Spor Toto Süper Lig'in 16. haftasında Fenerbahçe ve Galatasaray arasında oynanan maçta Raul Meireles'in kırmızı kartı sonrası PFDK 'tükürme' ile ilgili olarak 8 maç verip, Tahkim Kurulu yapılan savunma sonrası bu cezayı kaldırdı. 19. haftada ise bu sefer Felipe Melo'nun 'tükürme' olayı oldu, yapılan savunmayı Tahkim Kurulu
yeterli bulmayıp cezayı kaldırmayınca Galatasaraylı yöneticiler çeşitli yollarla isyan etti. Türkiye Futbol Federasyonu'ndan açıklama bekleyen Galatasaray camiasına Federasyon başkanı Yıldırım Demirören cevap verdi. Akşam gazetesinden İsmail Küçükkaya, Yıldırım Demirören'le yaptığı görüşmeyi kaleme aldı. İşte o görüşme ve detayları; "4 ÖNEMLİ MESAJ Gerçekleştiği gibi aktarayım ama sabırsızlar için peşinen belirteyim ki; 1- Milli Takım'da Avcı ile yola devam edilecek, Brezilya'ya gidilemese bile...
2- Futbol Federasyonu'nda Tahkim başta olmak üzere kurul değişikliği yapılmayacak.
3- Federasyon hakemlerden memnun.
4- Şike soruşturmasıyla ilgili bundan sonraki aşamalarda içeride veya dışarıda herhangi bir sonuç beklenmiyor.' Bu özetten sonra şimdi İstinye'deki Federasyon Başkanlık katındaki sohbetin gelişimine geçelim. Pazar günü Arena'daki maça gitmiş ve pazartesi günü Galatasaray- Antalya maçını yazmıştım. O atmosferle başladık. Stattaki ambiyansı anlattım. Etkileyiciydi. Acaba Erzik ve Demirören ne düşünüyordu? Türk futbolu için bu flaş devre arası transferleri nasıl görüyorlardı? DROGBA GURURLANDIRDI Biri Türk futbolunun diğeri UEFA'nın zirvesindeki iki başkan da memnundu. Bir hava geldiğini düşünüyorlar ve böylesi hareketlerin her zaman olumlu olduğunu söylüyorlar. Önce Erzik'in görüşü: 'Sneijder da önemli ama özellikle Drogba transferi müthiş. Dünya futbol kamuoyunda gürültü kopardı. Geçen yıl iki maçta onu tribünden izledim. Özellikle Şampiyonlar Ligi Finali'nde Chelsea'ye galibiyeti o getirmişti. Geçen yıl da Çin'de olduğu için futbolu özlemiş belli. Havaalanına geldiği görüntüden belli. Arena'daki havayı da soluyunca etkilendiği de... Bunlar da Demirören'in sözleri: 'O gün Zürih'teydim. UEFA toplantısından dönüyordum. Havaalanında birisi yanıma geldi. Yakamdaki Türk bayrağı rozetini görmüş. Drogba Drogba... Galatasaray Galatasaray dedi' Futbolun şov işi olduğu, ulus-lararası tanınırlığı olan markalar yaratmak, seyir zevkine hitap etmek, yıldızlara sahip olmakla büyük olunduğu ortada. Hatırlanırsa Sarı-Kırmızılılar UEFA şampiyonu olduğunda dünyanın her yerinde Hasan Şaş ismi ezberlenmişti. Erzik bir noktanın daha altını çizdi, 'Fatih (Terim) çok akıllı adam. Takım içinde rekabeti hemen yarattı. Sabri'ye bak, Burak'a da...' Kendisi de Beşiktaş'tayken Guti'yi ve Quaresma'yı getiren Demirören şunu da ekledi: 'Yılda 5-6 maç kazandırsalar yeter.' KRİZİN ÇÖZÜMÜ: ALTYAPI Peki Türk futbolu niye yerlerde sürünüyor? Fotoğrafın güzel, parlak ve estetik tarafından gri ve sönük bölümüne geçtik. 'Peki!' dedim, 'Niye Türk futbolu geri gidiyor veya yerinde sayıyor, futbol kalitesi niye düşük, Milli takım niye dökülüyor, kaç turnuvadır kaçırıyoruz?' Erzik ve Demirören'in ortak yanıtı: 'Altyapı' Erzik uzun uzun Fatih Terim ve Serpil Hamdi Tüzün'le Türkiye'yi nasıl taradıklarını, yetenek avcılığına çıktıklarını, Piontek'le zihinleri değiştirdiklerini ve uzun vadeli yatırım yaptıklarını anlattı.
ABDULLAH AVCI KALACAK Demirören'e sordum, 'Şimdi ne yapıyoruz' diye. Yanıtı şu şekilde: 'Akademiye yatırım yapmak zorundayız. Bunun için çalışıyoruz. Genç takımlarda bitiyor iş. 14 yaş altı, 15, 16, 19 yaş altı gibi gruplarda... Her takımın da yılda 7-8 milyon euro yatırım yapması gerekiyor. İşimiz zor ama bütün gücümüzü buraya vereceğiz.' Tam da günüymüş meğer. Tolunay Kafkas'ın Trabzon'a gitmesinden sonra 'Acaba bu sistemin başına kimi getirelim?' arayışı içindelermiş. Erzik de bir-iki isim önerdi. Demirören'e de sürekli bununla ilgili telefonlar geliyordu. Demirören'den Milli Takım'ın geleceğini öğrenmek istedim. Verdiği mesajı şöyle özetleyebilirim: 'Avcı'yla devam. Bir turnuvaya şans eseri gitmişiz gitmemişiz buna bakarak karar vermem. Uzun vadeli düşünüyorum. Hiddink gittiğinde herkes ne dedi? 'Bu futbolcular değişsin.' Hoca vizyonuna uygun bir takım oluşturmaya çalışıyor. Ama çok sabırsız milletiz. Daha dün evlenmişiz, hemen bugün çocuk istiyoruz. Biraz sabır.' "BEN VARSAM ARTNİYET OLMAZ" Kurullar meselesini gündeme getirdim. Demirören'e 'Çok eleştiriliyorsunuz' dedim. Bir değişiklik olup olmayacağını anlamaya çalıştım. Düşünmüyor. Hakemlerin kalitesinden memnun. Kurulların kararlarından da. 'Hangi yanlış kararları var ki kurulların?' diye sordu. 'Meireles tükürmedi, Melo tükürdü' diyerek en çok tartışılan konudaki şahsi fikrini söyledi. Ayrıca şunu hatırlattı: 'Kurulların değiştirilmesi öyle kolay mı? Çocuk oyuncağı mı? Benim olduğum yerde art niyet olmaz. Hata olabilir, olursa da gereği yapılır. Genel kurul kararı gerekir.' SORUŞTURMA SORUNSUZ İşte böyle... Futbol Federasyonu'nda yaptığımız 45 dakikalık görüşmenin özeti bu. Şike soruşturmasıyla ilgili olarak da Demirören, UEFA'nın her federasyonun bağımsız kurullarının kararlarına baktığını hatırlattı ve bundan sonra herhangi bir sorun beklemediğini sorum üzerine açıkladı.
Son Dakika › Spor › 'Meireles Tükürmedi, Melo Tükürdü' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?