Suriyeli Sığınmacıların Çileli Yaşamı

ÖZKAN BİLGİN - Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan Suriyeli sığınmacıları kış hazırlığı telaşı sardı.

Doğu Anadolu Bölgesi'nde havaların soğumaya başlamasıyla kış mevsimini nasıl atlatacaklarını düşünen Suriyeli sığınmacılar, barındıkları derme çatma yapıları kışa hazırlıyor.

Kaldıkları yapıların duvarlarını battaniye ile kaplayan aileler, kendilerine dağıtılan kömür ve diğer yardımlarla soğuğa karşı korunmaya çalışıyor.

Suriye'deki savaştan kaçarak geldiği Şanlıurfa'da bir süre kamplarda kalan ve oradan ailesiyle Van'a gelen Farız Nasır, AA muhabirine, 4 yıldır zor günler yaşadıklarını anlattı.

Bombalı saldırılarda oğlunu kaybeden, evi ve iş yeri yıkılan Nasır, zor günler geçirdiklerini söyledi.

Yaşadıkları evin yıkılma tehlikesinin bulunduğunu dile getiren Nasır, çocuklarını okula gönderemediğini ve onların hastalanmasından endişelendiğini belirtti.

Nasır, çocuklarına kıyafet yardımı yapılmasını istedi.

Nasır'ın eşi Kiraz Nasır da savaş nedeniyle ailece perişan olduklarını belirterek, "Suriye'de okul bombalanmasında bir çocuğumu başka bir saldırı da ise babamı kaybettim. Savaştan kaçıp buralara kadar geldik. Kaldığımız evin duvarlarının çatlak ve sıvasız olmasından ötürü içeri hiç ısınmıyor. Battaniyelerle duvarları kaplayarak soğuktan korunmaya çalışıyoruz. En küçük çocuğum soğuktan sürekli hastalanıyor" diye konuştu.

"Esed'e hakkımızı helal etmiyoruz"

Nasır ailesinin 10 yaşındaki kızı Leyla da Suriye'de çok kötü olaylara tanıklık ettiğini söyledi.

"Ailem ve birçok akrabamızla kaçtık. Savaş çok kötüydü" diyen Leyla, "Esed kimseye acımadı. Okulum, evim yaşadığım yer, yerle bir edildi. Esed'e hakkımızı helal etmiyoruz" ifadesini kullandı.

Çadırda yaşam mücadelesi

Suriye'nin Kobani (Ayn el Arap) bölgesinde DAEŞ saldırılarından kaçıp Van'a gelen Yasin ailesi de çadırda yaşıyor.

Eşi ve en küçüğü 5 aylık 3 çocuğuyla çadırda kalan Nebi Yasin, Suriye'deki gelişmeler yüzünden her şeylerini kaybettiklerini dile getirdi.

Van'da onlarca ailenin çadırda kaldığını ve yakacak sıkıntısı yaşadığını belirten Yasin, "Komşularımız sağ olsun her öğün bize yemek gönderiyor. Ne yapacağımızı, nereye gideceğimizi bilmiyoruz. Vatanımızı çok özlüyoruz. Savaş bitip her şey normale dönerse oraya geri dönmeyi düşünüyoruz" dedi.

Yasin'in eşi Gule de çadırda çocuklara bakmanın çok zor olduğunu ancak başka çarelerinin bulunmadığını söyledi.

Savaşların yaşamlarında derin izler açtığının altını çizen Gule, "Bize yardımcı olurlarsa seviniriz. Çocuklarımla çok mağdur oluyorum. Kar yağmak üzere. Birçok ihtiyacımız var" dedi.

"Vakıf olarak elimizden geleni yapıyoruz"

Tuşba Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü Ubeydullah Arvas da kentte barınan Suriyelilerin vakfa kayıt yaptırması durumunda ayni ve nakdi yardımlardan yararlanabileceklerini belirtti.

Yardım konusunda hiçbir ayrım gözetmediklerini dile getiren Arvas, "Ülkemizde yaşayan vatandaşlar hangi yardımdan faydalanıyorsa, sığınmacılar da aynı yardımdan yararlanıyor. Onların mağdur olmaması için vakıf olarak elimizden geleni yapıyoruz ancak bunun için bizlere kayıtlı olmaları gerekiyor" diye konuştu.