Atalay: Bu Seçim AK Parti'nin Bir Referandumudur

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, "Bu seçim, bizim demokrasi mücadelemizle, eski Türkiye özlemcilerinin bir referandumudur. Çözüm süreci karşıtlarıyla, ulusalcılarla, Türkiye'nin büyümesini, ilerlemesini, durdurmak isteyenlerle, o büyük koalisyonla, AK Parti'nin bir referandumdur" dedi.

Başbakan Yardımcısı Atalay, Şehri Nuh Otel'de düzenlenen toplantıda kanaat önderleri, sivil toplum kuruluş temsilcileri ve vatandaşlarla bir araya geldi. Atalay, burada yaptığı konuşmada, Şırnak'ın kendisi için hep özel olduğunu, bu coğrafyaya çok önem verdiğini, kendisini bu coğrafyanın bir parçası olarak gördüğünü anlattı.

Başbakan Erdoğan'ın selamını ileten ve başbakanı seçimden sonra Şırnak'a getirmenin sözünü veren Atalay, AK Parti hükümeti olarak vatandaşın arasında olduklarını, hiçbir zaman Ankara'da masaların başında, kapalı odalarda siyaset yapmadıklarını, ülkeyi yönetmediklerini vurguladı.

Seçimlere 10 gün kaldığını, bu seçimin ne kadar önemli olduğunu bütün vatandaşların bildiğini kaydeden Atalay, bu seçimin gündeminin yerelden çok genel siyaset, seçim atmosferinin ve mitinglerin konusunun da genel siyaset olduğunu bildirdi.

- "30 Mart akşamı Türkiye'nin yakın geleceğini belirleyici bir akşamdır"

Seçimin, Türkiye'nin gelecek yıllarını çok belirleyici bir seçim olacağına dikkati çeken Atalay, konuşmasını şöyle sürdürdü:

" Bu seçim sadece kendisini belirleyen değil, bundan sonra da Cumhurbaşkanlığı seçimleri, genel seçimler var. Bir anlamda 30 Mart akşamı Türkiye'nin yakın geleceğini çok belirleyici bir akşamdır. Bu seçime öyle bakın. Bu seçim, bizim demokrasi mücadelemizle, eski Türkiye özlemcilerinin bir referandumdur. Çözüm süreci karşıtlarıyla, ulusalcılarla, Türkiye'nin büyümesini, ilerlemesini, durdurmak isteyenlerle, o büyük koalisyonla, AK Parti'nin bir referandumudur. Seçim o hale dönüşmüştür. Bütün vatandaşlarımız bu seçimi bu yönleriyle iyi değerlendirsinler."

- "Bahar ortamında seçim kampanyası"

Seçimde ilk defa bahar ortamında bir kampanya yaşadıklarını ifade eden Atalay, şöyle dedi:

"Bu bölgede iyi biliyorum ki BDP kendisini şiddetten kurtaramaz. Van'da da gördüm, Cizre'yi de dinledim. Demokratik seçim ortamında, kampanyasında, şiddetten medet uman, çalışmaları ve faaliyetleri var. Bu tür yaşanan örnekler var. Onları dün Van'da da uyardım. Türkiye bir demokrasi şöleni şeklinde bu seçim ortamını yaşamalı ve biz buna gayret ediyoruz. Hükümet olarak biz buna çok önem verdik, her parti, siyasi alanda sözü olan herkes, rahatça konuşsun. Bütün miting alanlarında en ciddi tedbirleri alıyoruz. Her lider her yere gidebilsin ve her söz söylensin diye. Çünkü biz başından beri şuna inandık. Ülkemizin bütün sorunları, daha fazla özgürlük ortamında ve siyaset platformunda çözülür. Sorun yaşayan, sorun çözmek isteyen, siyaset yapsın. Sorunların çözüm yolu budur."

- Çözüm süreci

Atalay, çözüm sürecinin 1 yılı aşkın süredir hükümetin uzun süre üzerinde çalışarak, planladığı, karar verdiği ve başlattığı bir süreç ve çözüm sürecini yürütenin de hükümet olduğunu anlatarak, süreçle ilgili kararlığın aynen devam ettiğini söyledi.

