8 Mart'ta Kadınlar Ayvalık'ı Salladı

8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle yurt genelinde olduğu gibi Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde de bir dizi etkinlik yapıldı.

Ayvalık'ta yapılan etkinliklerde, AK Parti Kadın Kolları tarafından Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin'e bizzat iletilmek üzere 'Kadına Şiddete Hayır' adlı bir imza kampanyası düzenlenirken, MHP İlçe Kadın Kolları tarafından da bin adet çam fidanı dağıtılarak, her fidana diken kişinin isminin verileceği belirtildi. İlçe merkezinde trafiğe kapalı olan Talatpaşa Caddesi'nde, kısa adı AYKEP olan Ayvalık Kadın El Emekleri Pazar Yerini oluşturan kadınlar tarafından yapılan el emeği süs ve hediyelik eşyalar belediye tarafından kurulan stantlarla vatandaşların ilgisine sunuldu.

Aynı cadde üzerine kurulan stantlarda Birlik Ortopedik Engelliler Derneği iş atölyesinde üretilen hediyelik eşyaların da bulunduğu stant yerini aldı. Talatpaşa Caddesi'nde, Bağımsız Kadın İnisiyatifi, Kadının Sosyal Hayatını Araştırma ve İnceleme Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları tarafından kurulan stantlarda da 8 Mart'ın önemine dikkat çekilirken, kadına karşı işlenen şiddete tepki gösterildi.

Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen, CHP Ayvalık İlçe Başkanı Fatih Ayyürek, CHP'li Belediye Meclis Üyelerinin de hazır bulunduğu kadın dayanışmasının sergilendiği etkinliklerde; saat 12.45'te Ayvalık merkezinde bulunan Cumhuriyet Meydanında toplanan; Ayvalık Kent Konseyi Kadın Meclisi, Ayvalık Bağımsız Kadın İnisiyatifi, Ayvalık Çevre Koruma Derneği, ADD, ASD, ASED, AYKÜSAD, AYOP, CHP Kadın Kolları, ÇYDD, EMEP, Halkevi, KASAİD, KESK (Eğitim-Sen, SES, BES, Tüm- Bel- Sen ), Kızılay Derneği, Pir Sultan Abdal Derneği, TEMAD, Türk Anneler Derneğinden oluşan 8 Mart Kadın Platformu temsilcisi kadınlar adına bir basın açıklaması yapıldı.

Platformun öncüsü Havva Taylan tarafından yapılan açılış konuşmasında, hafta boyunca ilçede yapılacak etkinlikler hatırlatılarak, cumartesi günü yapılacak olan kapsamlı kadın yürüyüşüne katılım için ilçedeki kadınlara çağrı yapıldı. Taylan'ın ardından platform adına basın açıklamasını okuyan SES Ayvalık Temsilcisi Birsen Seyhan,

8 Mart 1857'de Newyork'ta 40 bin dokuma işçisi kadının 12-14 saati bulan günlük çalışma süresinin 8 saate düşürülmesi ve daha iyi çalışma koşulları için greve gittiğini, ancak egemenlerin buna büyük tepki gösterdiğini ve polislerin kadın işçilere saldırması sonucunda fabrikaya kilitlenerek dışarı çıkamayan 129 kadın işçinin yanarak hayatını kaybettiğini anlattı.

Seyhan yaptığı açıklamada, 8 Mart 1957 yılından yaşanılan bu olayın üzerinden 100 yılı aşkın bir zaman geçmiş olmasına rağmen özellikle ülkemizde kadınlar olarak toplumsal konumumuzdan çalışma yaşamındaki koşullarımıza kadar değişen pek bir şey olmadı. Bu yıl 8 Mart, tüm dünyada 'kadın' ve 'eşitlik' kelimelerinin çok sık kullanıldığı bir sürecin parçası olarak gündeme geleceğini,

üretim süreçlerinin dışında bırakılarak yedek işgücü ordusunun önemli bir parçası olarak düşünülen sürekli kırpılan sosyal ve ekonomik hakların yokluğunu hissettirmeyecek dayanaklar haline getirilen kadınlar, dönemin ihtiyaçları doğrultusunda başka başka rollere büründürüldüğünü savundu.

Yapılan açıklamada, Dünya Bankası'nın

2012 yılını 'Dünya Kadın Yılı' ilan ederek, dönemin ihtiyaçlarını sermaye cephesinden tarif ettiği savunularak, 'Cinsiyet Eşitliği Karlılık Getirir'diyen Dünya Bankasının bu fikirlerini ilan ettiği raporun açıklandığı ilk ülkelerden birinin Türkiye olduğu belirtildi. Krizden çıkmanın yöntemlerinden biri olarak; ucuz ve güvencesiz işgücü olan kadınların istihdam alanına çekilmesi öngörüldüğü belirtilen açıklamada, "Diğer yandan da kadınların sosyal devletin yokluğunun açıklarını kapatmak için muhafazakar politikalarla aile içine hapsedilmesi söz konusudur. Bunun nedenleri çok açık. Sağlık, eğitim, barınma, beslenme gibi devletin elini çektiği alanlardaki ihtiyaçların sorunsuzca karşılanmasında kadınlara önemli görevler biçiliyor. Aile için bu ihtiyaçların karşılanması adına, sürekli 'annelik ve kadınlık görevleri'

hatırlatılarak devletten hiçbir hak talebinde bulunmaması bekleniyor. Kadınlar bütün bu görevleri yerine getirirken kuralsız ve esnek çalışmaya zorunlu kılınıyor.

Bir yandan çalışma yaşamında bütün hakları tırpanlanırken, kadınlara 'hasta, yaşlı ve çocuk bakımı' için evin yolu gösteriliyor. Bir yandan, 'kadın bizim için kutsaldır' denilirken kadınlara, 'siz ancak bizim değerlerimizle donatılan kutsal ailenin içinde var olabilirsiniz' nitelendirilmesi yapılıyor" denildi.

TBMM'DE GÖRÜŞÜLMEYE BAŞLAYAN YASADAN BEKLENTİLERİNİ ANLATTILAR

Çok eşlilik kocaya sonsuz itaat, cemaat değerlerinin sorgusuz kabul edilmesi gibi en gerici düşüncelerin kadınları kötülüklerden korumak adına en ileri değerler olarak sunulmaya çalışıldığı belirtilen açıklamada, TBMM'de görüşülmeye başlanılan şiddet yasası, şiddet mağduru kadınların ihtiyaçlarını karşılamaktan giderek uzaklaştırılmakta olduğu kaydedilerek, "Türkiye'den 237 kadın örgütünün temsil ettiği milyonlarca kadın olarak; Yasanın etkin, süratli ve caydırıcı olması yönündeki aşağıdaki taleplerimizin dikkate alınmasını, Şiddete uğrayan kadınların tek adımda yardım ve korunma alabileceği 7 gün 24 saat ve tek çatı ilkesiyle çalışacak merkezlerinin teşkilat, görev ve kadrolarının kadın örgütlerinin talepleri doğrultusunda düzenlenmesini, Yasada sığınaklar ve cinsel şiddet kriz merkezlerinin yer almasını, Kadın örgütlerinin şiddet ve cinayet davalarına müdahilliğinin kabul edilmesini istiyoruz. Günde en az 5 kadının yaşama, çalışma, evlenme, boşanma, giyinme ve benzeri hakları için öldürüldüğü dünyanın tek ülkesi olan Türkiye'de, buna dair rahatsızlığı olan başta kadın milletvekilleri olmak üzere tüm vekilleri bu konudaki taleplerimize destek vermeye çağırıyoruz. Ülkede ve Ortadoğu'da yürütülen savaş ve silahlanma politikalarında, inkarda ve çözümsüzlükte ısrar, kadınların yaşamına daha fazla şiddet, daha fazla yoksulluk daha fazla eşitsizlik olarak yansımaktadır. Uludere'de yaşananlar, faili meçhuller, operasyonlar ve tutuklamalar ölen çocuklar, tırmanan şiddet, devlet bütçesinin bir rant ve savaş bütçesi olmaya devam eden tablonun ekonomik, duygusal, psikolojik ve fiziksel yükünü en çok kadınlar çekmektedir. Bir anayasa yapma sürecinden geçtiğimiz şu günlerde kadınların beklentileri eşitlik, özgürlük, insanca yaşam, sosyal-ekonomik ve politik haklardan tam olarak faydalanabilmektir. Ancak hükümet bir yandan kadınların tüm haklarını geriye götürürken 'fırsat eşitliği ve pozitif ayrımcılık' gibi kelimelerin parlaklığına sığınarak kadın kesimlerini sahte bir eşitlik anlayışına mahkum ediyor" ifadeleri yer aldı.

TÜRKÖZEN VE AYYÜREK KADINLARA KARANFİL DAĞITTI

Ayvalık Cumhuriyet Meydanı'nda yapılan ve sık sık kadınların haklarını arayan sloganlarla kesilen basın açıklamasının ardından Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen ile CHP Ayvalık İlçe Başkanı Fatih Ayyürek basın açıklamasına katılan kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlayarak, kadınlara karanfiller dağıttı. - BALIKESİR