Sıfır Atık Projesi" Kamuda Başlıyor

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Sıfır Atık Projesi kapsamında bu yıl, Ankara'daki bütün kamu kurumlarının çöplerinin geri dönüşüme tabi tutulacağını belirterek, "Gelecekte de illere yayacağız bu projeyi. Sonra da vatandaşlara. Birkaç yıl sonra Türkiye'de dışarıya çöp atılmayacak." dedi.

Özhaseki, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Şehit Ömer Halisdemir Konferans Salonu'nda düzenlenen Karaman 1. Çevre Çalıştayı Kapanış Program'nda, Sıfır Atık Projesi'ni bakanlıklarında başlattıklarını söyledi.

Geri dönüşümle bin 450 ağaç kurtarıldı

Günde ortalama 750 kilogram çöpün çıktığı Bakanlıkta atıkların geri dönüşüme tabi tutulduğunu anlatan Özhaseki, şöyle konuştu:

"Türkiye'de bir atak başlattık. Bu yıl Ankara'da bütün kamu kurumlarını geçiriyoruz. Gelecekte de illere yayacağız bu projeyi. Sonra da vatandaşlara. Birkaç yıl sonra Türkiye'de dışarıya çöp atılmayacak. Koridorlarda kumbaralarımız var. Bütün memur arkadaşlar ofislerindeki çöp tenekelerini çıkardı. Elindeki kağıt fazlalığını kumbaraya atıyor. Şişe, pil veya elektronik atık varsa oraya gidip atıyor. Restoranlardan çıkan gıda atıkları ise Bakanlığımızın köşesinde küçük bir makine var; ısıl işleme tabi tutuluyor ve gübre olarak çıkıyor, alıp götürüyorlar. Bakanlıkta 9 ayda topladığımız kağıtlardan bin 450 civarında ağaç kurtardık. Bir ton kağıt, 17 ağaca mal oluyor."

Türkiye'deki atık ekonomisi 3,5 milyar lira

Özhaseki, atıkların ekonomiye kazandırılmasının önemine işaret ederek, şöyle devam etti:

"Türkiye'deki atıklarla ilgili ekonomi 3,5 milyar lira civarında. Bunu üç sene içerisinde 10 milyar liraya çıkarabiliriz. İstihdam 60 binlerde, 100 binlere çıkarabiliriz. Müthiş faydası olur. Dışarıdan kirli kağıt ithal ediyoruz. Kağıt fabrikalarımız yılda bir milyon ton civarında kağıt alıyor. Elin kullandığı kötü kağıtları para verip alıyorlar. Bizim kağıtlar, çöpe atıldığı için karpuz kabukları, domates ve biberle karışıp gidiyor. Yazık günah değil mi? Bunların hepsini ekonomiye kazandırabiliriz. Bu noktada artık evlerimizde ayrıştırma başlayacak. Bunu, ev hanımları yapacak ama poşetlerini belediyelerimiz dağıtacak. Ankara'da 2 bin 563 kurumu belirledik. Bakanlığımız ve Cumhurbaşkanlığı geçti, TBMM geçiyor. Diğer kamu kurumlarının hepsi bu yıl içerisinde Sıfır Atık Projesi'ni uygulayacak. İl olarak da Karaman'dan başlıyoruz. Teşvik vermeye de devam edeceğiz. Bu bir medeniyet ölçüsüdür."

Çocuklara "bakkallı" teşvik projesi

Türkiye'ye örnek olacak projenin Karaman'da başlatılacağını vurgulayan Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Finansman desteği de var. İş, belediye başkanında ve vatandaşlarda. Belediyemiz gün belirleyecek ve ayrıştırma poşetlerini bütün evlere dağıtacak. Çocuklarımız gönüllü sıfır atık hizmetlisi olabilir. Kağıt, şişe ve pet gibi atıkları mahalle bakkalına götürdüklerinde epeyce bir şey geçecek ellerine. Bunu başlatıyoruz. Her bir çocuk eline bir harçlık geçsin diye komşularının kağıdını götürür. Defterini bile içine atar götürür. Biraz da damarda Kayserililik varsa kesin yapar. Evlerde, çocuklara ekonomiyi öğreteceğiz. Atıkları alıp götürdüklerinde mahalledeki anlaşmalı bakkallardan para da almaya başlayacaklar. Ona belki sakız ve gazoz parası olacak. Böylelikle teşvik etmiş olacağız. Türkiye'de bu uygulama başlamış olacak. 2000'lilerin başında çöplerin değerlendirilme oranı yüzde 1'dir. Hedefimizde yüzde 100'ünü değerlendirmek var ama 2023'e kadar yüzde 35'e çıkmayı hedefliyoruz. Ülke olarak dışarıya 31 milyon ton atık veriyoruz. Bunların hepsi enerjiye dönüşebiliyor."

