Suriye Tezkeresi TBMM Genel Kurulu'nda - Son Dakika
Politika

Suriye Tezkeresi TBMM Genel Kurulu'nda

Suriye Tezkeresi TBMM Genel Kurulu\'nda

Milli Savunma Bakanı Yılmaz: (2) "Ulusal güvenliğimize menfi etkisi olabilecek her türlü gelişmelere karşı ülkemizin temel hak ve menfaatlerinin korunması için gereken tedbirleri aldık, bundan sonra da almaya devam edeceğiz" "Hükümet olarak en önemli önceliğimiz vatandaşlarımızın ve ülkemizin güvenliğidir. Bir vatandaşımızın dahi hayatını kaybetmesini veya yaralanmasını doğal kabul etmek mümkün değildir"

03.10.2013 19:03

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, "Ulusal güvenliğimize menfi etkisi olabilecek her türlü gelişmelere karşı ülkemizin temel hak ve menfaatlerinin korunması için gereken tedbirleri aldık, bundan sonra da almaya devam edeceğiz" dedi.

Yılmaz, TBMM Genel Kurulu'nda, Suriye'ye ilişkin hükümete verilen yetkinin süresinin 1 yıl daha uzatılmasını öngören Başbakanlık Tezkeresi'nin görüşülmesi sırasında yaptığı konuşmada,Türk vatandaşları ve sınır güvenliğinin Suriye  kaynaklı tehlike ve saldırılar karşısında korunmasına yönelik etkin tedbirler alınması zaruretini  ortaya çıkaran tehdidin bugün de artarak geçerliliğini koruduğunu söyledi.

Tezkerenin  alındığı ortamda mevcut olan menfi şartların hiçbirisinde iyileşme  görülmediğini, mevcut risk ve tehditlerin arttığını ifade eden Yılmaz,  geçen süre içinde Suriye'de Esed rejiminin şiddet ve yıkım politikası sonucunda ölen insan sayısının 150 bine, Suriye'den diğer ülkelere sığınan insan sayısının 2.1 milyona ve yerlerinden edilmiş kişilerin sayısının ise 5 milyona  yaklaştığını kaydetti.

Yaşanan insanlık dramının sadece Suriye'nin değil, aynı zamanda bölgenin de güvenlik ve istikrarını  olumsuz yönde etkilediğini belirten Yılmaz, rejimin  saldırgan politikalarının oluşturduğu ortamın Türkiye bakımından ciddi bir ulusal güvenlik meselesi haline geldiğini vurguladı.

Suriye'deki kimyasal saldırıya değinen Yılmaz, çoğu çocuk yaklaşık  1.400 masum insanın ölümüne yol açan saldırının BM'nin yetkilendirdiği heyet tarafından incelendiğini ve inceleme heyetinin  raporunda Suriye'de  kimsayasal silah kullanıldığının, uluslararası hukukun ihlal edildiğinin bir kez daha  teyit edildiğini söyledi.

Rusya ile ABD arasında Suriye'nin  elindeki kimyasal silahların ve kimyasal silah üretiminde kullanılan tesislerin en kısa süre içerisinde ve en seri şekilde uluslararası denetim altında imha edilmesi hususunda mutabakata varıldığını anımsatan Yılmaz, bu anlaşmanın Suriye'nin bir daha kimyasal silah saldırısında bulunmasını ve kimyasal silahların terörist grupların eline geçmesini engelleyebilmesi bakımından önemli olduğuna işaret etti.

Bu anlaşmaya  uluslararası hukuk çerçevesinde hayatiyet kazandırmak  için BM Güvenlik Konseyi'nden karar çıkarıldığını anımsatan Yılmaz, şöyle devam etti:

"Bu silahların  en kısa zamanda kesin olarak  ve doğrulanabilir bir şekilde imhasını elbetteki desteklemekteyiz. Ancak unutulmamalıdır ki Suriye'deki vahşet kimyasal silah  kullanılmasıyla başlamadığı gibi bu silahların imhasıyla da sona ermeyecektir. BM Güvenlik Konseyi'nin söz konusu kararında da belirtildiği üzere kimyasal silah saldırısının sorumlularının hesap vermesi sağlanacak,  Suriye'dek trajediyi bitirecek, akan kanı  durduracak her türlü çabayı ülke olarak desteklemeye devam edeceğiz.