Bu konuda çok samimi olduklarını, samimiyetlerinde hiç kimsenin tereddüdünün bulunmadığını dile getiren Atalay, Gabar, Cudi, Şırnak, Cizre, Beytüşşebap ve bölgedeki il ve ilçelerde artık cenaze merasimleri ve acıların yaşanmadığını kaydetti.

?Atalay, konuşmasına şöyle devam etti:

"Buradaki insanlar arazisine, yaylasına gidiyor. Adeta bölge insanı ilk defa 30 yıl sonra bir bahar havası yaşıyor. Bunun sürmesi lazım. Ama bunu sürdürecek olan sizlersiniz. Biz kararlıyız. Milletimizin buna desteği, bu sürece karşı provokasyon yapanlar, bu süreci baltalamak isteyenlere karşı uyarılarda siz vatandaşlarımızın tabi görevidir. Şuan bir koalisyon var dedim ya, işte onlar, yine eski yılları, şehit cenazeli yılları, on binlerce insanımız gitmiş ve yine gitmesini isteyenlerle, Türkiye'yi barış ve huzur içerisinde büyüterek götürmek isteyen insanların bir mücadelesidir. Bu seçim kampanyası en yalın ve çıplak haliyle bunu ortaya koyar haldedir."

"Bakın partiler birbiriyle koalisyon yapıyorlar. Diyorlar ki, orada AK Parti'nin karşısında kim güçlü MHP. Hepimiz ona verelim. Başka şehirde CHP, MHP'liler de ona versin. Hiçbir zaman yan yana gelemeyecek partiler bir araya geliyor. Bir de yeni bir siyasi aktör çıktı, paralel yapı dediğimiz" diyen Atalay, onların seçim alanlarında siyasi partilerden daha çok çalıştıklarını vurguladı.

- "Milletimiz AK Parti'yi anladı ve desteğini veriyor"

AK Parti'ye karşı ev ev gezdiklerini, onların da hedefinde en başta çözüm sürecinin bulunduğuna işaret eden Atalay, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Yayın organlarına bakın, çözüm süreci onları da çok rahatsız ediyor. Dolayısıyla onlar da bu koalisyonun içerisine katıldılar. Ben en sade cümle ile şunu böyle ifade ediyorum. Eski Türkiye özlemcileriyle, aydınlık ve parlak, yeni Türkiye kurucularının bir mücadelesidir bu. Bunları lütfen, siyasi jargon ve ifadeler olarak almayın. Ben her yerde çok açık konuşurum. Bunu Şırnaklılar da çok iyi bilir. Biz nerede doğru varsa onu söyleriz, kimseden de çekinmeyiz. Bu süreçleri yönetmek içinde olanca riskleri alıyoruz, aldık da. Hiç kimsenin gösteremediği cesaretleri gösterdik. Sağ olun sizler, milletimiz bize çok büyük destekler verdiniz. Bakın kendi dönemimizdeki 6. seçime gidiyoruz. Her seçimde oyumuz biraz arttı. Seçime 10 gün kala elimizde kamuoyu yoklamaları var. Biraz daha artıyor. Ne yaparlarsa yapsınlar, milletimiz AK Parti'yi anladı ve desteğini veriyor."

Bölgede, çözüm sürecine desteğin yüzde 85 ile çok yüksek, Türkiye genelinde ise oranın yüzde 65'lerde olduğunu bildiren Atalay, bütün bölgelerdeki insanların, farklılıklarıyla ülkede huzurla yaşarsa, Türkiye'nin büyüyeceğini bildirdi.

Zenginlik dedikleri farklılıkları, özgürce yaşatmaya çalıştıklarını aktaran Atalay, "12 yılda neler yapıldığını canlı olarak yaşadım. Hangi dar geçitlerden geçtik. Hangi dağları delerek geldik, biliyorsunuz. Vesayet mekanizmalarını yok etmeye çalıştık. Şapkasını alıp gidenleri de hatırlayın. Ama biz hamdolsun, millet bize bu sandıkta bu emaneti verdi, milli iradenin biz temsilini sağlıyoruz. Hiçbir kimse milletimizin verdiği o emaneti, o iradeye el koyamaz. Biz onu ezdirmeyiz dedik, sandıkta verdiğimiz oyun hakkını tam anlamıyla koruduk. Bundan sonra da koruruz Allah'ın izniyle" ifadelerini kullandı.