Türk Kadınının Seçme ve Seçilme Hakkı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, "Türk kadını, toplumda layık olduğu yeri mutlaka almalıdır. Kadına karşı ayrımcılığı hiçbir alanda kabul etmiyoruz. Biz, kadınların siyasette de toplum hayatında da en önce olmasını savunuyoruz." ifadelerini kullandı.

Torun, yaptığı yazılı açıklamada, 5 Aralık 1934'te Türk kadınına hakların en büyüğü olan "seçme ve seçilme hakkı"nın verildiğini, ancak aradan geçen 84 yılda kadınların hak ettikleri yerde olmadığını belirtti.

Atatürk devrimlerinin en önemlilerinden birinin Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilmesi olduğunu hatırlatan Torun, Türk kadınının, ulusal mücadeledeki asalet ve kahramanlığı ile kendisine tanınan bütün haklara layık olduğunu kanıtladığını vurguladı.

Kadınların sosyal ve siyasal haklarına kavuştuktan sonra bilimde, tıpta, edebiyatta, sanatta, basında, siyasette ve daha birçok alandaki başarılarıyla isimlerini tarihe yazdırdıklarının altını çizen Torun, şöyle devam etti:

"Bugüne kadar ne yazık ki kadınlarımızın toplumdaki hak ettiği yeri alamaması düşündürücü ve üzücüdür. Çağdaş hukuk devleti anlayışının temel koşulu, kadına toplumsal, siyasal, kültürel haklarını vermektir. 'Kadınların siyasal yaşamda yerlerinin olmadığı, siyasetin erkek işi olduğu' inancı hala çok yaygındır. Bu algının bir an önce değişmesinin yolu da eğitimden geçmektedir. Eğitimin her düzeyinde, okula devam eden kız öğrencilerin sayısı erkek öğrencilerinkinden çok daha azdır. Kızlarımıza çağdaş eğitim sistemi kapsamında iyi bir eğitim verilmesi ve iyi bir meslek sahibi olmalarının önü açılırsa kuşkusuz ki kendi ayakları üzerinde durabilecek ve kendi geleceklerini yine kendileri tayin edebileceklerdir. Türk kadını, toplumda layık olduğu yeri mutlaka almalıdır. Kadına karşı ayrımcılığı hiçbir alanda kabul etmiyoruz. Biz kadınların siyasette de toplum hayatında da en önce olmasını savunuyoruz."

Seyit Torun, CHP olarak, Cumhuriyet'in kazanımlarına sahip çıkmaya, kadın haklarının iyileştirilmesi ve onların toplumsal hayatın her alanında yerlerini alması için mücadele edeceklerini kaydederek, "Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verildiği bu anlamlı günde, Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü bir kez daha saygıyla anıyor, tüm kadınlarımızı en içten sevgi ve saygılarımla selamlıyorum." değerlendirmesinde bulundu.