Suriye'ye karşı  hükümet olarak izlediğimiz politikamızın temel dayanağı Suriye'nin  egemenliği, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğünün  korunarak, Suriye halkının meşru haklarının  karşılanmasıdır. Bu suretle  Suriye halkının acıları dinecek ve bölge yeniden istikrara kavuşacaktır.  Kendi halkı ve komşularıyla barışık, toprak bütünlüğünü ve egemenliğini koruyan  bir Suriye bizim için de bölge için de önemlidir. Suriye'de yaşanan olayların bir an evvel son bulmasına barış ve istikrar ortamının yeniden sağlanmasına, halkın  meşru taleplerini karşılayan siyasi sürecin en kısa  sürede başlamasına ve Suriye'nin  egemenlik, toprak bütünlüğü ve ulusal birliğinin muhafazasına  yönelik çalışmalara katkı sağlamaya devam edeceğiz."

-"Sınır bölgelerindeki vatandaşların güvenliğini tehdit ediyor"

Yılmaz, Türkiye'nin Suriye ile ilgili toplantıların, süreçlerin dışında olmadığını, bizzat bu süreçlerin tam merkezinde bulunduğunu ifade ederek, Türkiye'nin Suriye kaynaklı gelişmeler karşısında maruz kaldığı güvenlik risklerinin Türkiye'nin sınırlarına  dayanmış insanlarla sınırlı olmadığını söyledi.

Söz konusu durumun, sınır bölgesinde yaşayan vatandaşların  güvenliğini de tehdit eden bir düzeye ulaştığını belirten Yılmaz, Suriye tarafından uluslarrarası hava sahasında uçak düşürülmesi sonucunda 2 pilotun şehit olduğunu, Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesinde 5 Türk vatandaşının hayatını kaybettiğini, Cilvegözü'nde bomba  yüklü bir aracın patlaması sonucunda 4'ü Türk vatandaşı 13 kişinin hayatını kaybettiğini, Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde Suriye rejiminin istihbarat  birimleriyle bağlantılı terör saldırısında 52 vatandaşın öldüğünü, 100'ün üzerinde  vatandaşın yaraladığını anımsattı.

Yılmaz, Suriye tarafından sınır boyunca açılan ateş sonucu Türkiye'ye düşen top, havan topu, roket gibi mühimmat sayısının  20 Eylül 2012 tarihinden bu yana 69'a ulaştığını bildirdi.

Yılmaz, iç savaş nedeniyle ekonomik krizle karşı karşıya kalan Suriye'de kaçakçılığın ciddi bir gelir kapısı haline geldiğini, TSK mensupları ile Suriye'deki kaçakçılar arasında yaşanan silahlı çatışmaların sınır güvenliğinin yanı sıra ülke ekonomisi bakımından da ilave riskler oluşturduğunu söyledi.

-"Biz savaş istemiyoruz"

Evrensel değerleri yok sayan uluslararası normlara aykırı her türlü yöntemi, silahı kullanmaktan çekinmeyen Suriye'deki Esed rejiminin Ortadoğu'daki hassas dengeler üzerine kurulu göreli istikrar  ortamını daha da kırılgan hale getirdiğini kaydeden Yılmaz, şunları söyledi:

"911 kilometre  uzunluğunda sınıra sahip olduğumuz komşu ülke Suriye'de yaşanan gelişmeler  terör örgütlerine ve illegal yapılara sığınak oluşturmaktadır. Suriye halkının demokratik talep ve beklentileriyle herhangi bir ilgisi bulunmayan bu terör örgütlerinin sivil unsurlara karşı gerçekleştirdiği eylemler rejime karşı mücadele eden muhalif grupların  meşru hak ve arayışlarına uluslararası toplumun nezdinde de gölge düşürmektedir. Hükümet olarak en önemli önceliğimiz vatandaşlarımızın ve ülkemizin güvenliğidir. Bir vatandaşımızın dahi hayatını kaybetmesini veya yaralanmasını doğal kabul etmek mümkün değildir. Ulusal güvenliğimize menfi etkisi olabilecek her türlü gelişmelere karşı ülkemizin temel hak ve menfaatlerinin korunması için gereken tedbirleri aldık, bundan sonra da almaya devam edeceğiz. Biz yardım ettiğimiz kimsenin kimliğine bakmayız, mağdurun kimliği sorulmaz. Biz savaş istemiyoruz, mevcut savaşı durdurmak istiyoruz ."

- TBMM

Kaynak: AA

Son Dakika Politika Suriye Tezkeresi TBMM Genel Kurulu'nda - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement