Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık Kocaeli'de

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, artık çevreye duyarlı olmayan, temiz üretim yapmayan sanayi kuruluşlarının sürdürülebilir bir büyümeyi yakalama şansının olmadığını söyledi.

Başiskele ilçesinde bir otelde düzenlenen, "Kocaeli Sanayi Odası Şahabettin Bilgisu Çevre Ödülleri" töreninde konuşan Işık, toplumda "sanayici kirletir, çevreciler korur" şeklinde bir anlayışın hakim olduğunu belirtti.

"Halbuki Kocaeli Sanayi Odası tam 20 yıldır sanayicilere temiz üretim bilincini aşılama noktasında büyük gayretler sarf ediyor" diyen Işık, oda yetkililerine duyarlılıklarından dolayı teşekkür etti.

Temiz üretimin, enerji ve ham maddeyi doğru ve verimli kullanmak olarak tanımlandığını aktaran Işık, şunları kaydetti:

"Artık çevreye duyarlı, temiz üretim yapmayan sanayi kuruluşlarının sürdürülebilir bir büyümeyi yakalama şansları yok. Hem tüketiciye hem çevreye hem de ürünün pazarlanabilmesi açısından verimlilik, çevre duyarlılığı ve temiz üretim çok önemli hale geldi. Çevreye duyarlı, temiz üretim yapmıyorsanız, global pazarlara mal satmakta gittikçe zorlanıyorsunuz demektir. Türkiye'nin şöyle bir handikapı vardı, bunu kabullenmemiz gerekiyor. Türkiye maalesef sanayileşmeye sermaye birikimi ile başlamadı. Kıt sermaye ile sanayileşmenin gayreti içerisinde olduk. Dolayısıyla bir kuşak çevreye olan yatırımı birinci, çok önemli öncelikli yatırım olarak görmedi."

"Bakanlık olarak üç önceliğimiz var"

Bakanlık olarak üç temel öncelik belirlediklerini kaydeden Işık, bunlardan bir tanesinin yerli üretim olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu her şeyi, ölçek ekonomisi çerçevesinde Türkiye'de üretilmesi gerektiğinin altını çizen Işık, bununla ilgili hertürlü çalışmayı yaptıklarına değindi.

İkinci önceliklerinin teknolojik üretim olduğunu aktaran Işık, artık Türkiye'de üretimde teknoloji düzeyinin her geçen gün daha yukarılara çekildiğini bildirdi.

Üçüncü temel önceliklerinin temiz üretim olduğuna işaret eden Işık, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Artık çevre dostu, doğaya zarar vermeyen, havayı, suyu, toprağı kirletmeyen ve tabiatın zarar görmemesi noktasında azami hassasiyeti gösteren, hatta kullanılan suların tekrar tekrar kullanımı noktasında gri sulardan dahi faydalanan, her türlü çevre şartını, çevre dostu noktalarına çeken bir üretim anlayışını, özellikle temel öncelik alanımız olarak belirledik. Bu noktada Türkiye'de önemli gelişmeler var. İnanıyorum ki bu ve benzeri ödüller bütün sanayi kuruluşlarımızı temiz üretim noktasında çok daha motive edecek, çok daha cesaretlendirecek."