"454 plajımızda 'mavi bayrak' var"

Özhaseki, çevre temizliği konusunda 15 yılda çok güzel gelişmelerin yaşandığının altını çizerek, 2000'li yılların başında arıtma tesislerinin nüfusun yüzde 35'ine hitap ettiğini, bugün ise bu oranın yüzde 83'e çıktığını bildirdi.

Arıtma tesisi sayısının bin 29'a ulaştığını anlatan Özhaseki, bu alanda yenileme çalışmalarının da sürdüğünü, 2023'te dışarı atılan kirli suların tamamının temizlenerek doğaya kazandırılacağını söyledi.

Özhaseki, hava istasyonu sayısının arttığını dile getirerek, gürültü haritalarını hazırlandığını ve 290 yerde gemi atıkları temizleme tesislerinin çalıştığını bildirdi.

Dünyada "mavi bayraklı plaj" sayısının övünç meselesi olduğunu aktaran Özhaseki, "454 tane plajımızda 'mavi bayrak' var. Dünya üçüncüsüyüz. Birincisi olmak için de elimizden geleni yapıyoruz. Temizleyeceğiz. Kirlilik diye bir şey olmayacak." dedi.

"Hamdolsun o çukurlara katiller ordusunu doldurduk"

Özhaseki, terör örgütü PKK'nın Güneydoğu'da hendek ve çukurlarla devlet kurmaya çalıştıklarını belirterek, "Güya bağımsızlığa doğru gidiyorlardı. Bir devletçik kuracaklardı aşağıdan kopardıklarıyla. PKK devleti, kimin istediği ve kime yarayacağı belli bir devlet. Hamdolsun o çukurlara, katiller ordusunu doldurduk, bitirdik. Ülke içinde kalmadı." diye konuştu.

"Kadir Gecesi viski içen komutan şimdi FETÖ'den yatıyor"

FETÖ ile mücadeleye de değinen Özhaseki şunları kaydetti:

"FETÖ belası... 15 Temmuz'dan sonra ifadeler, tutanakları birleştirdiğimizde görüyoruz ki yine aynı ülkeye hizmet ediyorlar. En kötü tarafı da din anlamında doğru bildiğimiz ne varsa tam tersini yaparak dindar olduğunu söylüyorlar. Benim bildiğim İslam dini Kur'an ve sünnettir. Oraya uyuyorsa çizgi, eyvallah. Hoca uymuyorsa ne değeri var? Gözünü yumunca Hazreti Peygamber'i görüyormuş. Haşa, işi gücü yok Hazreti Peygamber'in bu sapığın rüyasına veya gözünün önüne gelecek, FETÖ denen sapığın. Yalan mübah; sahtekarlık, hırsızlık, soru çalma, iftira ve kumpas hepsi bunlarda, hepsi helal. Kayseri'de bir garnizon komutanının, akşamı Kadir Gecesi -gündüzünde ramazan, oruçluyuz- viski içtiğine şahidim. Şimdi FETÖ'den yatıyor içeride. Nasıl dindarsınız yahu? Güya kendilerini saklıyorlarmış. Lanet olsun sizin gibi adamlara. Çok şükür bunu da bitirdik. Bu kadar belayla uğraşan başka bir millet yok."

"İnsanlığa da ders veriyorlar"

Türkiye'nin terörle mücadelede gösterdiği başarının karşısında ekonominin de büyümeye devam ettiğini belirten Özhaseki, Zeytin Dalı Harekatı'na değinerek şöyle konuştu:

"Yurt dışında bir harekat içerisindeyiz. Elhamdülillah ordumuz yüz akımız, çok güzel işler yapıyor. Rabb'im bir daha şehit haberi aldırmasın. Bu aslanlarımızı yavrularımızı korusun. Hep dua ediyoruz. Fetih sureleri okuyarak dua edelim. Müthiş bir mücadele içindeler. İnsanlığa da ders veriyorlar. Toplumun, kadın ve çocukların olduğu yere bomba atmıyorlar, silah sıkmıyorlar. Gerekirse kendi canlarından oluyor yavrularımız, o titizliği gösteriyor. Harekatın içinde olmamıza rağmen bizim işlerimiz, ekonomimiz iyi gidiyor. Yedi düvele karşı adeta kurtuluş mücadelesi veriyoruz. Bunları yaparken çevreyi ihmal etmiyoruz. İşimize bakacağız. Orada yavrularımız savaşırken onlara layık olacağız."