AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, hiç kimsenin devletin haricinde zor kullanmaya kalkmaması gerektiğini belirterek, "Herhangi bir ekol, okul, cemaat, meşrep, mezhep, hiç kimse veya herhangi bir örgüt, bütün silahlara karşı çıkmalıyız. İster Türk teröristten ister Kürt teröristten ister herhangi bir mezhepten gelsin, silah kimin elindeyse hepsine karşı çıkalım" dedi.
Kurban Bayramı dolayısıyla siyasi partiler arası bayramlaşmalar kapsamında AK Parti'yi, CHP ve MHP heyetinin ardından, HDP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, İstanbul Milletvekili Hüda Kaya ve MYK Üyesi Günay Kubilay ziyaret etti.
AK Parti'de HDP heyetini, Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, Ankara milletvekilleri Murat Alparslan, Jülide Sarıeroğlu, Mahmut Sami Mallı ve Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcısı Meryem Göka karşıladı.
Ziyarette konuşan Ayhan Bilgen, Yemen'de bayram namazında camiye yapılan saldırı ve Mina'daki izdihamın herkesi üzüntüye boğduğunu belirterek, "bu olayların aslında bu coğrafyada iyi yönetime, liyakate ne kadar ihtiyaç olduğunu herkese gösterdiğini" söyledi.
Bilgen, bayramın bütün bu coğrafyadaki kan ve gözyaşının dinmesine vesile olmasını, Türkiye'ye de barış ve huzur getirmesini diledi.
"Suudi yönetiminin ciddi sorumluluğu var"
AK Parti'li Özdağ da hacda yaşanan izdihama değinerek, daha iyi yönetim organizasyonlarıyla kazasız belasız hac görevinin yerine getirilmesi gerektiğini, burada Suudi yönetiminin ciddi şekilde sorumluluğu bulunduğunu ifade etti.
Türk milletinin bu coğrafyada yaşarken, gerek Osmanlı gerek Selçuklu döneminde daima Batı ile mücadele ettiğini kaydeden Özdağ, şöyle konuştu:
"O günlerden bugüne ne acılarımız oldu. Bu topraklarda tutunmak çok zor. Yol üstünde bağı olanla yari güzel olanın başı dertten kurtulmaz. Bu topraklar öyle topraklar. Geçmişte bu topraklarda büyük ekonomilerle büyük ordularla durdular. Biz de şimdi büyük ekonomilerle büyük ordularla ama demokrasiye ram olmuş orduyla, büyük demokrasilerle bu topraklarda tutunabiliriz, kalabiliriz. İnşallah bu topraklarda acının ve gözyaşının olmadığı, demokrasiyi içselleştirdiğimiz, farklılıklarımızı zenginlik kabul ettiğimiz fikirlerin çarpışmasından hakikat şimşeği doğsun. Silahlar konuşmasın, insanlar ölmesin istiyoruz. Egemen güçlerin oyunlarına gelmeyelim. Türkiye'de her fikir, her parti, her düşünce olsun. Herkes fikirlerini özgürce söylesin. Bireysel özgürlüğe, fertlerin özgürlüğü 'evet' diyoruz. Bireysel özgürlüklerin alanını genişletelim hep beraber ama kolektif özgürlüklere 'hayır' diyelim. Bütünlük içerisinde yaşayalım."
"Artık hiç kimse dağa çıkmasın, askerimiz, polisimiz ölmesin"
Selçuk Özdağ, tek vatanda tek millet olarak, hangi mezhepten olursa olsun eşit vatandaşlık duygusunun geliştirilmesi gerektiğini ifade ederek, "Bütün siyasal teorilerde zor kullanma hakkı devlete aittir. O nedenle hiç kimse devletin haricinde zor kullanmaya kalkmamalı. Herhangi bir ekol, okul, cemaat, meşrep, mezhep, hiç kimse veya herhangi bir örgüt, bütün silahlara karşı çıkmalıyız. İster Türk teröristten ister Kürt teröristten ister herhangi bir mezhepten gelsin, silah kimin elindeyse hepsine karşı çıkalım. Birlikte olalım. Çünkü bu topraklarda demokrasiye, insan hak ve özgürlüklerinin genişletilmesine ihtiyaç var. İnşallah bayram dilini her güne yayalım. Artık hiç kimse dağa çıkmasın, askerimiz, polisimiz ölmesin" değerlendirmesinde bulundu.
Bireysel özgürlüklerde bir problem varsa bunun parlamentoda halledileceğini söyleyen Özdağ, parlamentonun üstünde hiçbir gücün de tanınmamasını istedi.
Son Dakika › Politika › Siyasi Partilerde Bayramlaşma - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?