmek gerektiğini anlatarak, şöyle devam etti:
"Şahsen bu tür hadiselerin ağır bedellerini ödeyen bir milletin mensuplarıyız. Bunu artık bedel ödeyen değil buradan zenginlik çıkaran bir noktaya getirmek lazım. Başı örtülü de başı açığı da bizim evlatlarımız ama başı örtülünün üretkenliği çok daha fazlaysa onu da baş tacı etmeliyiz başı açığın üretkenliği daha fazlaysa onu da baş tacı etmeliyiz. Çocuklarımızın şekillerine kıyafetlerine göre bir tarzdan ziyade yaşadığı ülkeye kendisi, ailesi toplumu için ne ürettiğine bakmalıyız. Gençlerden de bunu istemeliyiz. Biz gençleri çatıştıran bir anlayışın içinde olmamalıyız. Yanlışa yanlış demeliyiz. Ne yazık ki bu ülkede zaman zaman yanlışın yanında güçlü yer tutan anlayışlar oldu. bence insanın hak ve hukukuna hiç kimse ama hiç kimsenin müdahale etmemesi lazım. Bu anlamda inanç özgürlüğü bu ülkede olacaksa bütün evlatlarımızın veya insanlarımızın da bundan azami istifade de asla en ufak bir tereddütü dahi olmamalı."
Üniversite hastaneleriyle ilgili bir çalışmalarının bulunup bulunmadığının sorulması üzerine ise Müezzinoğlu, üniversitelerin kendileri için önemli olduğunu belirterek, özellikle tıp alanında tıp fakültelerini ve üniversite hastanelerini önemsediklerini ve ülkenin imkanları doğrultusunda her türlü desteği vermeye çalıştıklarını kaydetti.
Müezzinoğlu, "TOKİ'nin Sağlık Bakanlığı'nın bazı hastanelerine talepleri olduğu söyleniyor bu konuda bakanlığın bir görüşmesi anlaşması var mı?" sorusu üzerine şu an bir görüşme olmadığını belirtti.
Bakan Müezzinoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ben bu anlamda kurumsal milliyetçiliğin içinde değilim benim için önemli olan vatandaşıma sağlık hizmetlerinin güçlü ve hızlı verilmesi arazi tutuculuğu yapacak durumda değilim. Bu arazi millet adına çok daha iyi değerlendirilecekse o değerlendirme en ideali ne ise o anlamda da o ideali hiç tereddütsüz yaparız. Önemli olan İstanbul'daki 14 milyon insan sağlığa ideal şekilde ulaşabiliyor, alabiliyor mu? Diğer değerli arsa da yapı da millet adına ideal değerlendirilebiliyor mu hadise bu."
Bir gazeteci, bir süre önce İstanbul'da özel bir hastanede temizlik işçilerinin bizzat ameliyat yaptığı yönünde bir haber yaptığını belirterek, bu konuda bilgisinin olup almadığını sorduğu Müezzinoğlu, şöyle konuştu:
"Bugünün Türkiye'sinde bırak uygulanıyor olmasını konuşuluyor olması bile Türkiye açısından asla kabul edilebilecek, Sağlık Bakanlığı açısından asla kabul edilebilecek bir hadise olamaz. Bu ister devlet, isten özel, ister üniversite hiç fark etmez. Bu anlamda kesinlikle çok kararlı ve çok radikal tedbirler alırız gereğini de yaparız. Konuyla ilgili İstanbul il müdürlüğü ne yaptı onu bilmiyorum ama takibini yaparım."
- İstanbul
Son Dakika › Politika › Sağlık Bakanı Müezzinoğlu Gazetecilerle Bir Araya Geldi - Son Dakika
Sizin düşünceleriniz neler ?