Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Kapucu, "20 sene öncesinden kimin Alzheimer olacağını, kimin olamayacağını ayırtedip ona göre tedavi yönelimleri yapılabileceği bir teknolojik ortamdayız" dedi.
Türkiye Nükleer Tıp Derneği'nin düzenlenlediği 24. Ulusal Nükleer Tıp Kongresi ve 1. Balkan Ülkeleri Nükleer Tıp Kongresi, Antalya Belek'teki Susesi Otel'de devam ediyor. Kongre kapsamında düzenlenen basın toplantısında konuşan Kongre Bilimsel Kurul Başkanı ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Kapucu, Alzheimer hastalığın ortaya çıkışından 15-20 yıl önce, nöronların arasında yer alan amiloid plak adı verilen protein depolarında birikme gözlendiğini, bunun da hastalığın erken tanısını mümkün kıldığını söyledi.
Türkiye'de son yıllarda Alzheimer hastalarının sayısının arttığına dikkati çeken Kapucu, bugün ABD'de 40 milyon Alzheimer hastası olduğunu bildirdi. 80 yaşını geçen her iki kişiden birinde Alzheimer riski olduğuna işaret eden Kapucu, şöyle konuştu:
"Bizim de yaş ortalamamız artıyor. Daha erken yaşlarda da görülebiliyor. Başlama süreci 20 sene öncesine dayanıyor. 20 sene öncesinden kimin Alzheimer olacağını, kimin olamayacağını ayırtedip ona göre tedavi yönelimleri yapılabileceği bir teknolojik ortamdayız. Erken tanı konduğu zaman uzun süre hastayı kendi seviyesinde tutabiliyoruz. Bu bile hastanın yaşam kalitesi ve ailesi için çok önemli bir şey."
Türkiye Nükleer Tıp Derneği Başkanı Prof. Dr. Ömer Uğur, nükleer tıpta hastalıkların tanı ve tedavisinin radyoaktif ilaçlarla yapıldığını, bu ilaçların hastalıklı dokuya giderek görüntülemeyi sağladığını anlattı. Tıpta Türkiye'nin bölgesinde önder bir role sahip olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Uğur, "Eskiden hastalarımız bu tedavi için yurtdışına giderken şimdi yurtdışından Türkiye'ye gelip bu tedaviyi alıyorlar" dedi.
Türkiye Nükler Tıp Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Seyfettin Ilgan da kişinin radyasyondan sakınarak görüntüleme yöntemlerinden uzak durmasının daha büyük riskler ortaya çıkarabileceğini kaydetti. Ilgan, "Radyasyon sadece tıbbi uygulamalardan alınmıyor. Doğadaki bir çok radyoaktif madde var. Güneşten kozmik ışınlar yoluyla radyasyona maruz kalıyoruz. Hepimiz istesek de istemesek de belli bir düzeyde radyasyon alıyoruz" dedi.
Yurtiçi ve yurtdışından 500'ün üzerinden katılımcının takip ettiği kongre yarın sona erecek.
- ANTALYA
Son Dakika › Yerel › 24. Ulusal Nükleer Tıp Kongresi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?